AK Parti İl Başkanı Av. Ahmet Özdemir, Meclisten geçen anayasa değişikliği ve referandum sürecine ilişkin gazetemize açıklamalarda bulundu. Bu konunun siyasi partilerin üzerinde bir konu olduğunu söyleyen Özdemir, bu değişikliğin milletin kendi kendini yönetmesinin önünü açan bir yönetim şekli olduğuna vurgu yaptı. AK Parti olarak şu ana kadar hep milletin beklentisi ve yönlendirmeleriyle siyasetlerine şekil verdiklerini belirten Özdemir, “Burada ki tek nokta milli iradeye sahip çıkan yerli ve milli olan vatandaşımızın bizi yönetme hakkını onlara daha güçlü bir şekilde teslim etmektir” şeklinde konuştu. Getirmeye çalıştıkları, teklif ettikleri ve meclisten geçen öneri de cumhurbaşkanının meclisin denetimine tabi olduğunu ifade eden Özdemir, bu sistemin cumhurbaşkanının meselesi olmadığını ve bunun bu ülkenin daha ileriye taşınması için zorunlu olduğunu topluma anlatmaları gerektiğinin altını çizdi. Referandum çalışmaların da siyasi propaganda yapmayacaklarını kaydeden Özdemir, “Bu milletin kendi kendisini yönetmesinin ne kadar doğru olduğu ve bunun ne kadar gerekli olduğu yönünde referandum çalışması yapacağız” ifadelerini kullandı.
‘HALKIMIZIN TAKDİRİ NEYSE BİZDE ONA MÜKELLEFİZ’
Halkın takdiri ne ise kendilerinin de ona mükellef olacaklarını söyleyen Özdemir, sözlerinin devamında şunları dedi: “Bu düzenleme önce Milliyetçi Hareket Partisi’nden çıkmış bir tekliftir. Daha sonra AK Parti ile bu fikir olgunlaşmış ve meclis gündemine gelmiş. Bu tabii siyasi partilerin üzerinde bir konudur. Yani bu milletin kendi kendisini yönetmesinin önünü açan bir yönetim şekliyle ilgili değişiklik teklifidir. Bu millet 15 Temmuzda bir kahramanlık gösterdi. Bu kahramanlık milli iradeye sahip çıkma, yani vatanını milletini koruma içgüdüsüyle hareket etmeydi. Bunu yapan millet her şeyin doğrusuna karar verebilir. Biz şu ana kadar hep onların beklentisiyle ve onların yönlendirmesiyle siyasetimize şekil verdik. Burada ki tek nokta milli iradeye sahip çıkan yerli ve milli olan vatandaşımızın bizi yönetme hakkını onlara daha güçlü bir şekilde teslim etmektir. Meclisten geçen maddeler bunun ilk aşamasıydı. 2’nci aşaması da milletimize sormaktır. Milletimiz şuna karar verecek; Bizi yönetecek kişilere biz mi karar vereceğiz? Yoksa bu halimizden memnun muyuz? Buna karar verecekler. Halkımızın takdiri neyse bizde ona mükellefiz.”
‘CUMHURBAŞKANIMIZ ELİNDE Kİ YETKİLERDEN VAZGEÇİYOR’
Yeni sistemde cumhurbaşkanının elinde ki yetkilerden vazgeçtiğinin altını çizen Özdemir, bazı kesimlerin bunu tam tersine manipüle ettiğini söyledi. Özdemir, “Bazı çevrelerde her şeyi tek bir kişinin ele geçirilmesi gibi lanse ediliyor. Bu daha çok CHP’nin, illegal örgütlerin ve HDP’nin argümanıdır. Diyorlar ki, “Recep Tayyip Erdoğan tek başına lider olmak istiyor, tek başına bir adam olmak istiyor ve bütün gücü elinde tutmak istiyor” diye bir manipülasyon yapıyorlar. Bizim devlet rejimimiz cumhuriyettir. Cumhuriyet ne demektir? Cumhur halk, halkın kendi kendisini yönetmesi demektir. Biz devlet sistemimiz cumhuriyet olduğu halde hükümet sistemimizi parlamenter rejim olarak kullandık. Yani cumhuriyetin halkın kendi kendisini yönetmesi olgusunu tam olarak hükümet sistemimizde uygulayamadık. Ama şimdi tam olarak uyguluyoruz. Cumhurbaşkanımız şu anda güçlü bir yapıdadır. Bugün Milli Güvenlik Kurulu’na başkanlık ediyor, gelecek hafta Bakanlar Kurulu’na başkanlık edecek. Cumhurbaşkanımız elinde ki bu yetkilerden aslında vazgeçiyor. Bir kere kendini 2 dönemle sınırlıyor. Bu cumhurbaşkanının bunu kendisi için istemediğini ve diktatör olmadığını gösterir. Artı olarak cumhurbaşkanımız şu anda denetimsiz ve sorumsuzdur. Cumhurbaşkanımız suçüstü hali dışında hiçbir şekilde yargılanamaz ve sorumlu tutulamaz. Ama bizim getirmeye çalıştığımız, teklif ettiğimiz ve meclisten geçen öneri de cumhurbaşkanımız meclisin denetimine tabidir. İş ve işlemleri meclisin denetimden geçecek. Meclis isterse cumhurbaşkanını fesih edecek, cumhurbaşkanı isterse meclisi fesih edebilecek. Ama cumhurbaşkanı meclisi fesih ettiği zaman kendisi de fesih oluyor. Anayasada ki değişiklik teklifinde “Cumhurbaşkanlığı seçimi ile milletvekilliği seçimi bir arada yapılır” diyor. Dolayısıyla aslında bu gücün paylaşılmasıdır. Bunun cumhurbaşkanının meselesi olmadığını, bunun bu ülkenin daha ileriye taşınması için zorunlu olduğunu, toplumumuza anlatmamız lazım” şeklinde konuştu.
‘BİZ SİYASİ PROPAGANDA YAPMIYORUZ’
Kendilerinin siyasi propaganda yapmadıklarını ifade eden Özdemir, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Bizim ilk hareket noktamız şudur; Bu değişiklik AK Parti’nin, Recep Tayyip Erdoğan’ın, Devlet Bahçeli’nin ve MHP’nin meselesi değildir. Bunların hepsini bir kenara bırakacağız. Biz siyasi propaganda yapmıyoruz. Propagandalarımızda yerli, milli olma unsuru ve vatan, millet duygusu ön planda olacak. Yani AK Parti’nin seçim stratejisi ve siyasi portföyü ile ilgili bir çalışma yapmayacağız. Bu milletin kendi kendisini yönetmesinin ne kadar doğru olduğu ve bunun ne kadar gerekli olduğu yönünde referandum çalışması yapacağız. Bu vatanını, milletini seven bu milletin meselesi olacak. Millete kendi kendini yönetme hakkını veriyorsunuz. Bizim getirdiğimiz sistem kurumların birbirini denetlediği, birbirine karşı mesafeli durduğu bir sistemdir.”
HABER: EMRE AKKIŞ
