50 yıldır Kahramanmaraş’ın Tarihi Kapalı Çarşısında yün ticareti yapan Cahit Kıraç, yün kültürünün Selçuklu zamanına kadar dayandığını, son yıllarda yünün teknolojiye yenildiğini vurguladı. Cahit Kıraç, “60 yaşındayım, 50 yıldır bu işi yapıyorum. Yün kültürü bizde Büyük Selçuklu zamanına dayanır, 50 yıllık ya da 60 yıllık bir kültür değil. Yün kültürü, teknolojiye yenildi. Bundan 20 sene önce 30 sene önce yün sattığımız insanlar şuan yünlerini bize satmak istiyorlar. Bizde, yün satamadığımız için yün alamıyoruz. Maalesef yün kültürü ve yün satışları bu durumda” ifadelerini kullandı.

KIZ BULMADAN YÜNÜ ALINIRDI

Önceden, insanların kız bulunmadan önce yün alındığını ve yünün siparişinin verildiğini belirten Kıraç, “Yüne rağbet azaldı, yün satışları da bitme noktasına geldi, can çekişiyor. Şuanda yün alıp, yün ile yatak yorgan yapmak isteyenler nostaljiyi yaşatmak istiyor. Kullanmak için yün almıyorlar aslında. Yeni nesil kızlarımız, yün yıkama, yün ile yatak yorgan yapma kültürüne sahip değil. Önceden kız bulunmadan yün alınırdı, bize gelinir ve 150 kilo 200 kilo yün siparişi verildi. Erkek tarafının düğün için listenin en başında yün olurdu. Maalesef bu kültür bitti, herkes teknolojinin akıbetine katıldı ve hâlihazırdaki yatak, yorgan ve yastıklara yöneldi” şeklinde konuştu.

VÜCUDUMUZU YÜN İLE TANIŞTIRALIM

Cahit Kıraç, İnsanların yünün sağlık açısından önemi bilmediğini ve yün yatakla ile sentetik yatağın arasında bariz farklar olduğunu ve insanların vücudunu yün tanıştırması gerektiğini vurguladı. Kıraç, “Toplum yünün değerini bilmiyor, yün yatakta yatmak ile hazır yatakta yatmak arasında çok büyük farklar var. Rahatlamak sadece kanepe üzerinde, hazır yatakta yatmak değildir. Yatmaktaki amaç dinlenmektir aslında, bunu en iyi yün yatakta yapabilirler. Yün vücuttaki elektriği alır, deşarj olur, insan yün yatakta daha çok dinlenir ama diğer sentetik yataklarda bu pek mümkün değildir. Vücuttaki enerji vücuttaki yorgunluğu daha iyi alır. Bunu denemek zor değil, denensin, test edilsin. Özellikle gençlerimiz, rahat etmek istiyorlarsa modern denilen yataklardan uzak dursunlar. Vücudumuzu sentetik yataklardan kurtaralım, vücudumuzu yün ile tanıştıralım. Yün sağlık açısından daha faydalıdır, insanlarımız bunu bilmiyorlar” dedi.

HER KOYUNDAN YÜN ÇIKMAZ

Türkiye’de satılan yünlerin çoğunun ithal olduğunu, yaylada yetiştirilen koyunlardan yün çıkabileceğini dile getiren Cahit Kıraç “Türkiye’de kırsal bölgelerde hayvancılık yoğun olmadığı için yünler ithaldir. Bilindiği üzere yünler koyunlardan yapılıyor. Besi hayvancılığı yapanlar, hayvanlarını yün için beslemiyor, et için besliyorlar. Dolayısıyla besi hayvancılığı kapsamında yetiştirilen hayvanların ürünleri yün için uygun değil. Yünü olabilecek koyunlar, yaylada yetiştirilmesi gerek doğal ortamda yetiştirilmesi gerek. Her koyundan yün çıkmaz” ifadelerini kullandı.

Haber: Ömer Harmankaya

Editör: Mahmut Beyaz