Dediğimde, AK Partili bir dostumuz, genç insan WhatsApp hesabından ‘eyvah!’ yazdı. Tamam da, kutuyu açınca içinden kim veya kimlerin çıkacağını bilmiyordu.

Dünya genelinde politikacıların, iş insanlarının servetlerini perde arkasında kara para aklayıcı şirketlere, adreslere nasıl taşıyıp vergiden kaçındığını tespit edilen Pandora belgelerinin yankısı sürerken, benim tutup nereden icap etti, ne alaka diyebileceğiniz ölçüde böyle bir işe kalkışmam, bazı arkadaşlarımı ürküttü galiba.

Bir gazoz kapağını daha açmaktan aciz bendeniz, durup dururken elin vergisinden, kaçırdığı vergiden, bilmem hangi adadaki (vergi cenneti diyorlar) şirkete aktardığından dem vurmamı kafayı yediğime bağlayan dostlarım olsa da, kutu kutudur deyip bu işe balıklama daldım.

*

Vergi kaçırmak…

Vergi kaçıran insanın kanından kuşku duyarım. Vergi vermek kutsaldır. Herkes kazancının belirlenen oranında vergisini verecek ki, bu ülke, bu devlet ayakta duracak, bu bayrak dalgalanacak, bu ezanlara susmayacak, bu vatan sahipsiz kalmayacak.

Devlette devamlılık esas ise ki öyle, kazanana kazancının bir bölümü devlete verecek.

Dedim de… Pekiyi, şimdi sorulara geçiyorum;

Kahramanmaraş’ın en zengin iş insanı kim?

Kahramanmaraş’ın en zengin, en büyük müteahhidi kim?

Kahramanmaraş’ın en zengin belediye başkanı kim?

Kahramanmaraş’ın en zengin, en büyük, en baba kuyumcusu kim?

Kahramanmaraş’ın en zengin siyasetçisi, milletvekili kim?

Kahramanmaraş’ın en zengin gazete patronu kim?

Sizin de aklınıza hangi kitle, hangi sektör geliyorsa, onu da siz ekleyin listeye! Şunu da diyebilirsiniz; ‘Sana ne herkesin servetinden, tarlasından, arsalarından, arsa baronlarından. Servet düşmanı mısın!’ Sümmehaşa!

Tabi ki değilim. Demem o ki, Allah daha çok versin de, servetleri de hayırlara vesile olsun!

*

İsviçre’de bulunan gizli hesapların üzerindeki sis perdesinin kaldırılması yolunda özellikle muhalif kanat büyük çaba gösteriyor. Muhalefet edecekler ya, can çıkmayınca huy çıkmıyor işte! 

Bu hadise ta 8-9 yıl önce gündeme geldi ama unutuldu gitti.

Sonrasında Panama’da kayıtlı bir hukuk firmasının, 40 yılı aşkın süredir tuttuğu kayıt ve belgeler sızdırılınca, kıyamet ondan koptu.

Vergi kaçırma ve para aklamalarında içinde olduğu 11 milyon sayfalık döküm ortay acıkınca, ülkesinden para ve vergi kaçıran binlerce zengin ve şirket deşifre oldu.

Bana ne bahardan yazdan, bana ne borandan kıştan. Ben memleketime bakarım. Bana ne elin gavurunun parasından, hamamda yıkanmasından! Bırakın cenabet gezsinler!

*

Bir de ‘105 milyon dolar bağış nereye gitti?’ Diye sormazlar mı, adamı deli ediyorlar. Gözümün içine bakarak soruyorlar üstelik. Sanki 105 milyon dolarlık bağışı ben aldım, sanki ben yedim!

Yiyenlerin de burnundan fitil fitil gelsin! Kefen parası etsin!

Yemin etsem başım ağrımaz, evimde bir tek dolar varsa, yedi yerde selam verilsin, Rusya’dan cenazem gelsin! Olduğunu iddia edip de ispat etmeyen şerefsizdir!

Hangi ülkenin vergi cenneti, hangi ülkenin cehennemi olduğundan bile bihaber iken, bütün kuşkuları getirip üzerine yığmalarına tahammül edemiyorum!

*

Bu kadar da üzerime gelmeyin! Bildiğim bir şey var, vergi kaçırmak suç!

Okul yaptırsam vergiden düşerim! Amenna!

Cami yaptırsam vergiden düşer miyim, onu tam olarak bildiğimi söyleyemem!

Kültür merkezi, sağlık ocağı, kütüphane yaptırsam vergiden düşeceğimi bilsem de, elde yok avuçta yok, nereden alayım, nereden bulayım!

Bakın, Kahramanmaraş’ta büyük inşaat şirketleri var! Büyük büyük işletmelerimiz, markalarımız, firmalarımız var. Lakin vergi tutarları liste halinde açıklandığında, bazılarının ‘ismi açıklanmayan’lar listesinde olduğuna şahit olursunuz. Kimden korkuyorsunuz!

İsimlerini, vergi vergileri neden gizlerler, anlamış da değilim.

*

Benimle uğraşmayı bırakın. 105 milyon dolarlık hibeden vallahi de billahi de haberim yok. vergi cenneti ada’ya para da kaçırmadım, vergi de…

Kaçıranı da Allah kahretsin!