“1948 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edilen İnsan Hakları Günü, 7 asır önce Peygamber Efendimiz tarafından, “Ey insanlar! Dikkat edin. Rabbiniz birdir, babanız (Adem) birdir. Dikkat edin. Arabın Arap olmayana, Arap olmayanın Araba, kırmızı tenlinin siyah tenliye, siyah tenlinin kırmızı tenliye hiçbir üstünlüğü yoktur. Bunlar birbirlerine karşı ancak takva ile üstün olabilirler” hadisiyle müslümanlara öğretilmiştir. Efendimizin yaşantısı ve hadisleri, her cana saygı duymak ve adil davranmak üzerinedir. Aslında Kur’an da en büyük evrensel insan hakkı kitabıdır. Eğer doğru okuyabilirsek, insanca ve kardeşçe yaşamayı başarabilirsek, yarınlarımız daha güzel bir dünya bırakmış olacağız. Çocuklarımızı yetiştirirken benlik duygusundan çok, biz duygusunu öğretirsek, kavgalar ve çatışmalar son bulacaktır. Kendimiz için istediğimizi başkası için de istemeyi bilmeli ve her canın yaşam hakkına saygı duymalıyız. 10 Aralık İnsan Hakları Günü münasebetiyle, hakları çiğnenen, özellikle Müslüman halkların ve dili, dini, rengi için zulüm gören her insanın daha adil ve eşit şartlarda yaşayacağı bir dünya olmasını temenni ediyorum.