Mazisi milattan önce (M.Ö) 7000 yıllarına dayanan ve günümüze kadar gelen ancak son yıllarda işlevliğini kaybeden bakır eşyalar talep görmüyor. Kahramanmaraş’ta ise bakırcılar çarşısı esnaflarından olan, ham bakırı karanlığın içinde işleyen ustalardan Sedat Büyükçıkrıkçı, süreci şöyle anlattı: “8 yaşımdan beri bakır mesleğinin içindeyim. Bu karanlık dükkânda ham madde olarak aldığımız bakırı işliyorum. El sanatları ustaları olarak bakırcılar çarşısında her gün bakır işliyoruz. Bakır, yemek pişiriminde, pekmez yapımında, pastane kalıplarında, gıdanın temas ettiği yerde kullanılır. Bakır çok faydalı olup, pişirimde yemeğe ısıyı kolay iletir ve sıcak tutar. Sağlıklıdır, bakteri bulundurmaz ve yemeğe lezzet kadar, damak tadına muhteşem bir şekilde temas eder. Element olarak ham maddesinden kaynaklı doğal olup kanserojen içermez. Ne kadar beklese de bakteri yapmaz ve tutmaz. İnsana sağlıklı hayat sürmesini sağlar ve ocağın altını kapatsa bile sıcak tutar. ” ŞEHİR İÇİ VE DIŞINDAN TALEP VAR AMA! Büyükçıkrıkçı, “Kahramanmaraş’tan tüm Türkiye’ye ve dünyaya bakırın satışını gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda şehir içi ve dışından talep var ama! Eskisi gibi değil artık, herkes lüks içinde fabrikasyon ürünlere döndü. Sağlıklı mı, Lezzetli mi, diye soran yok. Eskiden her evde bu doğal bakır ürünleri olurdu, kalmadı maalesef. Mesleğimiz bitmek üzere, çırak ve yetişen eleman arkamızdan gelmiyor. Yetkililerin el atması gerekli olduğunu düşünüyorum. Sadece bir meslek değil şehrin turizm açısından da ilgi çeken, yabancılar tarafından ziyaret edilen meslektir. Karanlığın içinde, parlak bakır eşyaları yapıyoruz. Bakır üzerine kazan yapıyorum, tepsi yapıyorum. Milli Meslek olarak dikkate alınmasını, bizlere sahip çıkılmasını istiyoruz. Sadece bakır değil turizm olarak da katkı sağlıyoruz. ” ifadesini kullandı KALAY VE CİLALAMA Bakırın ikinci durağı ise kalaylama ve cilalama, bu aşamada ise kalaycı esnaf Remzi Uslu, kalaylama ve cilalama işleminin de neler yaptıklarını anlattı: “Gelen bakır kapların önce yamuklarını doğrulturuz. Asit ilaç ile iyice yıkadıktan sonra palaslama işini yapar, kalaylama aşamasına geçeriz. Bakıra hem lezzet hem de parlaklık verir. Kalay, sağlık ve görünüş açısından faydalı olduğu için yapılır. Element olarak mikrop ve bakteri tutmasına izin vermediği için sağlıklıdır. Tencere, su tası, maşrapa, tava, kazan, teşti gibi çok çeşit ürünleri kalaylıyoruz. 6 kişi kaldık bizlerde, kalaycılıkta bitiyor. Yetişen çırak, tecrübeli eleman kalmadı. ” GERİ DÖNÜŞÜMÜ VAR Uslu, “Bakırcılar çarşısında bakır işleyen esnaflardan sonra işlem sırası bizlere geliyor. Bakırı kalaylamak ve cilalamak zor iştir. Bu karanlık ve isli çarşıda ürünlerimizi parlatıp, gün yüzüne vatandaşların kullanımına sunuyoruz. Bakır eşyalar çok kullanışlı vatandaşlarımıza tavsiye ediyoruz. Geri dönüşümü olan eşyalar bakırlı, kalaylı ürünler, düşse bile düzeltilir. Yeni model ürünlerde bu yok mesela. Düşünce kırılıyor, yamulunca düzeltilmiyor. Kararınca parlatılmıyor. ” diyerek düşüncesini dile getirdi. SON AŞAMA Bakırın işlenip, kalaylandıktan sonra Bakırcılar Çarşısında satış süreci başlıyor. Bakırcılar çarşısındaki esnaflardan olan Hasan Durna ise şöyle dedi: “Son aşama satış noktasındayız. Bakırımız işlenip, kalaylanır ve sonra bizlerde satış yeri olarak Bakırcılar çarşısında satışını gerçekleştiriyoruz. Mutfak eşyaları ve hediyelik eşya olarak bakır ürünlerimizi satıyoruz. Çaydanlık, tava, tepsi, tencere, su tası, maşrapa, kazan, teşti, ibrik gibi ürünleri hem vatandaşlarımıza hem de yabancı turistlere satıyoruz. Çelik, teflon ve şimdiki tencere ve tavalara göre daha sağlıklıdır. Mikrop, bakteri tutmaz. ” ÖZÜMÜZE DÖNELİM Durna, “ Maalesef hazır şimdiki ürünler çıktı, hastalıklar ve kanser riskleri arttı. Özümüze dönelim. Sürahi de bekleyen su, plastik ve demir ürünlerde bakteri yapar ama bakır kap ve eşyalarda yapmaz. Eskiler boşuna yüzyıllardır bu ürünleri boşa kullanmamış. Yemeklere bile lezzet katıyor. Diğer eşyalarda o lezzeti bulamazsınız. Bakır işçiliği Kahramanmaraş’ın tanıtımında bile öncü oldu. İşlemeli, işlemesiz tüm herkese ve her yaşa hitap ediyoruz. Şehrin simgesi haline geldi. Turistler geliyor mesela ilgi çekiyor, şehrin tanıtımı da katkı sağlıyoruz. Bu da bizleri gururlandırıyor açıkçası ne söyleyeyim. ” ifadelerini kullandı.