Kızılay Kan Bağış Merkezi Müdürü Okan Erdoğan, Kahramanmaraş’ın kan bağışındaki gösterdiği sağduyuyu, yapılan çalışmaları ve Türkkök Projesi’ndeki son durumu Manşet Gazetesi’ne anlattı. Kentte vatandaşların Türk Kızılay’ını hiçbir zaman yalnız bırakmadığını ve her zaman büyük bir sorumlulukla sağduyu gösterdiğini ifade eden Erdoğan, şu anda hedeflenen sayıya doğru yüzde 110’luk bir başarı oranı ile gidildiğini kaydetti. Özel hastanelerde dâhil olmak üzere il genelindeki tüm hastanelerin ihtiyacını karşılayacak kadar kan stoklarının olduğuna vurgu yapan Erdoğan, Kahramanmaraş’ın kan bağışında Türkiye’de iyi bir sıralamada yer aldığını belirtti. 2017 yılı için 28 bin kan bağışının hedeflendiğini ancak yapılan kan bağışı oranının yüksek olmasından dolayı yıl sonunda 30 bin kan bağışçısı için çalışmalara ara vermeden devam edeceklerinin bilgisini veren Erdoğan, vatandaşları kan bağışı noktalarına davet etti. Türkkök projesinden de bahseden Erdoğan, startı 2015 yılında verilen projede ülke genelinde şu ana kadar 400 kişiye kemik iliği transferinin yapıldığının bilgisini verirken, bu projenin Kahramanmaraş’ta ise 3 kişiye umut olduğunun altını çizdi.

“VATANDAŞIMIZ TÜRK KIZILAYI’NA YARDIMLARINI ESİRGEMİYOR”
Türkiye’de özellikle de Kahramanmaraş’ta vatandaşların Türk Kızılayı’na ilgisini ve özverili yardımlarını esirgemediğini söyleyen Erdoğan, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: “Türkiye’de vatandaşlarımız Kızılay’dan hem ilgisini hem özverili yardımlarını esirgemiyor. Ama yurt dışında da insanların muhtaç olduğu birçok yerde Türk Kızılayı, Türkiye’yi ve Türk insanının merhametini büyük bir başarı ile sergiliyor. Bizim bu büyük çatının altında yaptığımız iş Kahramanmaraş’ın kan ihtiyacını karşılamak. Bu kapsamda görevimizi ifa etmeye çalışıyoruz. Kahramanmaraşlı hemşerilerimizin kan bağışına olan ilgisi çok yüksek. Biz bu ilgiyi her zaman canlı tutmaya çalışıyoruz. Özellikle Bahçelievler Caminin önünde iyi bir lokasyonda otobüsümüzü ve yine İl Özel İdaresi yanında yayalaştırma projesinin yapıldığı yerde konteynerimizi düzenli olarak açık tutmaya çalışıyoruz. Bu sayede de vatandaşımızın geliş gidiş güzergâhları üzerinde kan bağışı noktalarını bir fiil aktif tutuyoruz. Vatandaşımızın ilgisi yine buralara da çok yüksek. Kahramanmaraş’ta özel hastanelerde dâhil olmak üzere hepsinin kanını karşılayabiliyoruz ve bunu yüzde 99 oranında yapıyoruz. Bu da bizim için bir başarıdır.”

YÜZDE 110 BAŞARI ORANI
Kan bağışında yüzde 110’luk bir başarıyla yola devam edildiğini dile getiren Erdoğan, yıl sonunda hedeflenen sayıya ulaşmak istediklerini ifade etti. Erdoğan, “Hastanelerimize herhangi bir sıkıntı yaşamadan ihtiyaçlarını karşılayabilmek bizim esas amacımız. Burada ufak tefek eksiklikler yaşanabiliyor o da kırmızı kan dediğimiz Eritrosit değil, daha ziyade Trombosit kaynaklı oluyor. Ama genel anlamda Türkiye’de iyi bir sıralamadayız. Hastanelerimiz kapasite olarak artıyor, kan ihtiyaçları da buna bağlı olarak artıyor. Bu gereksinimi de biz Allah’a şükür her yıl belli bir yükselişte tamamlayarak, ihtiyacı karşılıyoruz. Bu yıl hedeflediğimiz kan bağışı 28 bin kan ünitesi. Hedeflediğimiz bu sayıyı da inşallah ulaşacağız. Şu anda yıl ortası itibariyle yüzde 110 gibi güzel bir oranla gidiyoruz. İlk 6 ayda 17 bin kan bağışı oldu. Bu hızla devam edersek, yıl sonuna kadar 30 bin kan bağışı alacağımızı tahmin ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“BELLİ DÖNEMLERDE KAN SIKINTISI YAŞAYABİLİYORUZ”
Özellikle Ramazan ayı olmak üzere çok soğuk kış ve çok sıcak yaz günlerinde kan stoklarında bir azalma olduğunu ve bundan dolayı bir kan sıkıntısı yaşadıklarına dikkat çeken Erdoğan, bu konuda vatandaşların özverisi ile ferasetine güvendiklerini belirtti. Erdoğan, “Belli dönemlerde kan sıkıntısı yaşayabiliyoruz. Kanın belli bir raf ömrü var. Belli bir süre saklanabiliyor ve belli bir süre kullanılmadan depolarımızda tutabiliyoruz. Bu süre kırmızı kan için 42 gün, Trombosit dediğimiz pıhtılaşma hücreleri için 5 gün, kan plazması kısmı için ise ısı şartlarına göre değişkenlik gösterip, 2 ila 3 yıldır. Biz özellikle kan bağışının devamlı ve nitelikli olarak bir bağış haline gelmesini istiyoruz. Yıl da bir kere kan bağışı yapıldığı zaman veya yılda belli dönemlerde kan bağışları yoğunlaştığı zaman o dönemlerde daha fazla kan stoku oluyor ama diğer dönemlerde kan bağışı çok fazla düştüğü için sıkıntı yaşıyoruz. Kan bağışının düştüğü dönemler özellikle Ramazan ayı, çok soğuk kış günleri ve çok sıcak yaz günleridir. Bundan dolayı vatandaşımızın özverisine, ferasetine biz güveniyoruz. Genel Başkanımızın Ocak ayında, “Kan stoklarımız azalıyor” çağrısı yapması üzerine kan bağışında çok büyük bir patlama yaşadık. Vatandaşımız bu tip bir çağrıya hemen duyarlılıkla karşılık verebiliyor” şeklinde konuştu.

AMAÇ KRİTİK KAN SEVİYESİNİN ALTINA DÜŞMEMEK
Kızılay olarak amaçlarının kritik kan seviyesinin altına düşmemek olduğunu anlatan Erdoğan, şöyle konuştu: “Ülke anlamında, ulusal kan bankacılığı anlamında belli bir kritik stok seviyemiz var. Herhangi bir afet veya acil durum oluştuğu zaman ve dolayısıyla kan ihtiyacı oluştuğu zaman afetin olduğu yerde kan alamazsınız. Çünkü depremin olduğu yerde kan almak mantıksızdır. Bu zaten afet yönetimiyle de ters düşer. Bu yüzden biz afet bölgesi oluştuğu zaman veya toplumsal bir sıkıntı yaşandığı zaman kan ihtiyacı ortaya çıktığı zaman o kanı tüm Türkiye içinde stoklanmış kanlardan temin ederek, nakil vasıtasıyla oraya ulaştırıyoruz. Bunun planları, projeleri, taslakları tamamen oluşturulmuş durumda.”

TÜRKKÖK PROJESİ’NDE SON DURUM
Türkkök projesindeki son durum hakkında bilgi veren Erdoğan, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Türkkök Projesi Sağlık Bakanlığı ile Kızılay’ın ortak oluşturduğu ayrı bir yapılanma. Burada ki amaç ulusal bir kök hücre bankası oluşturmak.  Bizim vatandaşlarımızdan aldığımız şey aslında bir tüp numunedir. Biz bu numune ile vatandaşımızın eşleşmesinin olup, olmayacağını herhangi bir hastayla eşleşip, eşleşmeyeceğini araştırmak üzere bilgileri saklayıp, depoluyoruz. Türkkök Projesi kapsamında Sağlık Bakanlığı’na başvuran kişinin bilgilerini alıp, Kızılay bünyesindeki bilgilerle kıyas edilerek, eşleşme sağlanırsa kişiye kök hücre bağışçısı olmak adına ulaşıyoruz. Gerekli izinler alınıyor. Daha sonra süreç planlandıktan sonra belli bir gözetimin ardından bağışçı olacak kişinin kemik iliği kan yoluyla damardan alınarak, toplanıyor. Bu süre içerisinde bizim esas amaçladığımız özellikle ilik nakliyle hayatı kurtarılabilecek bazı hastalıklarda kemik iliği sayesinde hayat kurtarabiliyoruz. Bu sayede kemik iliği transferi yaptığımız toplam 400 kişi var. 250 bin numune vermiş ve aday olan kişimiz var. Bu rakamı da yıl sonunda 300 bine çıkartmayı hedefliyoruz. Toplamda da bin 200 eşleşme var. Şu anda bu proje Türkiye’nin ulusal anlamda başlattığı bir yardımlaşma projesi gibi düşünebiliriz. Bizim vatandaşımızdan ricamız merkezimize veya otobüsümüze başvurmasıdır.”

Haber: Emre Akkış

Editör: Mahmut Beyaz