Dünya kamuoyuna 1915 yılında Osmanlı İmparatorluğunun Ermenilere karşı soykırım yaptığını aşılayarak sistematik bir kampanya yürüten ve bu olgu üzerinden uzun yıllar boyunca Ermeni propagandası yaparak Türkiye’yi yıpratmak isteyen başta Amerika olmak üzere birçok Avrupalı devlet, her yıl 24 Nisan’da sözde Ermeni Soykırımını dile getiriyor. Bu kapsamda 24 Nisan’da bir Avrupalı devlet daha (Portekiz) Ermeni Soykırımı’nı tanıdığını açıkladı. Dünyada tüm bu gelişmeler olurken geçmiş dönemde Ermenilerin en yoğun yaşadığı yerlerden biri olan Kahramanmaraş’ta esnaf Şemsettin Namlı, konuyla ilgili çok önemli bir bilgiyi gündeme getirdi. Ermeni Soykırımı’nın gerçeği yansıtmadığını belirten Namlı, 4 amcasının ve dedelerinin Ermeniler tarafından öldürüldüğünü belgeleriyle beraber açıkladı. Müslümanların Ermenilere değil, Ermenilerin Müslümanlara zulüm ettiğine dikkat çeken Namlı, birlik ve beraberlik çağrısı yaptı. “ZALİMLİĞE UĞRAYANLAR ERMENİLER DEĞİL, BİZLERİZ” Zalimliğe uğrayanların Ermeniler değil, kendilerinin olduğunu belirten Namlı, “Zamanında biz Ermenilerle burada aile gibi yaşamışız. Komşuluk yapmışız, alışveriş, ticaret yapmışız. Ama şehre Fransızlar gelince Ermenilerde bir şımarma olmuş. Kendi kendilerine bir düzensizlik içerisine girmişler ve devlet kurma hayallerine düşmüşler. Tabii durum böyle olunca Ermeniler Fransızlarla birlikte biz Müslümanlara karşı bir cephe almışlar. Cephe alınca da Ermeniler Müslümanları öldürmüşler. Şimdi bakıyorum gerek Avrupa’da gerekse de Amerika’da sözde Ermeni Soykırımını kınıyorlar. Burada bir zalimliğe uğrayanlar varsa onlar Ermeniler değil, bizleriz. Benim babamın dedesi, onun kardeşi, amcasının oğlu Abdullah Çavuş ve onun 3 yaşındaki oğlu Ermeniler tarafından süngüyle öldürülmüştür. Biz sesimizi hiçbir zaman çıkartmadık” şeklinde konuştu. “ERMENİ SOYKIRIMI DİYE BİR ŞEY YOK, TÜRK SOYKIRIMI VAR” “Ermeni soykırımı diye bir şey yok, Türk soykırımı var. 3 yaşındaki çocuk nasıl ölecek? Ermeniler bu çocuğu süngüyle öldürmüş” diyen Namlı, sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Kahramanmaraş Valiliğine Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’ne sitem ediyorum; neden bizim bu hatıralarımızı, şehitlerimizi canlı tutmuyorsunuz? Avrupa Ermenilerin sözü ile ayağa kalkıyor ama biz neden ayağa kalkmıyoruz? Biz neden yürüyüş yapmıyoruz? Benim sitemim bunlardır. Ermeni soykırımı diye bir şey yok, Türk soykırımı var. 3 yaşındaki çocuk nasıl ölecek? Ermeniler bu çocuğu süngüyle öldürmüş. Evlerini basmışlar, evlerini yakmışlar. Bunu Müslüman Müslümana yapmaz. Bunu ancak vicdanı olmayanlar yapar. Benim dedem Kuvay-i Milliyeci. Ben dedemin İstiklal Madalyasını aldım. Ben istiyorum ki şehitlerimizin adları yaşatılsın ve gerçek ortaya çıksın. İstiyorum ki bizde sesimizi çıkaralım.” “2 ÇAPULCUNUN SÖZÜYLE ERMENİ SOYKIRIMI OLMAZ” Kendi deyimiyle 2 çapulcunun sözüne bakarak Ermeni Soykırımının olamayacağını savunan Namlı, “Ben elimdeki belgeyle konuşuyorum. Sayın valimizden ve belediye başkanımızdan istirham ediyorum; bu şehitlerimizin adına bir şeyler yapalım. Bu birlik ve beraberliğimiz bozulmasın. 2 çapulcunun sözüyle Ermeni soykırımı olmaz. Onlar her yıl sözde Ermeni Soykırımını kınarken bizde burada bir şeyler söyleyelim ki bizim de tepkimizi görsünler” ifadelerini kullandı. “ARŞİVLER AÇILIRSA ERMENİ ZULMÜNÜN NE OLDUĞU ORTAYA ÇIKAR” Namlı, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Eğer arşivler açılırsa Ermeni zulmünün ne olduğu ortaya çıkar. Burada anne karnında öldürülen masum Müslümanların kimler olduğu nasıl katledildikleri ortaya çıkar. Cumhurbaşkanımız doğru konuşuyor. Gelsinler incelesinler neyin ne olduğu ortaya çıksın. Ermenilerin nasıl bir zulüm yaptıkları belki de yalnızca Kahramanmaraş arşivlerinden bile ortaya çıkar. Ermeni soykırımı değil, Ermeni zulmü vardı. Müslümanlara zulüm ettiler. Bizim uyanık olmamız lazım.” Haber: Emre Akkış/Ahmet Güneçıkan