Kısa bir süre sonra Kurban Bayramı’nı idrak edeceğiz. Bu nedenle başta hemşerilerimin, Türk Milletinin ve İslam Âleminin bu mübarek bayramını en içten dileklerimle kutluyorum ve mutluluklar, sağlıklar ve başarılar getirmesini temenni ediyorum... Bildiğiniz gibi yaklaşık 2 ay gibi bir süre önce Ramazan Bayramı’nı yaşamıştık. Bunun akabinde ise sıra şimdi Kurban Bayramı’nda. Henüz küçük bir çocukken özellikle bir bayram geldiği zaman öylesine heyecanlandırdım öylesine mutlu olurdum ki o mutluluğun tarifinin inanın şu an kelimelerle anlatamam. Ama yıllar geçtikçe yaşımız büyüdükçe bu doğrultuda hem Ramazan hem de Kurban Bayramı’nın etkisi de geçmiş yıllardaki kadar kalmadı. Hani klasik bir laf vardır ya, “Nerede o eski güzelim bayramlar” diye, işte tam da bunu demek istiyorum şimdi. Her şeyin teknolojiye dönüştüğü sevgi ve saygının gün geçtikçe değerini yitirdiği günümüzde bayramların da çok bir etkisi kalmadı. İnsanlar çarşıda pazarda bir bayram telaşına düşüyor ama o telaş sadece bir hazırlıktan ibaret. Yani insanların ne gözünde ne de gönlünde bayramın heyecanı, bayramın tutkusu ve aşkı yok. Durum böyle olunca da aslında söylenecek çok fazla da bir şey kalmıyor.

Tabii bunun yanında bayramlar sadece sevinç günlerimiz değildir. En büyük sevincimiz, en büyük bayramımız, ulusumuz, ülkemiz ve ulusal mutluluğumuzdur. Bölünmezliğimiz, bütünlüğümüz ve bu bölünmez bütünlüğün ülküsünde yaşanan huzurumuz, güvenimiz, refahımız ve iftiharımızdır.

Kurban Bayramı, hepimize kutlu olsun...