Paris Çevre Zirvesine ABD, Rusya ve Çin devlet başkanları da dahil olmak üzere 150'den fazla ülkenin lideri katılıyor.  Zirvenin amacı küresel ısınmayı kontrol altına almak… Dünyada kömür, petrol, doğal gaz tüketimini ile oluşan karbondioksit, toplam gaz içerisinde dörtte üç paya sahip. Bu sebeple sera gaz salımını azaltmak için CO2 salımını azaltmak gerekiyor. Dünya 18. yüzyıldan beri 0,7 derece ısındı. Zirvedeki hedef sıcaklık artışını 2 derecenin altında tutmak. 

Çin, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği, dünyanın en çok CO2 salan ekonomileri. Kişi başına CO2 oranlarında  Katar dünyada en yüksek salıma sahip. Sera gazı ile ilgili yapılan anlaşmalar ve taahhütler 2020 yılında sona erecek. Dünya liderlerinin Paris’te konu ile ilgili en azından 10 yıllık anlaşmalar üretmeleri bekleniyor

Uzmanlara göre, dünya ikliminin sanayiden atmosfere salınan karbondioksit yüzünden giderek ısınması, tüm dünya üzerinde buzulların ve buz dağlarının erimesine neden oluyor. İzlanda'da 269 büyük buzulun yılda 11 milyar ton eridiği tahmin ediliyor. Potsdam İklim Araştırmaları Enstitüsünden fizikçi Anders Levermann bu konuda şu uyarıyı yapıyor: 

“Eğer böyle devam edersek yüzyılın sonunda 5 derecelik bir ısınma ortaya çıkacak. Bu durumda buzulların büyük çoğunluğunu kaybedeceğiz. Arktik Buz Denizi yok olacak. Dünyada 600 milyon insanın geçim kaynağı olan mercan adaları ölecek.” Küresel ısınmaya maruz kalan dünyada Kutuplardaki buzulların erimesi sonucu meydana gelen; Okyanuslardaki deniz suyu seviyesi yükselmesi ve buna paralel olarak kıyı kesimlerde toprak kayıplarının sürekli artmasının etkileyeceği ülkelerin başında en çok Amerika, İngiltere, Fransa, Japonya, v.b gibi gelişmiş ülkeler gelmektedir. Kıyamet senaryoları şöyle sıralanıyor;

Kar yağışının azalması ve buna bağlı olarak büyük kuraklıklar
 Isınan okyanusların büyük fırtınalara yol açması
 Isınan havayla birlikte ortaya çıkan yeni tür haşerelerin ormanlara, tarıma ve şehirlere büyük zararlar vermesi, sivrisineğe bağlı hastalıkların artması 
 Denizlerde asitliğin artması sonucu yaşamın büyük ölçüde azalması
Deniz seviyesinin yükselmesiyle kıyılara yakın temiz su kaynaklarının denizle birleşmesi, temiz su sorununu ortaya çıkaracaktır. Artan buharlaşma yüzünden de göl ve ırmak sularında %20’ye varan bir su kaybı olması bekleniyor. İklimsel değişimler, aşırı sıcaklar, taşkınlar, orman ve çayır yangını gibi olaylar, hayvan ve bitkilerin doğal yaşama alanlarında değişikliklere yol açacak, birçok hayvan türünün beslenme düzeni değişecek, yaşam alanları daralacak ve büyük göçler yaşanacaktır. Yeni koşullara uyum sağlayamayan bitki, böcek ve kuş türü ortadan kalkacaktır.

Bilim adamları, küresel ısınmanın %90 nedeninin insan olduğunu belirterek, küresel ısınmanın önüne geçecek tek şeyin ‘ekonomik devrim’olduğunda buluşuyorlar. Ekonomideki tüm sektörlerin başta enerji, ulaşım, tarım, inşaat olmak üzere kendi devrimlerini gerçekleştirebileceklerini dile getiriyorlar.