Geçmişten günümüze kentin en önemli ticaret alanlarından biri olan ve içinden onlarca, yüzlerce, hatta binlerce usta çıkaran Kahramanmaraş’ın Tarihi Demirciler Çarşısı’nda şu sıralar zorlu bir mesai süreci yaşanıyor. Çarşının içinde demir ocağının başında zaten bin ila bin 600 derece sıcaklıkta gücünün yettiğince çekiç sallayan yarım asırlık demirci ustaları, sıcak havanın da etkisini günden güne arttırmasıyla zor saatler geçiriyor. Özellikle araya Ramazan ayının da girmesiyle birlikte zorlukları 2 katına çıkan demirci ustaları, bir yandan oruç tutarken bir yandan da zorlu şartlara aldırış etmeden çekiç sallıyor. Kahramanmaraş’ta yarım aşırı aşkın bir süredir demirci esnaflığı yapan Ahmet Kökcü ile oğulları Ahmet Kökcü ve Mehmet Kökcü bu örneklerden sadece biri. “MUHTAÇ OLMAMAK İÇİN OĞULLARIMLA BERABER ÇALIŞIYORUZ” Manşet Gazetesi’ne konuşan baba Ahmet Kökcü, “Sıcak, soğuk demeden ekmek ve rızık için çalışıyoruz” dedi. Kökcü, “Ramazanda oruç tutarak çalışmak bizim için stres atmak. Ramazan nedeniyle erkenden başlıyoruz işe ve öğlen gibi de dükkânı kapatıp gidiyoruz. Tabii oruç ağzıyla sıcakta çalışmaktan yoruluyoruz. Bazen de oruç muyuz, değil miyiz aklımıza dahi gelmiyor. Çalışıp hem kendimizi idare ediyoruz hem de stres atıyoruz. Çalışmak adama güç verir, her şey verir. Doğduğumdan bu yana mesleğin içindeyim ve her zaman çalışırım. Kimseye muhtaç olmamak için oğullarımla beraber çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. “RAMAZAN AYI GİRİNCE ÇALIŞMAK DAHA DA ZOR OLUYOR” Mehmet Kökcü, ise şunları kaydetti: “Şu an havalar çok sıcak ve yaklaşık bin, bin 200 derece sıcağın altında çalışıyoruz. Bu gerçekten çok zor oluyor. Sabah saat 07.00 itibariyle işimize başlıyoruz. Çok fazla emek harcıyoruz, terliyoruz ama yine de çok şükür biraz da olsa kazanıyoruz. Allah bize yardım ediyor. Sabahtan akşama kadar sıcağın altında çekiç sallıyoruz. Tabii araya mübarek Ramazan ayı girince çalışmak daha da zor oluyor. Oruçluyken yaklaşık bin 600 derece sıcaklığın içinde çalışıyoruz ve bu da bizi haliyle yoruyor. Ama yapacak bir şey yok. Çünkü biz bu orucu tutmak ve aynı zamanda çalışmak zorundayız. Biz bu işin artık son emektarlarıyız. Bizden başka alttan çırak yetişmiyor. Bizde elimizden geldiği kadar babadan deden kalan bu mesleğimizi sürdürüyoruz.” “ALLAH SABRINI VERİYOR” Ahmet Kökcü’de, “Bu benim baba mesleğim. Demirciliğe çok küçük yaşta başladım. O zamanlar durumlar çok farklıydı. Herkes okul okuyamazdı. Babamda ben meslek sahibi olayım diye kendi yanına çırak olarak aldı. O günden beri de elimdeki çekici hiçbir zaman bırakmadım. Şu an baba mesleğini devam ettiriyorum ama benden sonra bu mesleği devam ettirecek hiç kimse kalmadı. Bu sıcakta çalışması gerçekten hiç kolay olmuyor ama ekmek paramız için mecburuz. Bunu bir antrenman olarak düşünüyorum ve her gün gelip burada antrenman yapıyorum. İlk başladığım zamanlarla şimdikinin arasında çok fark var. O zamanlar bizim yaptığımız işte rekabet çoktu. Herkes tercih ederek alıyordu. Şimdi teknoloji ilerleyince el emeği deyim yerindeyse rafa kalktı. Haliyle Ramazan ayında çalışması zor oluyor ama Allah bize bunun sabrını veriyor” şeklinde konuştu. Haber: Emre AKKIŞ