Son zamanlarda sizin de dikkatinizi çekmiştir, Kahramanmaraş, tanıtım ve organizasyona önem vermeye başladı. Türk Hava Yolları ve Pegasus Hava Yolları dergilerinde ya da eğlence ekranlarında, sayfalarca şehrimizden bahsedildiğini görünce birşeylerin değişmeye başladığını gördüm. Geçtiğimiz hafta başlayan 1.Dondurma Festivali de bu amaca hizmet eder nitelikte bir organizasyon oldu.

**

Turizm bir şehrin çehresini değiştiren en temel şeylerdendir. Buna en iyi örneklerden birisi Gaziantep şehrimizdir. 2000’lerin başında, akşam belli saatlerde can korkusundan dolayı yürümenizin imkansız olduğu bu şehir, bugün turizm patlaması yaşamaktadır. Gaziantep, sahip olduğu potansiyeli profesyonel danışmanlar eşliğinde turizme dönüştürmeyi başarabildi. Bunu gerçekleştirebilmek için eski Belediye Başkanı Asım Güzelbey, sosyologlar ve şehir planlamacılarından oluşan bir heyetle haftalarca toplantılar yapmış. Bu toplantılarda şu soruya yanıt aramışlar: “Biz Gaziantep’i yerli ya da yabancı bir turisti iki gün burda sıkılmadan tutacak ne yapmalıyız?”

**

Bunu Gaziantep’i daha da parlatmak ya da kıyaslamak için anlatmadım. Zaten kıyaslama iyi bir başarı yöntemi değildir. Bununla birlikte şuna dikkat çekmek isterim ki, şehrimiz olarak bizim ulaşmak istediğimiz bir hedefimiz var mı? Belki de dergilere, televizyona vs. tanıtım dökümanı vermeden önce bizim de bir soru sormamız lazım.

**

Şu an K.Maraş yılda yaklaşık 98.000 misafir ağırlamaktadır. Başka bir deyişle 2016’da Türkiye turizmine katılan kişi sayısının binde 2’si. Bu sayı, böylesine potansiyeli yüksek bir şehir için oldukça azdır. Peki nedir bizim potansiyelimiz?

**

Dondurma, şıracılık, bakırcılık, oymacılık, yaylalar, dağlar, köklü tarih, yazarlar, şairler, milli mücadele ruhu vs. yazı çok uzamasın diye değinmediğim daha nice şeyler. Ama gelin görün ki bu potansiyellerimiz bizi turizm anlamında istediğimiz düzeye getirmiyor. Yukarıda yazdığım 98.000 ziyaretçi sayısının sadece 6500’ü yabancı turist. Onların da bir çoğu makine teknisyenleri ve süpervizörler.

Ne yapmak lazım?

Şehrimizin bu potansiyelleri üzerine sürekli aynı şeyin devamı tanıtım faaliyetleri yapmaktansa, radikal bir dönüşüme geçmemiz bize yeni bir ufuk açabilir. Örneğin, Kahramanmaraş’ı ikiye ayırabiliriz. Eski K.Maraş ve Yeni K.Maraş adı altında. Eski K.Maras, tamamen turizme yönelik yeniden dizayn edilebilir. Ulu Camii’den başlayıp, eski Ticaret Lisesi’ne kadar olan belli bir alanı yoğun bir restorasyona sokup, tarihi dükkanlar, butik oteller, yerel lezzetlerin tadıldığı lokantalar, arnavut kaldırımlı trafiğe kapalı sokaklar, nostaljik mahalle ortamları, ağaçların altında kahve-çay içme mekanları gibi turistik atmosferler ortaya çıkarabiliriz. Şehrimize gelen turistin bir tam gün rahatlıkla geçirebileceği bir ortam pekala oluşturulabilir. Genellikle bir şehre ait potansiyeller, böylesine merkezileştirilmiş turizm alanlarında daha rahat sunulabilir düşüncesindeyim.

Turizm, hem şehrimiz hem de ülkemiz açısından en önemli gelir kalemlerindendir. Sahibi olduğumuz doğal güzellikleri akıllıca değerlendirdiğimizde önemli bir ekonomi ortaya çıkar. Bugünlerde şehrimizde yeniden filizlenmekte olan turizm atılımı, eskinin tekrarı değil, konusunda uzman sosyologlar, planlamacılar, mimarlar ve diğer uzmanların da katkısıyla uzun vadeli bir proje olarak ele alınmalıdır. Geç olsun ama kalıcı ve gerçekten yararlı olsun. Herkese hayırlı kazançlar dilerim.