Kahramanmaraş, tarihinin yanı sıra kültürüyle ve yemekleriyle de oldukça zengin bir kent olarak dikkatleri üzerine çekiyor. Damaklara destan yazacak kadar büyük mutfak zenginliğiyle, gastronomi alanında ben de varım diyen Kahramanmaraş, tarhanasından kırmızı biberine, yaylalarından gelen mevsimlik taze meyve, sebze ve yayla balı ile keçi sütünden üretilen bembeyaz tereyağına kadar birçok zenginliği bünyesinde barındırıyor. Yemeklerinin yanı sıra tatlı çeşidi olan dondurmadan, çeşitli üzüm ürünlerinden üretilen samsa, sucuk, bastıya kadar birçok farklı lezzete ev sahipliği yapan Kahramanmaraş, yemeklerde kullanılan farklı baharat çeşitlerini komşu illere kaptırsa da, Maraş mutfağı kendine özgü pişim teknikleriyle diğerlerinden ayrılıyor. Ayrıca, yemeklerde kullanılan salçalarda Kahramanmaraş yemeklerini diğer yörelerin yemeklerinden ayırıyor. Kahramanmaraş yemeklerine en güzel aromalardan birini veren biber salçası için ise ev hanımlarının mesaisi devam ediyor. Başta Kahramanmaraş Meyve ve Sebze Hali’nin yanı sıra kentte diğer pazarlarda ve sokaklarda satışı devam eden salçalık kırmızı biber, işlemlerden geçtikten sonra dam ve balkonları kırmızı renge boyuyor. Satışları devam eden ve kilosu 1 lira 50 kuruştan satılan salçalık biberlere vatandaşlar yoğun talep gösteriyor. Her yıl Ağustos ayının 10’undan sonra başlayan salçalık biber sezonu bu yıl vatandaşların yoğun talebi üzerine bu yıl erken başlamıştı.

BESİN DEĞERİ İLE BİBERLERİMİZ BİR NUMARA”

Kırmızı biberin besin değeri anlamında önemini anlatan bir diğer biber satıcısı Ahmet Temiz ise, “Kırmızı biber satışları gördüğünüz gibi pek umduğumuz gibi olmasa da iyi gidiyor. Kırmızı biberinin özellikleri; dayanıklı olması, iri olması, güzel olması etli olmasıdır. Lezzet olarak çok iyi. Biberimiz yerlidir. Besin değeriyle, güzelliğiyle, lezzetiyle bir numarayız. Bizi en çok üzen vatandaşlar, onu indir bunu kaldır diyor, alt taraftakini istemiyor üstten alacağız diyorlar. Hamdolsun satışlarımız yine de çok kötü değil, hakkımızda ne varsa o olur. Fiyatlarımız da gayet normal, 1,5 TL. Zaten üç-dört yıldan fiyatta değişiklik olmadı, aynı fiyatlar. Geldiği yerde bunu bedava verseler 250 TL kirası var, nakliyesi, indir bindir yapması derken çok büyük gelir elde etmiyoruz” dedi. Kırmızı biberler satışın ardından ise sofralara gelmek üzere ev hanımlarına geliyor. Ev hanımları ise salça yapılışını şu sözlerle anlatıyor;

BİBER SALÇASI BİZLERDE GELENEK”

Pazardan aldığı kırmızı biberden salça çıkaran Kahramanmaraşlı ev hanımı Ayşe Kuzugüden, “Salça biz Türk milletinin örf ve adetlerinde olan bir değerdir özellikle de köylerimizde ve kırsal mahallelerimizde. Bu sezonda kırmızı biber alarak salça çıkartırız, bir nevi kış ayına hazırlık yaparız. Kırmızı biberin salça aşaması çok farklı. Pazardan yada sokak arasında biber satıcılarından biberleri alırız, çocukluktan beri ailelerimizde hep görürüz. İçini temizledikten yani çekirdeklerini çıkardıktan sonra yıkıyorlar. Daha sonra da özel çekme makinaları var çektiriyoruz, sonrasında ise birkaç gün güneşte bekletiyoruz ve iyice suyunun çekilmesini bekliyoruz. Birkaç güne zaten hazır kıvama geliyor” şeklinde konuştu.

SALÇASIZ YEMEK OLMAZ”

Hem kendisi hem de çocukları için salça yapmak amacıyla aldığı biberi salçaya dönüştüren ev hanımı Fatma Karaköse, “Biz çocukluğumuzdan beri bu aylarda kırmızı biber alarak kışa hazırlık yaparız. Çocukluğumuzda çok eğlenceli olurdu, bazen ellerimiz yanardı ama birlikte yapıldığı için seve seve temizlerdik biberleri. Sonrasında suda yıkardık, genellikle suyla oynardık. Şimdi de bizde gelenek haline geldiği için kırmızı biberlerimizi alıyoruz. Hem kendi evime hem de çocuklarıma aldım. İnşallah evimize götüreceğiz, temizleyeceğiz. Sonrasında da çektirme telaşına gireceğiz. En son da güneşten aldıktan sonra afiyetle yiyeceğiz. Evde kendimiz yaptığımız için güvenle tüketiyoruz. Biz Türk milleti olarak yemek kültürümüze önem veririz. O yüzden salça da yemeklerimize güzel bir tat ve aroma verir. Salçasız yemek yenmez diyebiliriz. Bu şekilde tüketmeye devam ediyoruz” açıklamalarında bulundu.

ELLERİMİZ YANIYOR AMA DAHA TEMİZ OLUYOR”

Evde salça yapmanın daha hijyenik ve ucuz olduğunu anlatan ev hanımı Fatma Güzel ise, “Vatandaşın böyle yapması daha hijyenik ve daha ucuz. Evinde temizliyor ve çekim merkezlerine götürüyor. Ardından damda 15-20 gün kurutuyor daha sonra da bidonlara koyup 1 sene boyunca tüketebiliyor. 100 kilo biberden ise 20 kilo salça çıkıyor. Ellerimiz yanıyor bunları hazırlarken. İnsanlarımız hazır salçayı sevmiyorlar. Dışarıda satılan salçaların hiçbirine itibar etmiyorlar. Bu nedenle burada kendileri temizliyorlar, yıkadıktan sonra biz kendi makinelerimizde çekiyoruz. Daha sonra evlerinin damına kadar götürüp seriyoruz” dedi.

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz