Mesajın devamında şu ifadelere yer verildi: “Yaklaşık 18 milyon öğrenci önceki gün karne aldı ve okula gitmeye iki hafta ara verdi. Bazı öğrenciler karnelerindeki notlarına sevinirken bazı öğrenciler üzülebilir. Bu durumda ailelere önemli sorumluluklar düşüyor. İlk olarak, karne notuna bakarak çocuklarını yargılayıp kişiliğine zarar verebilecek bir tepkide bulunmamalıdırlar. İkinci olarak, çocuklarının başarılarındaki rollerinin farkında oldukları gibi, başarısızlıklarında da sorumluluklarının olduğunun farkında olmalıdırlar. CEZALANDIRMAK YERİNE CESARETLENDİRİN Başarılı olan öğrenciler için bu başarıyı devam ettirmenin yolları konuşulurken, yeterince başarılı olamayan çocuklar için neler yapabileceklerini araştırabilirler. Bunun için ilk olarak çocuklarının görüşlerini, duygu ve düşüncelerini dinlemeli, sonra alan uzmanlarından yardım isteyebilirler. İkinci dönemin telafi için bir fırsat olduğunu ve bunun için yapabilecekleri şeyler olduğunun farkında olmalıdırlar. Çocuklarını cezalandırmak yerine cesaretlendirmeleri onların faydalarına olacaktır. Öğrencilere, karne notlarına bakarak sağlanan olumlu ve/ veya olumsuz geri bildirimlerin yanında, iki haftalık ara tatilin nasıl geçirileceğinin düşünülmesi de gelecek dönem açısından önem arz etmektedir. ÇOCUKLAR TATİLDE GERÇEKTEN TATİL YAPABİLİYOR MU? Çocuklar tatilde gerçekten tatil yapabiliyor mu? Bu ara dönem hem dinlenme hem de derslerin telafisi açısından kritik bir öneme sahiptir. İlk olarak öğrencilerin bir dönemin yorgunluğunu atıp gelecek döneme daha zinde başlayabilmeleri için güzel bir tatil programına ihtiyaçları vardır. Maalesef bazı öğrencilerimiz, rahatlamak adına bu ara dönemde gece geç saatlere kadar televizyon izleme, bilgisayar oyunları oynama ya da evde kalmayı tercih ediyor. Aslında bunlar öğrenciyi dinlendirmekten ziyade yorabilir. Zira bünyenin alışık olmadığı uzun süreli uykular, geç yatmaya bağlı olarak ortaya çıkacak olan uyku düzensizlikleri, bilgisayar başında uzun süreli oturmaktan kaynaklanan sırt ve boyun ağrıları ile karşılaşabilirler. Bu durumlar rahatlatmaktan daha çok öğrenciyi yorup sıkılmasına neden olabilir. Bunun yerine aileyle birlikte etkin zaman geçirmeleri önerilir. Havalar soğuk olsa dahi özellikle birlikte dışarı çıkmak ya da evde ailenin diğer üyeleriyle birlikte vakit geçirmek daha dinlendirici olabilir. Bunun yanında arkadaşlarla buluşmak, onlarla gezi vb. planlar yapmak da öğrenciyi rahatlatacak etkinliklerdendir. Dinlendirici etkinliklerin yanında bazı öğrenciler ders çalışmaya da gereksinim duyabilir. HAFİF BİR DERS PROGRAMI HAZIRLANABİLİR Öğrenciler bilgilerinin kalıcılığını arttırmak için dönem içerisinde öğrenilen konuları tekrar edebilir, eksiklikleri varsa bunu gidermek için çalışabilir ve gelecek dönemin konularına da göz atabilirler. Ancak, bu iki haftalık aranın ders çalışma arası olmadığını, bir dinlenme arası olduğunun farkında olarak okul dönemindeki gibi ağır bir çalışma programı hazırlamak doğru olmayabilir. Öğrencinin istek ve gereksinimleri doğrultusunda gelecek döneme daha kolay uyum sağlamasına yardımcı olacak ve onu tembelliğe alıştırmayacak hafif bir ders programı hazırlanabilir.” Haber Merkezi