İl genelinde kamu kurum ve özel sektör binalarının, ev ve işyerlerinin bayraklarla donatılmasıyla başlayan etkinlikler sonrasında Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ve Sütçü İmam Üniversitesi işbirliği ile Uluslararası Milli Mücadele Döneminde Maraş Sempozyumu programı düzenlendi. Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde başlayan sempozyuma gelen davetliler kültür merkezi girişinde Büyükşehir Belediyesi Mehter Takımı’nın Mehteran Konseri ile karşılandı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan sempozyum açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşmasını yapan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, devletlerin tarihlerine damga vuran olayların ve kişilerin olduğunu söyleyerek, Kahramanmaraş’ın Milli Mücadelenin başlamasına ilk kıvılcım olduğunu kaydetti. Erkoç, “Kahramanmaraş’ımızın 12 Şubat Kurtuluş Bayramımızın 97. Yıldönümü etkinlikleri kapsamında düzenlemiş olduğumuz Milli Mücadele de Maraş Sempozyumu şehrimize, ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum. Devletlerin tarihinde unutulmaz iz bırakan, tarihe damga vuran olaylar, şahsiyetler vardır. Bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti tarihi için milli mücadele ne değer ifade ediyorsa bu milli mücadelenin içinde Maraş savunması, Maraş destanı da o kadar önemlidir” dedi.


BU MİLLET EMPERYALİST GÜÇLERİN UŞAKLARINA KARŞI DİMDİK DURDU”

Bazen bir kurşunun bir vatan kazandırdığını dile getiren Erkoç, konuşmasına şöyle devam etti: “12 Şubat 1920 de yaşadığımız daha doğrusu 1919’un Ekim aylarında rahmetle minnetle andığımız kahramanımız Sütçü İmam’ın atmış olduğu kurşunla bu milletin canına, malına, namusuna uzanan ellerin nasıl kırıldığının dünyaya bir kez daha gösterildi. En önemli örneklerinden biri olduğu Sütçü İmam kahramanımızın atmış olduğu kurşunla başlayan ve bir destana dönüşen kurtuluş destanımızı bugün şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnet ile burada anarken Cumhurbaşkanımı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine 15 Temmuz gecesi bu ülkeyi işgale karışan emperyalist güçlerin uşaklarına karşı dimdik duran asil milletimizi saygıyla selamlıyorum. O gece de bu alçaklara, ruhu satılmışlara karşı ilk kurşunu atan Ömer Halisdemir kardeşimizi de rahmet ve minnetle anıyoruz. Tabi bu aziz ve yüce millet tarihinde, geçmişinde her zaman dar ve sancılı günlerinde kahramanların peşine düşerek, kahramanlar çıkararak bugünlerden büyük destanlar çıkarmıştır.


AZİZ MİLLETİMİZ HİÇ BİR ZAMAN HÜRRİYETSİZ YAŞAMADI”

15 Temmuz, 12 Şubat 1920’nde devamı olduğuna inanıyoruz. Bu milletin bu ruhu yüreğinde, kalbinde yaşattığının bir göstergesi ve inancıdır. Nasıl 12 Şubat 1920’de bu aziz millet, bu kahraman hemşerilerimiz ayağa kalkmışsa 15 Temmuz’da da aynı şekilde kahraman şehrin asil insanları alçak işgalcilere karşıda asker ve polis üniformalarını giymiş devletin içine sızmış teröristlere karşıda aynı duruşu göstermişlerdir. Bu asil ve yüce millet tarihten bu yana hiçbir zaman hürriyetsiz yaşamamış. Ay yıldızlı, al bayrağını her zaman göklerde özgürce dalgalanması için tüm fedakârlıkları gözünü kırpmadan tarihten bu yana yapmıştır. Bu asil millet, bu yüce millet tarihte büyük destanlar yazmış. Dünya tarihine, medeniyetine yön vermiş. Dünya da ki evrensel değerlerin oluşumunda da bu asil milletin tarihten bu yana çok önemli etkileri vardır. Dünya’nın dört bir yanına gittiğimizde bunları da hissetmekteyiz. Bugün yeniden o günleri yâd edeceğiz. Bu çok önemli gelecek nesillerin bu ruhla yetişmesi için, bu ülke gelecekte de böyle bir saldırıya maruz kalırsa bu asil ve yüce millet daha güçlü bir şekilde bu ruhla karşı koyacağından eminiz. Bu ruhun güçlenmesi içinde bu tür sempozyumlar, bu tür programlar çok önemli olduğuna inanıyoruz. Gelecek nesillere bu kahramanlarımız, destanlarımızın iletilmesi anlatılması çok önemli. Destanlarımızı yazan, geleceğe taşıyan değerli hocalarımız ve akademisyenlerimize de en kalbi duygularımızla teşekkür ediyoruz.

AY YILDIZLI AL BAYRAĞI İÇİN MİLLET OMUZ OMUZAYDI”

Türkiye’miz çok önemli bir süreçten geçmekte, yoğun bir saldırı altındayız. 100 yıl önceki ülkemizin etrafımız, medeniyetimiz nasıl kuşatılmışsa şimdide bunu tekerrürünü görmekteyiz. Kuklacılar kuklalarıyla birçok terörist grubu ülkemize, bölgemize saldırarak bölgeyi kaosa, istikrarsızlığa götürme gayreti içerisindeler. Yani 100 yıldan bu yana işgal planları devam etmekte. Yapılan birçok antlaşmalar, birçok geçmişteki süreçlerin devam ettiğini görmekteyiz. Ama hamd olsun biz daha güçlüyüz ve daha dinamiğiz. Geleceğe daha güvenli bakmaktayız. Sadece ülkemiz üzerinde oynanan bu oyunları değil, dünyanın birçok yerinde emperyalist güçlerin oyunlarını bozmakta bu ülke. Onun için hep beraber bu aziz milletin omuz omuza geleceğe yürümesi gerek. Ülkemizin birlik ve beraberliği huzuru bunun için çok önemlidir. Tabi bu ülkemize birlik ve beraberliğin sağlanması da o günleri yad ederek daha da güçleneceği inancındayım. Çünkü 15 Temmuzda bu kahraman halk, kahraman şehir tüm farklılarıyla omuz omuzaydı. Farklı düşüncedeki, görüşteki insanlar o gün tek bir hedef doğrultusunda İstiklali, istikbali, hürriyeti, özgürlüğü, ay yıldızlı al bayrağı için o gün omuz omuzaydı.


BAYRAK OLAYI BU MEDENİYET İÇİN ÇOK ÖNEMLİDİR”

Bu kutsal değerleri için milletin neler yapacağının en önemli örneklerden bir tanesi de bence Kahramanmaraş destanı olduğuna inanıyoruz. Özellikle bayrak olayı bu medeniyet için çok önemli. Ay yıldızlı al bayrağımızın tevhidin, medeniyetin bayrağı olduğunu Mehmet Ali Kısakürek beyin beyannamesi de ayrıca Rıdvan Hoca’nın ay yıldızlı al bayrağa vurgu yaparak Cuma namazının artık kılınamayacağını belirtmesi özgürlüğün, hürriyetin olmadığını ifade etmesi de gerçekten çok önemli. Ülkemizde uluslararası güçlerin emperyalistin uşağı haline gelmiş insanlar var. Bunlara karşı en önemli değerimiz ay yıldızlı al bayrağımız, vatanımız. Ogün nasıl aziz milletin yüzde yüzü bunu yüreğinde hissediyorsa bizde bugün bu ülkede yaşayan insanların hepsinin yüreğinde bunu hissetmesini sağlamamız gerekmekte. Bu görevinde hep beraber bizlere düştüğünün inancındayız. Bu ülkenin birlik ve beraberliği için bu değerlerimizi geleceğe taşımamız gerekmektedir.”


HİZMETLER VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Rektörü Durmuş Deveci ise sempozyumda emeği geçen herkese teşekkür ettiğini söyledi. Üniversite olarak bu tür organizasyonları yapmaya devam edeceklerini belirten Deveci, "Üniversite olarak biz elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz, sağ olsun belediyemizde bize destek oluyor. El birliği ile bundan sonra daha güzel toplantılar, konferanslar ve hizmetler vermeye devam edeceğiz" dedi.

Sempozyumun açılış oturumunu başlatmak üzere Prof. Dr. İbrahim Solak yerini aldı ve açılış oturumu başladı. Bu oturumda Prof. Dr. Hikmet Öksüz; “Milli Mücadele Yıllarında Maraş Ve Çevresinde Ermeni Faaliyetlerinin Amiral Bristol’un Günlüklerine Yansıması”, Prof. Dr. Haluk Selvi; “Milli Mücadele’de TBMM’YE Maraş’tan Çekilen Destek ve Tebrik Telgrafları”, Prof. Dr. Osman Akandere; “Maraş’ın Fransızlar Tarafından İşgaline Heyet-İ Temsiliye ve Mustafa Kemal’in Tepkisi”, Prof. Dr. Said Öztürk; “Bitmeyen Hesaplaşma: Milli Mücadeleden Küresel Mücadeleye”, Doç. Dr. Nejla Günay; “Millî Mücadele ve Sonrasında Zeytun Ermenileri”, ve Cevdet Kabakcı; “Arslan Bey’in Milli Mücadeleye Dair Anlattıkları” konularında bildirilerini sundular.


Sempozyuma Kahramanmaraş Vali Vekili Faruk Eraslan, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, KSÜ Rektörü Prof. Dr. Durmuş Deveci, Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay, İl Kültür ve Turizm Müdürü Seydihan Küçükdağlı ile diğer protokol mensupları, akademisyenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

 HABER: MELİHA ŞEYDA AKÇAKALE

Editör: Mahmut Beyaz