Yaklaşık 20 yıldır Kahramanmaraş’ta Besi Hayvancılığı yapan ve kaliteli hayvan üretiminde büyük bir tecrübeye sahip olan Hayreddin Kökcü, hayvanları genellikle İç Anadolu bölgesindeki illerden tedarik ettiğini ifade etti. Hayreddin Kökcü, “Biz de ithal hayvanlardan daha kaliteli hayvanlar mevcut. Şehir dışından hayvanlarımızı tedarik ediyoruz, Kastamonu, Sivas Şarkışla’dan, Yozgat Boğazlıyan'dan, Amasya’dan, Çorum'dan buradaki pazarları takip ediyoruz işimize yarar kaliteli, besi hayvancılığına uygun hayvan bulduğumuz zaman alıyoruz. Hayvanın buradaki uyum sürecini tamamladıktan sonra besiye başlıyoruz ve satıyoruz.’’

BU İŞİ LAYIKIYLA YAPAN KİŞİLERE DESTEK VERİLMELİ

Devlet tarafından hayvancılıkla uğraşanlara destek verildiğini, bu destekleri bu işten anlayan ve ekonomiye katkısı olabilecek kişilere vermesi gerektiğini, verilen desteklerin ise suiistimal söyleyen Hayreddin Kökcü, devletten arpa desteği anlan bazı meslektaşlarının aldığı arpayı yemcilere sattığını ifade etti. Kökcü, “Devlet, besi hayvancılığını destekliyor. Verdiği desteği işin ehline vermiyor. Adam farklı bir işle uğraşıyor yani Bu sektöre tamamen yabancı, hiçbir şey anlamıyor devlet destek veriyor diye bu işi yapmaya kalkışıyor. Devlet çiftlik kuranlara yüzde 50'si hibe yüzde 60'ı hibe cazip krediler veriyor diye bu işe girişiyor ancak bu işten anlamıyor. Tesise büyük meblağlarda paralar harcıyor, çiftliğin içini dolduracak materyal, yani: hayvan bulamıyor. Bu işten anlamadığı için besi hayvancılığına ya da süt sığırcılığına uygun hayvanları tedarik edemiyor ve zarar etmeye başlıyor. Bu işi layıkıyla yapabilen bu işten para kazanabilecek ekonomiye katkısı olabilecek kişilere vermeli bu destekler. Toprak mahsulleri ofisi, hayvancılıkla uğraşan kişilere arpa dağıttı. Benim 130 büyükbaş kapasitem var, bana aylık 20 ton 100 kilo arpa vermesi gerekirken 3 ton ile 5 ton arasında arpa desteğinde bulundu. Bana verilen iştikakım düşmesinin sebebi: var olan tüm arpayı herkese paylaştırdı. Bu işin suiistimal edilme durumu da var. Arpa desteğini alan adam arpayı alıyor ve yemcilere satıyor. Bazı meslektaşlarımız bize zarar veriyor devlet bize 1.80 kuruşa arpa veriyor ve bu arpayı yemişleri satıyorlar arpa ihtiyacı olduğu zaman sattığı yemciden almak zorunda kalıyor piyasada normal şartlarda arpanın kilosu 5 lira. 2 ay sonra 3 ay sonra arpa ihtiyacı olduğu zaman kilosunu 5 liradan 6 liradan almak zorunda kalıyor sonrasında zarar ettik diye isyan ediyorlar. Mevsiminde ve zamanında malzemeni alman gerekiyor bu işte, geçen sene normal şartlarda yoncanın kilosu 2.5 lira civarındaydı biz daha öncesinde 90 kuruşa yonca aldık. Yani her şeyi zamanında almak gerekiyor. Almayanlar ise paramız yok diyor, muhasebeni iyi yapman lazım bu işi ehli olmayan insanlar hesabı kitabı olmayan muhasebesi olmayan insanlar öldürüyor Bu meslek gerçekten güzel bir meslek. Bu işi severek ve isteyerek yaparsan bu işten ekmek yersin’’ şeklinde konuştu.

KURBANLIK FİYATLARI YÜKSEK

Hayreddin Kökcü, Kurban Bayramının yaklaşmasıyla geçtiğimiz haftalarda Kasaplar Odası Birliğinin öncülüğünde alınan canlı hayvan satış fiyat önerilerini yüksek bulduğunu, ancak şartların bunu gerektirdiğini vurguladı. Kökcü, “Dana 65 lira, düve 70 lira açıkladıkları fiyatlar bunlar. Bana göre Bu rakamlar yüksek. Vatandaş geçen yıl 5 bin 500 lira ile 7 bin lira arasında 2 kişi ortaklık büyükbaş hayvan alabiliyordu. Bu yıl öyle bir şey yok, geçen yıl 5 bin lira ile 7 bin lira arasında sattığımız büyükbaş hayvanları bu yıl 14 bin ile 15 bin lira arasında satmak zorundayız. Alırken de bu hayvanları pahalı alıyoruz, bahsi geçen büyükbaş hayvanları, geçen sene 3 bin lira civarında alıyorken bu yıl 9 bin ile 10 bin lira arasında alıyoruz. Aldığımız bu hayvanları Kurban bayramına kadar besliyoruz üzerinden de bizlere 3-5 kuruş bir şeyler kalıyor. Bu şartlarda da bu işten yine para kazanıyoruz, kazanmak zorundayız da, hayatımıza idame ettirmek zorundayız. Bu yıldan sonra kurbanlık hayvan satmayı bırakmayı düşünüyorum. Çünkü tüm materyaller pahalandı, geçen yıla kadar 3 tane hayvan alacağımız paraya bir tane hayvan almaya başladık’’ dedi.

TÜRKİYE’DE ET EKSİĞİ VAR

Türkiye’deki et eksikliğinin sebebini hayvanların doğru şekilde beslenmediğine ve bu işin doğru şekilde yapılmamasına bağlayan Hayreddin Kökcü, “Türkiye'de hayvan nüfusu 14 milyon civarında Avrupa'nın hayvan nüfusu da hemen hemen bize yakın onların et fazlası var, bizim ise et eksiğimiz var. Bunun sebebi Avrupa, kaliteli hayvanlar besliyor onların büyükbaş hayvanlarda karkas ortalamaları 600-650 kilo arasında, bizim Türkiye'nin karkas ortalaması 100-150 kilo arasında. Hayvanları beslemeyi bilmiyoruz, kaliteli hayvan alıp beslemeye uğraşmıyoruz doğru beslemiyoruz ve karkas ortalamamız düşük oluyor” ifadelerini kullandı. 

KREDİLER, DOĞRU KİŞİYE VE UZUN VADEDE VERİLİRSE ÇOK İYİ OLUR

Hayreddin Kökcü, devlet destekli kredilerin doğru kişilere verilmesi ve daha uzun vadede olmasının çok daha faydalı olacağını ifade etti. Kökcü, “Hayvancılık şu an iyiye gitmiyor. Devlet, desteklerini doğru kişilere ve işin ehli kişilere verse daha iyi olacak. Devlet 18 Ay vadeli düşük faizli krediler veriyor, bu kredileri işin ehli kişilere ve biraz daha uzun vadede verse daha kaliteli bir hayvancılık olur ve hayvancılık daha güzel yerlere gelir. Bunu söylememin sebebi ise şu: Hayvancılıkla uğraşan meslektaşımız, aldığı kredinin taksiti geldiği zaman, taksiti ödeyecek durumu olmadığında paraya ihtiyacı olduğu için yetişmemiş olgunlaşmamış hayvanlarından kestirmek zorunda kalıyor. Bu da hem hayvancılıkla uğraşan kişiye zarar hem de kesilen hayvana zarar’’ diye konuştu.

Öte yandan, hayvancılık sektörünün bir sorunun da Çoban sıkıntısı olduğunu vurgulayan Kökcü, “Bizim en büyük sıkıntılarımızdan bir tanesi de işçi, çoban bulamıyoruz. Bulduğumuz çobanlar çok vasıfsız çok eğitimsiz bu işten anlamayan insanlar. Çoban konusunda işçi konusunda ben devletten şöyle bir destek bekliyorum en azından çobanların sigortalarının devlet bünyesinde yapılması biz hayvancılara çok çok iyi olur’’ ifadelerini kullandı.

Haber: Ömer Harmankaya

Editör: Mahmut Beyaz