Yıllardır yapılsa ne güzel olur dediğimiz, her şehrin bazen ilçelerin bile festivali var bizim dünyaca ünlü dondurmamızın bir festivali yok dediğimiz çağrılar malumunuzdur ki Büyükşehir Belediyemizin yoğun çalışmaları neticesinde harika bir festivale dönüştü.
    Festival ilk olmasına rağmen gerek taşın altına elini koyan sponsor firmalar, gerekse Büyükşehir Belediyemizin özverili çalışmalarıyla layıkıyla gerçekleştirildi. Gösteriler, dondurma ikramları, şovlar ve konserlerle güzel bir programda sunulan festivale, halkımız da verilen emeğe gerekli karşılığı göstererek yoğun ilgi gösterdi. Ayrıca tanıtım tırımızın 10’u aşkın şehirde yaptığı ikram ve şovlar da elbette takdire şayan organizasyonlardan biriydi.
 Sanatçı seçimleri yerindeydi ama bana göre festival 3 gün ise her güne önemli bir sanatçının olması daha iyi olurdu. Türkiye’ye mal olmuş, pop müziğinin 2 büyük devi Ferhat Göçer ve Murat Boz’un arasına ikinci gece için bir Funda Arar dahil edilebilirdi. Bir de şovların, gösterilerin, ikram dağıtımlarının Trabzon Caddesinde olması yerindeydi ama konserler statta yapılarak insanlar daha rahat edip sevdikleri sanatçıları çok daha rahat görebilirdi bence. Gelecek festivallerde düşünülebilir. 
Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatih Mehmet Erkoç’u bu festivalde bambaşka bir kimlikle tanıdık. Konser veren sanatçıların Sayın Başkan’ı anons ettiklerindeki halkın coşkusu, sahneye çıkan Başkan’ın yüzündeki memnuniyet ve mutluluk görülmeye değerdi. Sayın Başkanını, sponsorları ve emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. 
Festivalin ilk olmasına münhasır eksikler de yok değildi tabi. Yerel basın mensuplarının konser sahnelerine organizasyon firmasının lütfuyla alınması gerçekten hiç hoş değildi. Gelecek festivallerde organizasyon firmasına bu kadar yetki verilmez umarım. Tanıtım anlamında da bu kadar emek ve para harcanmış bir organizasyonda özellikle ulusal basının ilgisini çekmek için gerekli atılımlarında yapılması gerekiyor bence. 
Bir zamanlar üniversitemiz birçok üniversite gibi eğitim sezonunun bitimine yakın bahar şenlikleri düzenlerlerdi. Bir hafta boyunca stantlar kurulur, yenilir, içilir, eğlenilirdi. Türkiye’nin önemli sanatçıları ve grupları konserler verir, üniversite ile şu an halkın arasında olan uçurum olmazdı. Belki de hayatında ilk defa Avşar Kampüsünü gören insanlar da üniversiteyi tanır, yapılan reklam çalışmalarıyla Türkiye’nin Sütçü İmam Üniversitesini tanıması sağlanırdı. Üniversitemizden özlediğimiz, istediğimiz bahar şenliklerini önümüzdeki seneden itibaren yeniden hayata geçirmesini bekliyoruz. Üniversiteden yapacağız ya da yapmayacağız diye bir açıklama yapılana kadar da köşe yazılarımda yeri geldiğinde bu konudan bahsetmeye devam edeceğim. 
Görüldüğü üzere halkımız emek verilen her şeye hem saygılı, hem ilgili. Bundan sonraki yıllarda da daha coşkulu, tanıtımı ve organizasyonu daha iyi yapılan festivaller, bu güzel şehrin tanıtımına büyük katkı sağlayacaktır.