24 Haziran’da gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri’nin sonuçlarına göre AK Parti’den Mahir Ünal, Ahmet Özdemir, Celalettin Güvenç, İmran Kılıç, Mehmet Cihat Sezal ve Habibe Öçal Kahramanmaraş Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’ne girmeye hak kazanmıştı. Geçtiğimiz gün Adalet Sarayı’nda düzenlenen törenle mazbatalarını alan Mahir Ünal, Ahmet Özdemir, Celalettin Güvenç, İmran Kılıç, Mehmet Cihat Sezal ve Habibe Öçal, bugün ise TBMM’ye gelerek kayıtlarını yaptırdı. Grup halinde kayıtlarını yaptıran AK Parti Kahramanmaraş Milletvekilleri, TBMM’de dondurma şovu da yaparak, kayıt için gelen diğer milletvekillerine dondurma ve baklava ikramında bulundu. 27. Dönem AK Parti Kahramanmaraş Milletvekillerini aileleri de yalnız bırakmazken, AK Parti Kahramanmaraş İl Başkanı Ömer Oruç Bilal Debgici de eşlik etti. Milletvekillerinin rozetini ise aynı zamanda AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü de olan Mahir Ünal taktı. Kayıtların yapılmasının ardından  AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

“TBMM’YE BÜYÜK SORUMLULUK DÜŞÜYOR”

Çocuklara yönelik artan cinsel istismar olaylarıyla ilgili soru üzerine Ünal, toplum olarak herkesin çok büyük bir acı yaşadığını belirtti. Bu büyük sorunu çözmek için siyasete çok büyük sorumluluk düştüğünü vurgulayan Ünal, şöyle devam etti: “Bu, küresel ölçekte bir sorun. Avrupa'da her bir dakikada bir çocuk, Amerika'da her 40 saniyede bir çocuk kayboluyor ve maalesef bu kayıplar mülteci çocuklarla ilgili. Kayıpların en çok yaşandığı alan, mülteci çocuklar. Çocuklarımız bizim her şeyimiz. Özellikle çocuklara dönük istismarla ilgili TBMM'ye de önümüzdeki dönemde büyük bir sorumluluk düşüyor. Bizim de AK Parti olarak bu konudaki hassasiyetimiz biliniyor. İdam, hadımlaştırma, bütün bunlar cezai tedbirler olarak düşünülen, konuşulan, tartışılan önlemler ama onun öncesinde toplumda, ailede, eğitim kurumlarında alınması gereken yeni önlemler ve yapılması gereken yeni düzenlemeler var. Bunlar yeni dönemde bizim birinci önceliğimiz olacak.”

“MECLİS’İN İLK İŞLERİNDEN BİRİSİ OLACAKTIR”

Meclis seçimlerinin tamamlanmasının ardından Meclis’in ilk işi olarak bu düzenlemeyi yapacağına inandığını dile getiren Ünal, “Meclis takvimini Meclisin kendisini belirleyecek. Yemin töreninden sonra Meclis Başkanının seçilmesi süreci, sonrasında Divanın ve komisyon seçimleri var. Bu çalışmalar, Meclisteki ihtisas komisyonlarının oluşmasına da bağlı. Çünkü TBMM yasama görevini ihtisas komisyonları üzerinden gerçekleştiriyor. Bunlar oluştuktan sonra Meclis çalışmaya başlayacak. Meclis çalışmaya başladıktan sonra önündeki ilk işlerden bir tanesinin bu düzenleme olacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“TAVRIMIZI ORTAYA KOYDUK, HASSASİYETİMİZ DEVAM EDECEK”

Bu konularda yapılacak düzenlemelerle ilgili tavırlarını ortaya koyduklarını belirten Ünal, “Bizim, hem çocuk istismarı hem kadına dönük şiddet, taciz, hem hayvanlara dönük bu saldırılar hem de çevreyle ilgili yapılması gereken düzenlemelerin bir an önce Meclis gündemine gelmesiyle ilgili tavrımızı koyduk. Bundan sonra da bu konulardaki hassasiyetimiz sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.

“ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARINI DOĞRU BULMUYORUZ”

Yerel seçimlerin erkene alınması tartışmalarına da değinen Ünal, “Henüz bir seçim bitmiştir. Seçimin sonucunda seçmen, Türkiye'de oluşturulmak istenen belirsizlik, endişe, kaygı gibi konularda son derece açık bir tavır ortaya koymuş ve Türkiye'yi seçim atmosferinden çıkarıp güven ve istikrar atmosferine sokmuşken yeniden erken seçim tartışmalarını biz doğru bulmuyoruz. Türkiye şu anda önüne bakmaktadır. Birinci önceliğimiz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin, Cumhurbaşkanımızın yemin etmesiyle birlikte devreye girmesidir. Sonraki süreçte de Türkiye hızla yoluna devam edecektir. Birileri, Türkiye'yi yeniden erken seçim tartışmalarını olduğu atmosfere sokmak istiyor ve bizim bazı arkadaşlarımızın da açıklamaları sanki erken seçime destekmiş gibi sunuluyor. Bizim gündemimizde herhangi bir şekilde erken seçim bulunmamaktadır. Türkiye daha yeni bir erken seçimden çıktı” şeklinde konuştu.

“BASIN KURUMLARININ TEHDİT EDİLMESİNE AK PARTİ RIZA GÖSTERMEZ”

Bir gazetecinin, “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Alaattin Çakıcı’nın sınırsız ziyaretine olur veren Başsavcının, Ankara'ya savcı olarak atanmasının düzeltilmesiyle ilgili talebi var” sözleri üzerine, Ünal, Bahçeli'nin yaptığı açıklamaların, kendi siyasi düşünceleri olduğunu ve bunların ‘takdire ait olduğunu’ ifade ettiğini anımsattı. Ünal, sözlerine şu şekilde devam etti, “Özellikle basına dönük tehditlerin kabul edilemez olduğunu, bu ifadelerin Alaattin Çakıcı'ya ait olup olmadığının araştırılması gerektiği, bazı basın mensuplarına, basın kurumlarına dönük tehditlerin araştırılması gerektiğini, böyle bir şey varsa bu konuda yargının üzerine düşeceğini daha önce ifade ettim. Biz, ifade, basın özgürlüğü konusunda son derece hassas olduğumuzu her zaman ifade ediyoruz ama basın ve ifade özgürlüğünün de şiddete ve teröre, bir terör örgütünün desteklenmesine ve terör seviciliğine kapı açamayacağını da ifade ediyoruz. İfade ve basın özgürlüğü demokrasini güvenliğini tehdit edecek, kamu düzenini tehdit edecek, şiddeti teşvik edecek, terörü ve terör örgütlerini destekleyecek şekilde dünyanın hiçbir yerinde kullanılamaz. Biz buna izin vermeyiz. Ama öbür taraftan da basına ve ifade özgürlüğüne dönük birilerinin açıktan basın mensuplarını, basın kurumlarını tehdit etmesine, 16 yıldan beri Türkiye'de özgürlüklerin mücadelesini veren AK Parti hiçbir şekilde rıza göstermez. Çünkü 2001 yılında AK Parti'nin doğum sebebi yasakların kalkması ve özgürlüklerin artmasıydı.”

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz