Partisinin ilçe kongrelerine katılmak için Kahramanmaraş’a gelen Dilipak, gençler ile buluşarak ülke gündemini değerlendirdi. Gençli Merkezinde gerçekleşen buluşmada, ülke gündemi, savunma sanayi ve birçok konu konuşuldu. Türk savunma sanayisinin milli hale gelmesinden bahseden Dilipak: “Atak 2 helikopterimiz 2020 yılında yüzde yüz yerli olacak, motorumuzu İtalya’dan alıyoruz ama ilerleyen dönemlerde yüzde yüz yerli olarak Türkiye’de üretilecek. Hiçbir ülkeye satarken başkalarına sormayacağız. Şu anda Roketsan’da terörle mücadelede ezber bozan roketlerimizi üretiyoruz. Uzum menzilli füzelerimizin roketlerini 2020 yılında faaliyete geçireceğiz. İlk savaş uçağımızı da 2022 yılında faaliyete geçireceğiz, bunları herkes görüyor. Yurt dışındaki emperyalist güçler görüyor ama bunun için bizim ilk durağımız 2019 arkadaşlar. Bölgesinde piyon değil oyun kuran bir Türkiye’yi herkes görüyor. 2019’a giderken ayağımıza pranga vurmaya çalışanlar, 15 Temmuz’u, 17-25 Aralık operasyonlarını yapanlara biz ne dedik. Siz değil sizin ağababalarınız gelsin dedik. Şimdi geliyorlar. Bu yürüyüş onlar istese de istemeselerde gerçekleşecek. Biz sağlam olduğumuz zaman bize hiçbir şey yapamayacaklar. Bu oyunu biz görüyoruz arkadaşlar. İşte bu noktada sizden ricam, bizim bütün çalışmalarımız bitti hedefimiz var ilk durağımız 2019 durağı. 2019’da birlik ve beraberlik içerisinde büyük Türkiye’yi oluşturacağız. Bizler bu yürüyüşümüzde sizleri her zaman arkamızda göreceğiz İnşallah. 2019’dan sonra İnşallah, milli geliri çok yüksek olan bir Türkiye’yi bekliyoruz” şeklinde konuştu KİTAP OKUMAMIZ GEREK Dilipak’ın konuşmasından satır başları şöyle: “İmamı Azali, Ebu halifeye gelmiş demiş ki; bu çocuk çok bal yiyor. Buna bir şeyler söyleyin de veya ilaç yazın bal yemesin demiş. Ebu Halife gidin 40 gün sonra gelin demiş.40 gün sonra geliyorlar. Evladım bal yeme diyor ve çocuk bal yemiyor. Bunun üzerine diyor ki; Efendim bizi niye 40 gün beklettiniz? Diye soruyorlar. Ebu halife ise çünkü ben bal yiyordum, çocuğa bal yeme desem çocuk benim sözümü tutarmıydı tutmazdı. Şimdi baktığımız zaman modern tıp bir insanın hücresel olarak bir şeyler yediği zaman onu 40 gün sonra attığını gösteriyor. Tabi biz Müslümanlar olarak kendi yaptıklarımıza bakmamız lazım. DÜŞÜNMEK ÖNEMLİ Rasim Özdenören’in Kahramanmaraşlı bir yazarımızın Müslümancı düşünme üzerine denemeler yazdığı kitap gerçekten çok orijinal bir kitap. Bu kitabı okuyarak önce bir Müslüman nasıl düşünmeli bunu öğrenmemiz lazım. Bunu öğrendiğimiz zamanda Allah'ın izniyle Kuran’ı kerimimizi de daha iyi algılayarak okuruz. Sünnetimizde, hadislerimizde çok daha iyi ne demek istiyor. Bu bir dini kitap değil ama bir bakış açısının nasıl yakalanması gerektiğini söylüyor. Bu kitabın önsözünü okumak istiyorum. “Müslüman’ız ama Müslüman olmanın gereğini yapabiliyor muyuz? Nasıl bir Müslüman olmalıyız? Düşünen, nedeni nasılı, niçini sorgulayan bir Müslüman olmalıyız? bize bir haber veya olay geldiği zaman olayın ve haberin İslami bakış açısıyla ne kadar yorumluyoruz. SOSYAL MEDYA ALGISI Mesela şuanda sosyal medyada acayip şeyler var. Dün mesela bana bir haber geldi. Mescit yapmışlar. Müsteşar, Genel müdür ve genel müdür yardımcıları dışında kimse giremez yazmışlar altına. Müslüman bunu sorgulamalı. Bu hangi bakanlıkta onaylanmış. Müslüman ayrımcı olmaz. Bu bizim davamıza bir ihanettir. Bu olayı hakkında benim il başkanım, benim ilçe başkanım gereğini yapar. Gereken yerlere gereken sistemi oluşturur diyebilmemiz lazım. Ama ben bu olayı kimden aldığını araştırıyorum. O yüzden bu tür haberleri yaymanın bir anlamı yok. Doğruluğu ve yalanı konusunda ne kadar isabet sağlıyoruz. Tahminimiz doğruluk oranını bize yanılma oranımızı düşürür. İşte bu kitap bize İslami bakış açımıza yön verirken başlangıç kitaplardan bir tanesidir. Bütün kitaplar tek bir kitabın anlaşılması için okunur. Yani Kuran'ı kerim. İyi anladığımız zaman fikri manada 200 yıl boyunca emperyalistlerin ve batılıların yaptıklarından bolca sızlanırız. Bunun için bilgiyle kuşanmamız gerekir. Bir eylem ve hareketin niteliği bizi nereye götürüyor. Hedefimi yoksa kurtulmak istediğimiz cenderenin tam içine mi? Edep imanla terbiyelenirmiş, bir akılla sorgulayan, bilen, anlatan, pusulası doğru olan Müslüman olmamız dileğiyle. KİTAP OKUMAK ÖNEMLİ Biz üniversitedeyken yaklaşık 100-150 kitap tahvili yaptık. Her hafta bir kitap tahmini yapıyorduk. Kitaplarımızdan bir tanesi de buydu.15 ya da 20 arkadaşımızın arasından bir kitap sorumlusu seçiyorduk. Bu arkadaşımız milli eğitimde bir öğretmen olabilir, bizler olabiliriz. Kitap tahvillerinde farklı bakış açılarıyla kitabın tahlilini yapardık. O kitap bize o kadar mükemmel, o kitabın manası itibariyle hırs etmiş oluruz. Bu kitap tahlillerine ihtiyacımız var. Çünkü hangi bakış açısı bir arada bulunduğumuz zaman bir müddet sonra aynı bakış açısını yakalamış oluyoruz. Buda çok önemli. Yani bizim toplumumuzda sıkıntı olan şeylerden bir tanesi. Bir konu hakkında oturuyoruz her şey farklı bir şey söylüyor. Onun içinde bu tip kitap tahminlerinde aynı arkadaş ortamını, aşağı yukarı aynı düşüncede sahip olmasını sağlar” Haber: Mustafa Klıınç