Dünyada altın üretim bakımından ikinci sırada bulunan Kahramanmaraş, yaklaşık bin kuyumcu atölyesi ile yılda 900 ton altını işliyor. Kentte 25 metrekareden bin metrekareye kadar çıkan işletmelerde işlenen altınlar, Ortadoğu ve Avrupa pazarında alıcı buluyor. Maraş müdafaası sonrası kentte bulunan Ermeni ustalarından kuyumculuğu öğrenen Kahramanmaraş, bugün telkâri üreten nadir şehirlerden. Kendine özgü burması bileziği, küpesi ve yüzüğü bulunan Kahramanmaraş markalaşma yolunda da emin adımlarla ilerliyor. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte yatırım kanallarını kullanan kent kuyumcuları, günlük yüz çift küpe yapabilme kapasitesini bin çifte çıkardı. Kentte bir zamanlar sadece şövalye yüzük yapabilen kuyumcular bulunurken bugün mıhlama, rodaj, cila, baskı çeşitleriyle üretim yelpazesini genişletti. Ayrıca Kahramanmaraş, Singapur gibi altın işlemeciliği bakımından yüksek kapasitede bulunan ülkelere fason üretim yapıyor. Kuyumculuk ve altın imal sektöründe İstanbul’dan sonra akla ilk gelen il olan Kahramanmaraş, birbirinden değerli altınlarıyla göz kamaştırıyor. Büyüyen altın sektörüyle gelişmeye devam eden ve buna yönelik ciddi adımlar atan Kahramanmaraş, aynı zamanda şehrin kendine has takılarıyla da kendini tüm dünyaya gösteriyor. 450‘ye yakın firma, imalathanesi ve yılda 40 ton altın işlenmesiyle kuyumculuk sektöründe oldukça iddialı olan ve fedakâr ustaları sayesinde sektöre damga vuran kent kuyumcuları, kuyum atölyelerinde altın depolamaya devam ediyor. Kahramanmaraş’ta Gold Fırış İşletme Sahibi Mehmet Akif Fırış, kuyumculuk atölyesinde icra ettikleri altın imalinin inceliklerini ve detaylarını anlattı. Fırış, “Altın iki şekliyle bize geliyor. Bir kullanılmış hurda altın olarak bir de has altın şeklinde geliyor. Biz bu gelen altınları eritiyoruz. Rapora veriyoruz. 22 ayar 916 milyem ayarlı bir şekilde raporluyoruz. Onun üzerine raporumuz eğer sağlamsa işlemeye başlıyoruz. Bizim atölyemiz kelepçe ve fantezi set üzerine. Bu nedenle daha çok astar üzerinden yola çıkıyoruz. Serüven bu şekilde başlıyor ve astar çekildikten sonra presli kalıplarda ustaların elinden geçerek işlemeye başlıyoruz. Düğün sezonlarında işlerimiz çok aktif oluyor. Tabii bu hangi ürettiğinize de bağlı. Alyans işi yapıyorsanız 365 gün işleriniz aktif olur. Mesleğimiz branşlaştığı için herkesin yoğunluk süreleri farklı oluyor ama daha çok yaz aylarında çok aktif çalışıyoruz. Çünkü altını seven bir halkımız var” ifadelerini kullandı. “SÜREKLİ FARKLI ÜRÜNLER TASARLIYORUZ” Kendilerini yenilemek adına sürekli farklı ürünler tasarlamaya çalıştıklarını aktaran Fırış, “Biz kuyumculuk sektöründe İstanbul’dan sonra 2’nci sırada geliyoruz. Hatta İstanbul’da birçok büyük firmalara çalışıp, onların isim patentlerini vurarak oralara ürün yapıyoruz. Tabii sektör çok zorlaştı. Çünkü fiyat yükseldi. Fiyat yükselince de insanların alım gücü düştü. Ama buna rağmen tabii ki bir altın kültürümüz var. Mecburen halkımız zor da olsa altın alıyor. Biz 1983 yılından bu yana kurulmuş bir firmayız. Baba mesleğine, amca mesleğine devam ediyoruz. Her yıl çıtamızı biraz daha yükseltiyoruz. Günün işi neyse yapmamız gereken en fantezi ürünleri yapıyoruz. Sabit durmuyoruz. Aktif bir şekilde çalışıyoruz. İstanbul’da modelistlerle görüşüyoruz. Kahramanmaraş için Altınşehir aslında bir hayaldi. Ama bu hayal gerçekleştirildi. Şimdi yapım aşamasında ve ortalama 1,5 yıl süre veriliyor. İnşallah bittiğinde orası bize çok büyük katkı sağlayacak” şeklinde konuştu. Haber: Emre Akkış