İster emniyet mensuplarımız olsun, ister askerimiz. Bu vatan için şehit oldular ve en kutsal mertebeye ulaştılar. Ulaştılar ama geride gözü yaşlı, yalnız eş ve yetim çocuk bıraktılar.

Polislerimizin, askerlerimizin bazıları kaza, bazıları teröristlerin hain kurşunları, bazıları da çatışma anında şehit düşünce, geride bıraktıkları emanetleri devletin himayesinde olduğu kadar, sivil toplum kuruluşlarının, şehit aileleri dernekleri çatısı altındaki gönüllü insanların ve hayırsever işadamlarının yanında, yerel yönetimlerin de kanatları altında yarınlara doğru yürüyüşe çıktılar.

Kimileri babaları şehit düştükten sonra dünyaya geldi, kimileri daha babalarını tanımadan ‘merhaba hayat’ sözcükleri ile karşılaştılar, babalarının şehit düştüğünü öğrenenler de babasız büyüdüler, büyüyorlar.

*

Lafı eveleyip gevelemenin manası yok!

Geçen hafta sonu, cumartesi günü… Şehit Aileleri Derneği Başkanı Yunus Karaman,  kervan@alpedo lezzet durağı yönetim kurulu başkanı Sami Kervancıoğlu ve yayla turizminin gözde mekanlarından Başkonuş Tesisleri İşletmecisi Serhan Erdoğanyılmaz, bu yetim büyüyen, babalarını görmeden yaşama tutunan, eşlerini kaybettikten sonra tüm sevgilerini, yaşam umutlarını çocuklarına adayan annelere bir sürpriz yaptılar.

Araçlarla Başkonuş’a taşıdılar.

Sosyal sorumluluk projesi adına, bu ailelere, özellikle çocuklara yalnız olmadıklarını hatırlatırcasına, o minik çocuklarla çocuk oldular, uçurtma uçurdular, top oynadılar, yalnız olmadıklarını hissettiren büyüklerinin şefkatli kollarına bıraktılar kendilerini ve felekten bir gün geçirdiler amiyane tabirle.

Tabi bu anlamlı günde, çocukların mutluluklarına ortak ve tanıklık etmek için Valimiz Sayın Ömer Faruk Coşkun, Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Hayrettin Güngör ve ailesi, Türkoğlu Belediye Başkanı Osman Okumuş, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Sayın Mutlu Kaya, şefkatli kollarını çocukların üzerinden eksik etmediler.

Çocukların, annelerinin gözlerinin içi gülüyordu o gün.

Devlet ailelerin, özellikle çocukların yanındaydı.

Bir milyon 200 bin nüfuslu şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı Güngör yanında, hayırsever işadamları da çocukların sevinçlerine ortak olunca, ortaya çıkan manzara anlamlıydı, güzeldi.

*

Başkan Hayrettin Bey’in çocuklarla top oynaması, pehlivan yatağı bir ilçenin evladı olmasına rağmen usta futbolcu gibi penaltı çekmesi, belki de yaşayamadığı çocukluğunu hatırlarcasına çocuklarla çocuk olması, Sami Kervancıoğlu’nun yerli ve milli dondurmamız alpedo ürünlerini (Dondurma dışında naylon top ve uçurtma) elleriyle çocuklara dağıtması, ikram etmesi, Serdar Erdoğanyılmaz’ın çocukluğunu hatırlarcasına uçurtmaya kendini kaptırması, genç yetenek, geleceğin vitrin ve vizyon kalitesi Serhan Erdoğanyılmaz’ın da işletmenin tüm imkanlarını seferber etmesi, güne aynı bir lezzet katmıştı.

*

Hayata ve yaşanmaya dair hikâyeler yazıp, bunu paylaşmayı erdem, varlık nedeni ve insani bir görev olduğu bilinci ile çocukların gözlerinin içindeki parıltıyı unutmayacak olan devlet erkanına, yerel yöneticilere ve hayırsever işadamlarına minnet borçluyuz!

*

Sonra, Onikişubat İlçe Muhtarlar Derneği Başkanı ve Yeniyapan Mahallesi Muhtarı sayın Ahmet Kılçık’ın yazlık evinde aldık soluğu. Misafirperver bir aile olan Kılçık ailesini tanıyan Başkan Sayın Güngör’ün keyfi yerindeydi. Benimle o kadar çok uğraştı ki, (eh, kuraldır bu; usta ve klas oyuncunun üzerine oynanır) tabi pes etmemiştim. Ancak samimi, içten ve unutulmaz bir sohbet ortamı vardı.

Başkan Güngör’ün, Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın gençlerle buluşması için KALE’yi tercih etmesi, hem güvenlik, hem katılım, hem de görsel olarak isabetli bir karardı. Bu bakımdan, tarihi Kale’mizin işletmesini alan kervan@alpedo yönetim kurulu başkanı Sayın Sami Kervancıoğlu mesajı almış, hazırlıklara başlanacağını söylemişti.

Sevgili Kılçık’ın yazlık evinde geçmişten izler, yaşamdan kesitler ve espriler gırla giderken, kendisinden sonra gelecek Büyükşehir belediye Başkanının rahat edeceğini, çünkü borçsuz bir belediye devredeceğini söylemesi, sanki içinde bulunduğu dönemi ilk ve son dönem olarak hissettirmesi, lakin dürüstlüğünün, iyi niyetinin, edinilen 1 milyar dolarlık kredi, hibe, yani finansman kaynağının da bu şehre yatırım olarak döneceğini, hizmet tutkusunu müjdelemesi, kendisine olan güveni, itimadı daha da artırıyordu.

Velhasılı kelam, güzel bir gündü, anlamlı bir gündü. Bize bu anlamlı günü yaşattıkları için hepsine teşekkür ediyordum.