2019’un Aralık ayında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve geçen süreçte dünyaya yayılması sebebiyle pandemi ilan edilen yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgını, küresel tehdit olmaya devam ediyor. Dünya genelinde 346 binden, Türkiye’de ise 4 bin 369’dan fazla kişinin ölümüne sebep olan salgın, dünyada 5 milyon 600 bine yakın kişiye de bulaştı. İnsanların hayatına mal olmasının yanı sıra dünyadaki bütün sistemleri de alt üst eden koronavirüs, sağlıktan ekonomiye, sosyal hayattan siyasete kadar her alanda dengeleri bozdu. Yaşanan zorlu süreçte, salgının yayılışını durdurmak adına bir dizi tedbirler alınmış, sokağa çıkma yasağı veya bazı sektörlerde iş yerlerinde faaliyetlerin durdurulması kararı verilmişti. Salgın insanlığı olumsuz etkilerken, diğer yandan dijital dönüşümü de hızlandırdı. Evde kalmak zorunda olanlar günün önemli bir kısmını telefon, bilgisayar ya da benzeri elektronik ürünlerin başında geçirirken, faaliyette olan iş yerleri de müşterilerinin gelememesi üzerine, hizmetlerini internet veya telefon üzerinden evlere servis şeklinde sürdürüyor. Kahramanmaraş’ın dünya markası MADO ve MADO’nun çıkış noktası Yaşar Pastanesi de koronavirüs sürecinde Kahramanmaraş’ta olduğu gibi tüm Türkiye’de şubeleri aracılığıyla vatandaşların ağızlarını tatlandırmaya devam ediyor. Güçlü yönetimi sayesinde hızlı bir şekilde sürece ayak uyduran, bütün işlemleri sipariş yoluyla en güvenilir şekilde yerine getiren MADO ve Yaşar Pastanesi, bayram sürecinde de hız kesmeden müşterilerine hizmet etti. MADO ve Yaşar Pastanesi’nin faaliyetlerini MADO Yönetim Kurulu üyesi Erdal Kanbur anlattı.

“HER ZAMAN HALKIMIZIN HİZMETİNDEYİZ”

Aldıkları tedbirlerle hizmete kesintisiz devam ettiklerini anlatan Kanbur, Kahramanmaraş’ı ve Türkiye’yi sevdiklerini belirterek, “Yeni tip koronavirüs pandemisinin ilk göründüğü günden bu yana MADO ve Yaşar Pastanesi olarak aldığımız tedbirlerle hassas bir şekilde vatandaşlarımıza hizmetimize devam ediyoruz. Özellikle iş yerlerimizi halkımızı hizmetine açık tutuyoruz ama kesinlikle içeriye servis yapmıyoruz. Şuan da sokağa çıkma yasağı olduğu için müşterilerimizin birçoğu gelemiyor ama bu kez de telefon ve internet aracılığıyla halkımızın siparişlerini ayaklarına götürüyoruz. Biz Kahramanmaraş’ı ve Türkiye’yi çok seviyoruz. Sırf evinden telefonla sipariş veren kardeşlerimize yönelik hizmetlerimiz devam ediyor. Bir dilim de bir kilogram da tatlı satsam, dükkanımız her zaman halkımızın hizmetinde” dedi.

“TÜM DÜNYA ZORLU BİR SÜREÇTEN GEÇİYOR”

Tüm insanlığın zorlu bir süreçten geçtiğini dile getiren Kanbur, sözlerine şu şekilde devam etti, “Allah var, keşke böyle olmasaydı diye kendi kendime düşünüyorum. Çünkü bu süreç kolay bir süreç değil. Çocuklarımızı dahi evlerine giderek ziyaret edemiyoruz. Torunum var, ne olur ne olmaz diye onun yanına yaklaşamıyorum. Allah bir daha böyle şeyler göstermesin. İnşallah önümüz açılacak, daha güzel günler bizi bekliyor. Tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Kahramanmaraş halkımızın ve tüm Türkiye’nin Ramazan Bayramı’nı bir kez daha kutluyorum. İnşallah diğer bayramlarımızı bu bayram olduğu gibi kutlamayız. Daha neşeli, raha şen şakrak, torunların bizi, bizim babalarımızı ziyaret ettimiz bayramlar geçirmemizi diliyorum.”

“GELECEKTE DAHA MUTLU BAYRAMLAR GEÇİRMEYİ DİLİYORUM”

Ramazan Bayramı öncesinde olduğu gibi Ramazan Bayramı’nda da vatandaşlara kesintisiz hizmet verdiklerini belirten Erdal Kanbur, “İnsanların hayatında doğal olarak inişli çıkışlı günler olacak, bazen tatlı veya dondurma satamayacaksın, bazen kar edemeyeceksin ama hizmetini yerine getireceksin. Geçmiş günlere göre bu bayramda talep az oldu, ama bayramdan önce insanlarımız sokağa çıkma yasağı olacağı için hazırlıklarını yapmış, alacağını almıştı. Dediğim gibi eski bayramlar kadar alışveriş potansiyeli yok, çünkü vatandaşlarımız evlerinden çıkamıyorlar. Örneğin bir çikolata alıp büyüklerimizin elini öpmeye gidemiyoruz. Bu da satışları düşürdü ama olsun, Allah’tan gelen bir durum, kabul ediyoruz. İnşallah gelecekte daha güzel bayramlar geçirmeyi temenni ediyorum. Toplumuza, Türkiye’mize, daha güzel, ekonomimizin şaha kalktığı bayramlar diliyorum” ifadelerini kullandı.

“DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜN ÖNEMİNİ DAHA İYİ ANLADIK”

Salgın sürecinde dijital dönüşümün önemini daha iyi anladıklarını da anlatan Kanbur, telefon ya da internet siparişlerinin ilerleyen zamanlarda daha iyi noktaya ulaşacağını söyledi. Kanbur, “Koronavirüsten sadece bizim gibi iş yerlerinin değil devasa güçlü ülkelerin ekonomileri de olumsuz etkilendi. Tabi bu salgın aslına bakarsanız bizi bir sirkeledi, hayatta paradan daha önemli şeylerin de olduğunu, sağlığımızın en kıymetli hazinemiz olduğunu gördük. Ekonomik zorluğunun yanı sıra çalışma hayatı için bazı yenilikler de oldu. Devlet dairelerinde bile dönüşümlü çalışma programı uygulanıyor, yapılabilecek işler bilgisayar ortamıyla yapılıyor. Yeni dünyada teknolojik gelişmelere ayak uydurmak, yaptığınız işe teknoloji katarak daha verimli hale getirmek de önemli. Virüs vesilesiyle internet ya da telefon üzerine siparişler almaya başladık. Virüs olmasaydı belki de bu kanalları daha az kullanarak satış yapacaktık ama artık bu dijital dönüşüme bizim de ayak uydurmamız gerektiğini gördük ve oraya da yatırım yapacağız. Aslında Maraş Dondurması’nı siparişlerle başka şehirlere, hatta başka ülkelere gönderiyorduk ama bu alanda da kendimizi geliştirmemiz gerektiğini gördük” dedi.

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz