Birçok bilim adamı ve doktor tarafından balığın insan vücuduna ve beynine faydası dile getirilirken, Kahramanmaraş’ta 15 yıldır Mevlana Balık Lokantası’nı işleten Necati Kara, bunu deneysel olarak kanıtlayarak başta kendi çocukları ve yeğenleri olmak üzere pek çok öğrencinin Türkiye’de derece yapmasını sağladı. Gazetemize bu başarı sırlarını açıklayan Kara, haftada 2 kere balık diyeti uygulayarak ve günde 3-4 saat ders çalışarak başarıya ulaşmayacak öğrenci olmadığını söyledi. Sektöre girdiğinden bu yana balığın faydalarını sürekli araştırdığını belirten Kara, balık yiyen insanların diğer insanlara göre yüzde 30 daha hızlı düşündüğünü ve hafızasının daha güçlü olduğunu bu araştırmayı ise Dünya’nın en iyi üniversitelerinden birisi olan Harvard Üniversitesi’nin yaptığını dile getirdi. Kendi çocukları ve 15 yeğeninin haftada 2 kere balık tüketerek sınavlarda Türkiye derecesi yaptığını söyleyen Kara, öğrencilerin bu şekilde beslenerek Kahramanmaraş’tan daha başarılı öğrencilerin çıkacağını belirtti.
LOKANTAYA GELEN DOKTORLAR SÜREKLİ BALIĞIN FAYDALARINDAN BAHSEDİYORDU
Kara, şunları kaydetti: “Kahramanmaraş’ta Mevlana Balık Lokantası’nı çalıştırıyorum. Balık üzerine 15 yıldır hizmet ediyorum. Bu sektöre başladığımda çocuklarım küçüktü. Çocuklarımı okutma sevdalısı bir insan olarak balığın insan beynine faydalarını çok araştırdım. Lokantamın etrafında da hastaneler olduğu için doktorlar çok sık geliyorlardı. O dönemde Kahramanmaraş’taki tek balık lokantasıydım. Bu vesileyle gelen doktorlarla muhabbet ediyordum. Lokantaya geldiklerinde sürekli balığın faydalarından bahsediyorlardı. Doktorlar bu faydaları boşuna söylemiyor diyordum ve çocuklarıma balık yedirmeye başladım. Balığın insan beynine ve vücuduna faydalarını araştırırken bir hamsinin 8 çeşit faydası olduğunu okudum. İnsandaki düşünme yeteneğini geliştirdiğini öğrendim. Hafızasının güçlendiğini ve daha tez cevap verme kabiliyetinin arttığını öğrendim. Bu araştırmaları Dünya’nın en iyi üniversitelerinden birisi olan Harvard Üniversitesi yapmış. Bundan dolayı üretim balığı olmayan tamamen denizlerde yetişen; hamsi, istavrit, palamut gibi balıklardan menü hazırlayarak kendi çocuklarım ve yeğenlerim üzerinde denemeye başladım. Sınavlarda çocuklarımın daha başarılı olduğunu görünce bu menüyü çevreye duyurmaya başladım.
SINIFTA KALAN OĞLUM BU BESLENME YÖNMETİ SAYESİNDE HUKUK FAKÜLTESİNİ KAZANDI
İlk olarak İstanbul’daki ablamın kızları vardı, onlar sınava girdi hukuk fakültesini kazandı. Daha sonra bir diğer yeğenim fizyoterapistliği kazandı. Kendi çocuklarımın birisi doktor birisi avukat oldu. Çok büyük faydasını gördük. Hatta oğlumun birisi derslerinde çok başarısızdı. Lise 2’de sınıfta kaldı. Sınıfta kalınca ben okuldan aldım. 5-6 ay burada çalıştırdıktan sonra tekrardan okuyacağını söyledi. 3 okul kabul etmedi. Daha sonra bir okul zor zekat kabul etti. O da okuyup hukuk fakültesini kazandı ve avukat oldu. O insan bile bu balık diyeti sayesinde hukuk fakültesini kazandı. Geçen yıl yeğenimin birisi Çukurova Tıp Fakültesi’ni kazandı. Geçen yıl yine yeğenimin birisi Galatasaray Lisesi’ni kazandı. Toplam 15 yeğenim günde 3 saat ders çalışıp, haftada da 2 kere balık yiyerek sınavlarda başarı elde ettiler. Tabi akrabalık bağım olmayan ama bu şekilde başarıya ulaşan da birçok öğrenci oldu.
HAFTADA 2 KERE BALIK GÜNDE 3-4 SAAT DERS ÇALIŞMA
Okuyan öğrenciler balık diyetini tam olarak uygulasa gerçekten büyük faydasını görürler. Olaya kesinlikle ticari gözle bakmıyorum. Başka balıkçılardan da tüketebilirler. Hatta balıkçılardan alıp evlerinde yaparak da tüketebilirler. Benim önerim haftada 2 kere balık yemeleridir. Günde 3-4 saat ders çalışacaklar ve yedikleri balıkla birlikte bütün çalıştıkları hafızalarında kalacak.
BENİM ÖNERDİĞİM ŞEKİLDE PARA KAZANAMAZLARSA PARALARINI İADE EDECEĞİM
Birçok okula gidip müdürlerle ve öğretmenlerle görüştüm. Gittiğim okulların birisinde şöyle teklifte bulundum; son sınıf öğrencilerinize haftada 2 kere balık vereyim. İstedikleri üniversiteyi kazanamayan insanların parasını geri iade edeceğimi söyledim. Bu konuda da iddialıyım. Bedava balık konusu da; öğrenciler haftada 2 kere balığı düzenli olarak yiyecekler. Parasını ödeyecekler, 8 ay civarı bu şekilde yeseler 8 ayda 3 bin 200 TL eder. Haftada 2 kere balık yemesine rağmen, istediği üniversiteyi ve istediği bölümü kazanamazsa yediği balığın parasını iade edeceğim. Bu zamana kadar da kimse iade talebiyle yanımıza gelmedi. Çünkü düzenli olarak balık yiyen arkadaşların hiçbiri boşta kalmadı. İstediği doktorluk oldu ve doktorluğu kazanmasa bile bir altı diş hekimliğini kazandı.
BALIK YİYEN İNSANIN FELÇ KALMA RİSKİ YÜZDE 65 AZALIYOR
Kendi akrabalarım dışında da balık yiyerek üniversite kazanan birçok öğrenci oldu. Tabi bunların reklamını yapmıyorum. Örneğin, buradaki esnafın yanında çalışan bir çırağa zoraki balık yedirdim ve sonunda Şanlıurfa’da Tıp Fakültesi’ni kazandı. Haftada 2 kere kere balık yiyen insanın beyni, diğer insanların beynine göre yüzde 25 ile yüzde 30 arasında daha iyi çalışır. Bunu tek ben söylemiyorum. Harvard Üniversitesi söylüyor. Sadece beyine faydalarını saymayalım, örneğin balık yiyen insanın felç kalma durumu yüzde 65 daha azmış. 9’uncu ayın 15’ine balıklar başlar. O tarihten itibaren düzenli olarak haftada 2 kere balık yiyin, 6’ncı ayın 15’ine kadar yemeye devam edin bu faydayı görürsünüz. Bu kadar tesadüf olamaz. Bu şekilde balık yiyerek Kahramanmaraş’ımızdan daha başarılı öğrenciler çıkar ve Türkiye’ye yön verir. Şehrimize vizyon katar.
TİCARİ BOYUTUNU DÜŞÜNMÜYORUM, ÖĞRENCİLER BAŞARILI OLSUN YETER
Bulduğum bu yöntemle 15 yeğenim bir yerlere geldi. İnsanlar bu başarıyı genetik diye düşünebilirler. Ancak, Antalya’daki 4 yeğenim diğer yeğenlerim gibi balık diyetini uygulamadıkları için diğer 15 yeğenim gibi başarıyı yakalayamadılar. Hatta bir yeğenim şu an hamile. Buraya geldi ve daha çocuk karnındayken balık yemeye başladı. Yaz sıcağında başka şehirden gelerek buraya balık yemeye geldi. Bu sisteme başlayalı 10 yıl oldu. Ticari boyutunu düşünmüyorum. Sadece öğrencilerimiz başarılı olsunlar. Birçok öğrencinin burada başarısını gördüm. Zaten haftada 2 kere balık yerse düzenli de ders çalışır.”
Haber: Burak Alkaya
