Son aylarda döviz kurundaki artışla birlikte altın da her geçen gün yeni bir rekora imza atıyor. 1 gram altının yaklaşık 890 liradan işlem gördüğü şu günlerde altın piyasasındaki son durumu değerlendiren Kuyumcu Sezai Çevirici, sektörün tamamen durduğunu söyledi. “Şu anda ne satış var, ne alış var” diyen Çevirici, önlem alınmadığı müddetçe altındaki bu hızlı yükselişin katlanarak devam edeceğini kaydetti. Vatandaşın şu anda sadece yeme-içmeye para ayırabildiğini söyleyen Çevirici, “Dün asgari ücretin 4 bin 250 TL olduğu açıklandı ama yoksulluk sınırı 10 bin TL. Dolayısıyla ilk başta insan olarak temel ihtiyaçlarımızı karşılamadan yatırım yapmamız mümkün değil” ifadelerini kullandı.

“ŞU ANDA TAMAMEN DURMUŞ BİR EKONOMİ VAR”

Sezai Çevirici, konuyla ilgili konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Altınını satacak vatandaş, biraz daha beklesem yükseler mi diye düşünüyor, alacak vatandaş da biraz daha düşer mi acaba diye düşünüyor. Dolayısıyla bu tutarsızlık piyasada kararsızlığa sebep oluyor ve herkesin beklemesine sebep oluyor. Bu sadece bizim sektörde değil bütün sektörlerde de aynı şey geçerli. Bulunduğumuz iş yerinin arka tarafında giyim sektörü var oraya bakıyorum aynı, bakırcılara gidiyorum aynı. Şu anda tamamen durmuş bir ekonomi var. Bu ne kadar devam eder bilemiyorum ama burada dediğim gibi bir hakikati bir gerçeği görmek, ona göre adım atmak lazım, ortak bir akılla hareket etmek lazım. Mevcut sistemle bu olmuyor o zaman bu sistemin eksiklerini, kusurlarını görüp ona göre yeni bir sistem arayışı içerisine girmek lazım. Allah sonumuzu hayır etsin, iyi günde değiliz. Önlem alınmadığı müddetçe altındaki bu hızlı yükseliş bence katlanarak devam edecektir. Düşününki barajda bir çatlak var, oradan su sızıyor, bu çatlağı biz tamir etmiyoruz, bu çatlağı tamir etmediğimiz zaman bu çatlak giderek büyüyecektir. Ne zamanki o çatlağı görüp o deliği tıkama noktasında bir hareket içerisinde olduğumuz zaman bu işler yavaş yavaş düzelmeye başlayacaktır.

“TÜRKİYE’NİN PARA POLİTİKASI TAMAMEN YANLIŞ”

Türkiye’nin para politikası tamamen yanlış. Kapitalizmle yönetilen bir ülkede yaşıyoruz, her şeyi dolara endekslemişiz ve kendi ürettiğimiz dediğimiz mamullerin de birçoğunu dışarıdan ithal ediyoruz. Bundan dolayı bir kere kendi yerli kaynaklarımıza dönmemiz lazım, üretime teşvik etmemiz lazım. Çiftçimizi ve üreticimizi canlandırmamız lazım. Üretmeden tüketmek olmaz. Türkiye bir kere üretmeyi bıraktı, üretmeyi bıraktığı için de bu tamamen piyasaya yansıdı. Biz geçmiş yıllarda tarımın iyi olduğu dönemde işlerimiz çok iyiydi. Çünkü çiftçinin cebi dolu gelirdi, hayvancının cebi dolu gelirdi. Piyasayı döndüren üreten kesimdir. Milli bir ekonomi sistemine dönmeden, kendi kaynaklarımızı devreye koymadan, borçlanmadan büyümenin formülünü ortaya koymadan biz Türkiye olarak kendi ayaklarımızın üzerinde duramayız. O yüzden bizim güçlü olmamız lazım, güçlü olmamız için de mevcut faiz sisteminin dışına çıkmamız lazım, para basılması lazım, satılan kurumların da tekrar devlete döndürülmesi lazım. Bunlar devletin yan gelirleriydi, dolayısıyla devletin geliri olduğu için vergiyi daha az alma imkanı vardı fakat, şu an devlete ait bir şey olmadığı için sadece vergiyle yönetilen bir ülke pozisyonundayız.

Vergilerin artması demek maliyetlerin artması demek, insanların yiyeceğini, içeceğini kısması demek. Sürekli devlet, vatandaşına, ‘az yiyelim, sobaları kısalım, kalın giyinelim, 1 ekmek yiyorsak yarısını yiyelim’ diyor. Şimdi bunlar hep geçici çözümlerdir.

“TÜRKİYE’NİN KENDİNE YÖN ÇİZMESİ LAZIM”

Benim üzüldüğüm nokta Türkiye genç bir nüfusa sahipken bugün gençlerimiz maalesef enerjilerini boşa harcıyor. Üretmesi gereken noktada sadece oturup bekliyorlar. Televizyon ve internet haberlerinde izliyorum gençler dil öğreniyor, artık yurt dışında bir gelecek hayal etmeye başlıyor. Bu bitmişliğin tükenmişliğin son noktasıdır. Bence önce iyi bir analiz yapıp, ‘Biz nerede hata yaptık, nerede yanlış yaptık’ deyip bir aynaya bakmamız lazım. Bu hataları ve yanlışları kabul edip bu hata ve yanlışları nasıl düzeltebiliriz diye Türkiye’nin kendine yön çizmesi lazım.”

“SATIŞLARIMIZ 550 CİVARINDAYKEN ÇOK GÜZELDİ”

Kentteki başka bir kuyumcu Mahmut Seçilmiş ise satışlarla ilgili şunları söyledi: “Altın satışlarımız 550 civarındayken çok güzeldi ama fiyat yükselmeye başladı, satışlarımız durdu. Şu anda ne alışımız ne de satışımız var.”

Haber: Abdulsamet İspir

Editör: Mahmut Beyaz