Yoğun iş stresinden uzaklaşmak isteyen vatandaşlar okulların tatile girmesine az bir süre kalmasıyla tatil planları yapmaya başladı. Bu noktada tatil için sahil kentlerine gitmek isteyen veya giden vatandaşlara uyarıda bulunan KSÜ Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Perihan Öztürk, güneşlenmenin ve güneş yanığına uygulanacak tedavi yöntemlerinin nasıl olması gerektiğiyle ilgili altın değerinde bilgiler sundu. Denizde güneşin normal etkisinden çok daha fazla güneş ışıklarına maruz kalındığını ifade eden Öztürk, “Normalden çok daha fazla dikkat etmemiz gerekiyor” vurgusu yaptı. Konuşmasında ayrıca halk arasında güneş yanığına; diş macunu, salça ve yoğurt gibi ürünlerin sürülmesinin faydalı olacağıyla ilgili yanlış inanışların olduğunu belirten Öztürk, bu yöntemlerin kesinlikle uygulanmaması gerektiğinin altını çizdi.

“NORMALDEN DAHA FAZLA DİKKAT ETMEMİZ GEREKİYOR”

Prof. Dr. Perihan Öztürk, “Denizin güneş ışınlarını yansıtıcı etkisi var. Dolayısıyla normalden daha fazla dikkat etmemiz gerekiyor. Saat 11.00 ile 16.00 arasında denize girmemeye dikkat etmek gerekiyor. Öğle vaktinde dik gelen ışınlar daha ciddi sorunlara sebep olabilmekte. Dolayısıyla 11.00’den önce 16.00 sonra denize girmelerini öneriyoruz. Kişilerin sıkı güneşten koruyucularla, suya dayanıklı olan güneşten koruyucularla günde 2-3 defa, suya dayanıklı olmayanlar da havuza veya denize girdikten sonrasında mutlaka tekrarlayan şekilde güneş koruyucularını kullanmaları gerekiyor. Bu güneş koruyucuların özellikleri neler olmalı? Çocuklar için mineral filtreli dediğimiz yani içerisinde kimyasal barındırmayan özel güneş koruyucular kullanılmalı, yetişkinler için de kimyasal filtreli güneş koruyucular kozmetik sonuçları iyi ama 30 faktörün üzerindeki koruyucular çok önemli” diye konuştu.

“GÜNEŞ YANIĞI GEÇİREN KİŞİLERDE KANSER RİSKİ DAHA YÜKSEK”

Ten, göz ve saç rengi açık olanların güneşte çok daha fazla yandığını ifade eden Öztürk, “Güneş yanıklarında da klasik yanık tedavisi uygulanır. Bir defa kimler daha fazla yanıyor onu bilmek lazım. Ten, göz ve saç rengi açık olanlar çok daha fazla yanar, biz genel Türk deri tipi olarak yanmaya çok duyarlı değiliz işin gerçeği. Bizim göz ve ten rengimiz biraz daha koyu. Peki, yandığımızda ne yapalım? Soğuk pansumanlar gerekirse kortizonlu kremler uygulanmalı. Kesinlikle diş macunu, salça ve yoğurt kullanılmaması gerekiyor. Bunlar bizim karşılaştığımız şeyler. Bunlar yanlış inanışlar. Bilimsel herhangi bir desteği olmayan herhangi bir katkısı da olmayan yöntemler tamamen yanlış. Soğuk duşun altında yanma hissi geçinceye kadar ya da soğuk pansumanlarla yanma hissi geçinceye kadar yapılacak tedavi hastayı rahatlatacaktır zaten. Burada önemli olan güneş yanığı geçiren kişilerde kanser riski daha yüksek. Dolayısıyla güneş yanığından olabildiğince uzak durmak lazım, korunmak lazım. Asıl önemli olan sanırım bu” ifadelerini kullandı.

Haber: Abdulsamet İspir

Editör: Mahmut Beyaz