Don’t Look Up. Yukarı Bakma… Dünyaya hızla yaklaşmakta olan bir yıldız. Yakında dünya yok olacak. Ama siyasilerin yönlendirmesi ile bu durum kimsenin umurunda değil. Müthiş bir ironi filmi.

***

Özellikle orta yaş üzeri kişilerin bir araya geldiğinde ve günümüz gençliği ile ilgili konu açıldığında klasik söylemdir, nolacak bu gençlerin hali. Kimisi giyim kuşamlarından dem vurur, kimisi dinledikleri müziklerden, kimisi ahlaki yozlaşmadan. Hiç genç olmamış gibi, hiç hata yapmamışız gibi gençleri yerden yere vururuz.

Günümüz gençliği doğal olarak şimdiki orta ve eski kuşağa göre daha özgür, daha cesur, daha özgüvenli. Daha bilinçli ve eğitimli anne ve babaların yetiştirdiği, daha da bilinçli ve eğitimli.

Öyleyse yazı başlığı umutsuzluk bunun neresinde, umutsuzluğun sorumlusu gençlik mi? Yok değil.

Ülkemizde köyde yaşayanların oranı yüzde 5'e düşmüş. Oysa köy demek tarım demek, hayvancılık demek üretim demek, yemek demek. Dünyanın en verimli toprakları üzerinde yaşayıp, buğdayı, arpayı, fasulyeyi hatta samanı ithal etmek ne kadir acı yada ne kadar ayıp!

Sanayi sitelerimiz Suriyeli çıraklar kalfalar ustalar ile dolu. Yeni ustalar kalfalar yetişmiyor.

Tabelalardan TC, dağlardan " ne mutlu Türküm diyene" manşetleri kaldırılırken ülke Suriye, Afgan ve bilumum Afrika ülke halkları açık alanına dönmüş.

20 yıllık İslami argümanları işleyen iktidar zamanında örtünme sayıları arttıkça zina fuhuş, ahlaki yozlaşma artmış, özellikle gençlerde deizm, ateizm, agnostizm almış başını gitmiş

Adalet, hukuk sistemine güven azalmış. Daha acısı insanlar doğru bildiğini söylemeye çekinir, korkar olmuş. Haklıya haklı, haksıza haksız demeden önce “aman başıma bir şey gelir mi” sezgisel soruları, adaletten cesaretten önce “ben” merkezi bakış açısı ön plana çıkar olmuş.

Gerek ekonomik, gerek politik olarak ayna misali, tam da hak ettiğimiz gibi yönetilir olmuşuz.

En acısı ise, ülke içten yada dıştan gelen hiç bir tehlikeye karşı tek yumruk olmayı unutmuş. Siyasi irade ülke halkını sürekli ayrıştırmış, Kimsenin kimseyi dinlediği, anlamaya çalıştığı ortam kalmamış.

Günceldir, geçicidir, krizdir… Yok değil.

Umutsuzluk çok daha derin. Örneğin şehirli olmuş halkı yeniden köylere gönderip tarım, hayvancılık yaptıramazsınız. Torpil, adam kayırmacanın kültür olduğu topluma bunun kul hakkı olduğunu anlatamazsınız. Umutsuzluk kaynağı insan.

***

Don’t Look Up. Film yukarı bakma diyor. Yukarı bakarsan, yukardan bakarsan ülkenin bugünü de yarını da iyi görünmüyor. Belki bir kuyruklu yıldız koptu üstümüze doğru geliyor. Yukarı bakmak gerek.