TBMM İçişleri Komisyon Başkanı Celalettin Güvenç, TV Net televizyonunun canlı yayınında Cüneyt Özdemir’in sorularını yanıtladı. Konuşmasında 104 Emekli generalin imzasıyla yayınlanan ‘Montrö Bildirisi’ne CHP’nin verdiği tepkiyi eleştiren Güvenç, “Cumhuriyet Halk Partisi net bir şekilde bu tür girişimlere tepki koyabilse, kararlı bir duruş gösterse, emin olun 1960 darbesinden bu tarafa bu ülkenin başına musallat olan, maalesef yaşam zorunda kaldığımız darbelerin hiç birisi olmazdı” ifadelerini kullandı. CHP’nin bu olayda da şaşırtmadığını ifade eden Güvenç, çok açık Türkiye’deki darbelerin arkasında, CHP zihniyeti vardır. Bir kez daha kimliklerini yaklaşımlarını hiçbir şeyin onlar adına değişmediğini ortaya koydular. Benim şahsi yorumum şudur; Emekli generallerin bir cumartesi gecesi saat 01.30 sıralarında yaptığı bu açıklamadan daha vahim olan ülkenin Ana Muhalefet Partisi’nin takındığı tutumdur. Eğer bu ülkede Cumhuriyet Halk Partisi net bir şekilde bu tür girişimlere, tepki koyabilse, kararlı bir duruş gösterse emin olun 1960 darbesinden bu tarafa bu ülkenin başına musallat olan maalesef yaşam zorunda kaldığımız darbelerin hiç birisi olmazdı” şeklinde konuştu.

“BUNLARI MİLLETİMİZ NOT EDİYOR”

Güvenç, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Görüyorum ki CHP bundan ders almamış. Bundan önceki yaptıkları darbe desteklerinden ülkenin kaybettiğini hatta CHP’nin de kaybettiğini görememişler burada da yine tutarsız izaha muhtaç bir takım açıklamalar yapıyorlar. Maalesef zillet ittifakı dediğimiz Millet İttifakı’ndaki bu üç partinin tutumları gerçekten üzücüdür. Gerçekten kaygı vericidir, demokrasi adına utanç vesilesidir. Ortakları HDP’den hiç açıklama görmüyoruz. Akşener ‘Zevzek’ gibi bir tabir kullanarak hem girişimi hafifletmeye, sulandırmaya çalıştı, aynı zamanda da imza atanları hafifleştirdi, sığlaştırdı. Kılıçdaroğlu da aynen 15 Temmuz’da tankların arasından gidip bir belediye başkanının evinde seyrettiği gibi aynı tutuma benzer bir tutum sergiliyor. Bunları Milletimiz not ediyor.”

“CHP, SUNİ GÜNDEMLER OLUŞTURMAYI SEVİYOR”

Güvenlik Soruşturması Kanun Teklifi konusunda yaşanan tartışmalara ilişkin de açıklamalarda bulunan Celalettin Güvenç, “CHP, suni gündemler oluşturmayı seviyor. CHP’nin muhalefet anlayışı bütün tür sanal tartışmalara çok müsait. Fındık kabuğunda fırtına kopartmaya uğraşıyorlar ondan bu tartışmalar oluşuyor. İşin aslı şu; her devletin kamuya istihdamda belirlenen kriterleri tespit etme yetkisi var. Bütün devletlerde bu böyle. Bunun temel ilkesi objektifliktir, liyakattir, sınavdır, buna itiraz yok ancak, yine her devlet özellikle üst düzey görevlerde güvenlik soruşturması yapıyor atayacağı insanın terör örgütleriyle İltisaklı olup olmadığını araştırıyor. Türkiye’de de bu bugün değil, öteden beri uygulanan yapılan bir şey. Anayasa Mahkemesi 4 bin 45 sayılı yasayı iptal ederken de diyor ki; güvenlik soruşturmak gereklidir, devletin hakkıdır diyor. Şimdi Anayasa Mahkemesi’nin 4 bin 45 sayılı yasayı iptal etmesinden dolayı bir boşluk var. Bu boşluğu doldurmak üzere bu yasa gündeme geldi. Üzerinde uzun süredir çalışıyor. Vatandaşlarımızın bilmesi gereken bir başka şey;  4 bin 45 sayılı yasa 1994 tarihli. 1994’ten önce de kanun bile olmadan genelgelerle, yönetmeliklerle güvenlik soruşturmaları yapılmış bu ülkede. 4 bin 45 ile yasal zemine oturtulmaya çalışıldı. Ve bugün biz de Anayasa Mahkemesinin iptalinden sonra orada belirtilen hükümleri de karşılayan daha objektif daha kapsamlı daha ilkeleri, usulleri belirlenmiş bir yasayı getiriyoruz. Bir ihtiyaçtır, bir zorunluluktur.

“CHP HER KONUDA SANAL KAVGA ÇIKARIYOR”

Cumhuriyet Halk Partisi her konuda sanal kavga çıkarıyor. Bu Meclis’e getirilen her yasada gözü kapalı Anayasaya aykırılık iddiasında bulunuyor. Bu Meclis’e getirilen her yasada olmayan, akla ziyan yorumlar yaparak bu tür kaoslar ortaya getiriyor. Bu yasa ile Güvenlik Soruşturması ve arşiv araştırması sağlam zemine oturtuluyor. 1: daha önce güvenlik soruşturmasını zabıta, emniyet jandarma, kimlik tam tayin edilmemiş, yasayla belirlenmemiş makamlar tarafından yapılırken biz bu yasayla 3 tane makamı yetkili kılıyoruz. Mahalli Mülki Amir yani Vali ve Kaymakam, Emniyet ve Milli İstihbarat Teşkilatı sadece güvenlik soruşturması yapabilir diyoruz.  2: güvenlik soruşturması Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde belirtilen üst düzey görevliler için yapılabilir diyoruz. Bir başka arşiv araştırması yapılır kamu istihdamında ancak arşiv araştırması sadece Adli Kayıtlara bağlı olarak yapılır diyoruz artı güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması bilgileri her şart altında 2 yıl içerisinde silinir diyoruz. Bir başka önemli yenilik getirdiğimiz her yerde ifade ediyoruz. Daha önce bu konuda araştırma yapan yetkililer yani zabıta kendisi karar veriyordu. Bu yasa ile zabıtanın karar verme yetkisi yok zabıta olgusal verileri toplayıp, her kurumda belirlediğimiz değerlendirme komisyonlarına bilgileri arz edecekler. Değerlendirme komisyonları kişilerle ilgili karar verecek. Zabıta vermeyecek. Eğer zabıtanın raporu gerçek aykırı ise tatmin edici değil ise o yetkili kurum bunu iade edecek. Yeniden araştırma yaptıracak. Bunlar çok önemli yeniliktir ve bir ihtiyaçtır.”

Haber: Abdulsamet İspir

Editör: Mahmut Beyaz