Kahramanmaraş’ın Tarihi Kapalı Çarşısının girişinde bulunan Demirciler çarşısında yaklaşık 10 yıldır Ahşap Oymacılığı yapan Mustafa Tanır, yaşının ilerlemiş olmasına rağmen müşterilere hizmet etmeye devam ediyor. Geleceğin ustalarını yetişmek istediğini söyleyen Kahramanmaraşlı 65 yaşındaki Mustafa Tanır emekli olduktan sonra demirciler çarşısında hobi olarak başladığı ahşap oymacılığı mesleğinde kendini yeniliyor. Ahşap ürünlerden şaşılmaması gerektiğini söyleyen Tanır, “Dünyanın en güzel kokularından biridir. Eğer sokakların kenarlarına yığılmış tahtalar varsa birde üstlerine yağmur yağmışsa, günlerce bu kokuyu içinize çekebilirsiniz”dedi. “AHŞAP ÜRÜNLERLE UĞRAŞIRKEN HUZUR BULUYORUM” Emekli olduktan sonra hobi olarak başladığı ahşap oymacılığı mesleğinin kendisi için vazgeçilmez olduğunu dile getiren Tanır, “Ahşap ürünlerle uğraşırken huzur buluyorum. Bana hayat veriyor. Bırakmak istesem de bırakamam artık. Çünkü çocuklar, öğrenciler beni bırakmıyor. Çok alıştım buraya, bu işe. İyi ki hobi olarak başlamışım diyorum. Burada çocukların performans ödevleri için ürünler yapıyoruz. Yine çocuklar için beşikler yapıyorum. Puzzle oyuncak, minyatür at arabaları, ahşap hediyelik eşya gibi ürün hizmetleri veriyoruz. Kahramanmaraş’ın eski beşikleri halen revaçta diyebiliriz. Siparişler alıyoruz ve aldıkça ahşaptan ürünler yapmaya devam ediyoruz. Şehir dışından çok siparişlerimiz var. Sadece Kahramanmaraş’tan sipariş almıyoruz ya da buraya özel yapmıyoruz ürünleri. Bize Türkiye’nin dört bir tarafından sipariş geliyor ve el emeği göz nuru ürünlerimizi özenle yapıp sahiplerine gönderiyoruz” ifadesini kullandı. “İNSAN SAĞLIĞI UCUZ OLMAMALI” Tanır, “Kahramanmaraş'ta Halk Eğitim Merkezlerinde verilen kurslar arasındaki sim sırmalar için sim sırma tezgâhları yapıyoruz. Yavaş yavaş eskiye dönüyoruz aslında. Şuana kadar ilgi ve alaka çok yoğun. Artık insanlarımız Çin mallarından ziyade, hazır plastik mallardan ziyade ahşaba ilgisi daha fazla. Hem ahşap sağlık açısından çok önemli. Özellikle çocukların sağlığını ön planda tutulması lazım. Şimdilerde pek dikkat edilmese de bunun önüne geçilmesi lazım. İnsan sağlığı ucuz olmamalı. Genelde vatandaşlar internetten sipariş veriyor istediği modeli gönderiyor ve istedikleri şekilde yapıp gönderiyorum. Fotoğraflarını ahşaba çizdirmek isteyenler oluyor, istedikleri gibi yapıp veriyorum. Bunun yanında fırın, lavaş, somuncu kürekleri, isteğe göre masa ve sandalye de yapıp gönderiyorum”dedi. “HUZURU, MUTLULUĞU DIŞARIDA ARAMAMAK GEREKİR” Özel olarak yaptığı ve emek harcadığı şeylerden bir tanesi de maket camiler olduğunu söyleyen Tanır, “ Aslında maket olan her şeyi yapıyorum. Ölene kadar bu işi yapacağım. Hobi olarak başladım ama ben bu iş de huzur buluyorum. Ürünleri yaptıkça mutlu oluyorum mutlu oldukça kendimi yeniliyorum. Elimden gelen her şeyi yapmaya çalışıyorum. Kahramanmaraş dışından gelen özel sipariş veren müşterilerim için hizmetin en iyisini vermek için gece gündüz çalışıyorum.Merak edenler ,bu iş nasıl yapılıyor diyenler,bende seviyorum bu işi diyen herkes gelip mekanımızı ziyaret edebilir. Benim için burası yoğun olsam da dinlenme yeri aslında. İnsan sevdiği işi yaptıkça huzur bulur ve bende bu işi yaptıkça huzuru buluyorum. Aslında huzuru mutluluğu dışarıda aramamak gerekir. Yanı başımızdadır fakat onu görmek önemli. Eskilerde her şeyin kıymeti vardı, küçücük şeylerden mutlu olunurdu. Ama şimdilerde öyle değil. Çok şeylere rağmen mutlu olunmuyor, huzur sağlanamıyor”şeklinde konuştu. “GELECEĞİN USTALARINI YETİŞTİRMEK İSTİYORUM” Tanır, “Birçok arkadaşım bu işle uğraşmak istiyor fakat vakit bulamadıkları için sadece ziyaretle yetiniyorlar. Buraya geldiklerinde mutlu oluyorlar. Hoş sohbetler içerinde zamanımız geçiyor. Bu meslekler yok olmamalı. Bunun önüne geçilmeli. Gençlerimizi yönlendirmek lazım. Unutulmaya yüz tutulmuş ne varsa bunların tekrardan gün yüzüne çıkarılması için harekete geçilmeli. Hele çırak bulmak imkânsız bu mesleklerin unutulmaya yüz tutmaya başladığını buradan anlıyoruz. Bu işler için. Şuan yanımda çalışan ise arkadaşımın oğlu. bu işi öğrenmesini istediği için yanımda durup işi öğreniyor. Ahşap ürünlerin yeri çok başka. Ahşap ürünlerden şaşılmamalı.864 parçadan olan sulan Ahmet Cami maketini 10 gün sürdü. Çok emek isteyen bir iş aslında. Beşikleri bir günde yapıyorum. Aslında modeline göre değişiyor diyebiliriz. Geleceğin ustalarını yetiştirmek istiyorum aslında. Çok sabır isteyen bir iş ama değiyor uğraşmanıza. Sevdiğiniz ürünleri ortaya koyuyorsunuz. Bu zaten sizin mutlu olmanıza yetiyor”dedi. Haber: Fazilet Çomruk