Çarşı ve mahalle bekçilerine, halka yardım, vatandaşlardan kimlik sorabilme görevi ile adli görevler verilmesi gibi düzenlemeleri de içeren Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanun Teklifi TBMM İçişleri Komisyonu’nda görüşüldü. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay TBMM'deki kanun teklifi görüşmeleri öncesinde bekçiler hakkında skandal ifadelere imza attı. CHP'li Altay, vatandaşların polislerden ve bekçilerden korkmaya başladığını iddia etti. Altay, TBMM'deki kanun teklifi görüşmeleri öncesi eli kanlı teröristlerle bekçileri aynı kefeye koydu. Altay, "Eskiden güvenlik kaygısını insanlar, eşkiyadan, teröristten, hırsızdan, arsızdan duyardı. Şimdi, tümünü tenzih ederim polis teşkilatımızın ve bekçilerimizin, polisten ve bekçiden kaynaklı şiddet görüntüleri ile Türkiye sarsılıyor" diyerek skandal ifadeler kullandı. Altay’ın bu cümleleri sonrası İçişleri Komisyon Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç, özel bir televizyon kanalında canlı yayına katılarak CHP’li Altay’ın söylemlerinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Güvenç, Bütün kamu görevlilerinde olduğu gibi bekçilerin içerisinde de elbette görevini kötüye kullanan, kanun dışı hareket yapanların olabileceğine değinerek, “Türkiye hukuk devletidir, çarşı ve mahalle bekçisine çok önemli bir çerçeve yasa çıkartıyoruz. Görev ve yetkilerini belirliyoruz. Buna aykırı hareket ederlerse, bir sıralı amirleri gerekli denetimleri yapacaktır. İki Türkiye hukuk devletidir. Mağdur olacağını düşündüğü insanların talebi üzerine veya doğrudan Cumhuriyet Savcıları bekçiler hakkında yasal işlemler yapacaktır” dedi.

“EMNİYET VE ASAYİŞ HİZMETLERİNİN BUNA İHTİYACI OLDUĞU SONUCUNA VARILDI”

Celalettin Güvenç, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Bekçilik yeni ihdas edilmiş bir kurum değil, yeni ihdas edilmiş bir meslek değil. 1914 yılında çarşı ve mahalle bekçileri müstakil halde göreve başlatılmış haklarında Kanunu Muhakkak çıkarılmıştır. 1996 yılına kadar mahallenin bekçi abisi, bekçi kardeşi olarak görev yapmışlardır ve o dönemki kendine göre misyonu vardı, sosyolojik bir yapıda karşılığı vardı ama bugün gelinen noktada yapılan değerlendirmelerde bilimsel bilgilerin ışığında mahallelerde, çarşılarda münhasırhan geceleri görev yapacak sürekli aynı bölgede çalışacak, aynı bölgenin halkını, insanını sokağını semtini tanıyacak çarşı ve mahalle bekçilerine ihtiyaç oldu. Bunların güçlendirilmesinin gerekli olduğu sonucuna varıldı. Emniyet ve asayiş hizmetlerinin buna ihtiyacı olduğu sonucuna varıldı.

“ÇOK ÖNEMLİ KATKILAR SAĞLADIĞI ORTAYA ÇIKTI”

Geçmiş dönemde yaptığımız uygulamalar sonucunda 2018’den bu güne kadar gerçekten çarşı ve mahalle bekçilerinin emniyet ve asayiş hizmetlerine çok önemli katkılar sağladığı ortaya çıktı. Çarşı ve mahalle bekçilerinden rahatsız olanlar polisten rahatsız olanlardır. Çarşı ve mahalle bekçilerinden rahatsız olanlar terör ve şiddete karşı gerekli tepkiyi koyamayanlardır. Yoksa halkımızın huzuru, refahı ve gece güvenliğinin sağlanmasında çok olumlu sonuçlar almış bulunuyoruz ve bu günde bu çıkarttığımız yasa ile çarşı ve mahalle bekçilerinin hem görev alanını çerçevesini çiziyoruz, hem tanımlarını yapıyoruz, hem mesleğe alınma şartlarını belirliyoruz ve böylece bu kadar önemli görev yapan emniyetteki bir grubun adını koymuş oluyoruz. Çok yerinde bir çalışma.

“YAPTIKLARI İCRAATLAR ELİMİZDE”

Rakamlarla konuşursak ne yaptığımız daha iyi anlaşılır diye düşünüyorum. 2018 Eylül ayından 31 Mayıs 2020 tarihine kadar şu anda 28 bini aşmış çarşı ve mahalle bekçimiz var. Yaptıkları icraatlar elimizde. Bu dönemde 130 bin 680 şahıs hakkında adli işlem yapmışlar. Yani akşam güneş karardıktan sonra görev bölgelerine çıkan emniyet teşkilatımıza ve jandarma teşkilatımıza yardımcı olmak üzere görevlendirilen kanunumuzda o çok açık bir şekilde yazılmıştır. Gece kendi mahallesinde, kendi sokağında, kendi caddesinde göreve çıkan bekçilerimiz 130 bin 680 kişi hakkında işlem yapmış 4 bin 862 hırsızlık olayına doğrudan müdahale etmiştir. Bu sürede bin 219 kayıp çocuk bulunmuş 3 bin 956 kayıp şahıs 18 yaş üstü bulunmuştur, aileleri tarafından ne olduğu merak edilen insanlar. 75 bin 753 aranan şahıs hakkında işlem yapılmıştır. Bekçilerin bizzat müdahil olduğu olayları sayıyorum. 276 bin 832 gram çeşitli uyuşturucu madde ve 82 bin 918 uyuşturucu hap bekçilerimiz tarafından elde edilmiştir. Yine bu dönemde Eylül 2018’den 31 Mayıs 2020 arasındaki tarihi kastederek söylüyorum. 22 adet uzun namlulu silah 2 bin 598 adet tabanca bin 1 av tüfeği 7 adet el yapımı patlayıcı 6 adet el bombası bekçilerimiz tarafından yakalanmıştır.

“BUNU DA BİZ MİLLETİN TAKDİRİNE SUNUYORUZ”

Şimdi bu bekçilerimize bir yasa çıkarıyoruz. Dün ve bugün çalışıyoruz, yarın çalışacağız. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki bekçiler hukuk devletinde kanunda kendilerine çizilen sınırlar dahilinde kanundan aldıkları yetkileri kullanacaklar ve emniyet, asayiş işlerinin daha ileriye gitmesi için katkı sağlayacaklardır. Evet, aslında sözlerimin başında kısmen bahsettim muhalefet öyle bir anlayışa sahip ki iktidar memleketin hayrına ne kadar güzel ne kadar iyi iş yaparsa yapsın biz eleştiririz diyorlar, biz muhalefet ederiz diyorlar. İşin aslında ben muhalefeti de anlayışla karşılıyorum ama seviyeyi düşürüyorlar üslupta tarzı çok yakışmayacak hale getiriliyor. Bunu da biz milletin takdirine sunuyoruz.

“SONUÇTA ÇARŞI VE MAHALLE BEKÇİSİ DE İNSANDIR”

Burada en çok halkımızın kafasını karıştırmaya çalıştıkları şey şudur. O da bekçi kötü muamele yaparsa, kendisine çizilen sınırların dışına çıkarsa, gece bu konuda vatandaşı rahatsız edecek uygulamalara girerse. Şunu bir kere hepimizin kabul etmesi gerekiyor. Bütün kamu görevlilerinde olduğu gibi bekçilerin içerisinde de elbette görevini kötüye kullanan, kanun dışı hareket yapanlar çıkabilir. Polisten çıkabildiği gibi jandarmadan çıkabildiği gibi bir başka hakimden, idareciden çıkabildiği gibi. Sonuçta çarşı ve mahalle bekçisi de insandır, elbette görev yaparken yanlış işler yapabilir. Ama Türkiye hukuk devletidir, çarşı ve mahalle bekçisine çok önemli bir çerçeve yasa çıkartıyoruz. Görev ve yetkilerini belirliyoruz. Buna aykırı hareket ederlerse, bir sıralı amirleri gerekli denetimleri yapacaktır iki Türkiye hukuk devletidir. Mağdur olacağını düşündüğü insanların talebi üzerine veya doğrudan Cumhuriyet Savcıları bekçiler hakkında yasal işlemler yapacaktır.

“EMNİYET TEŞKİLATIMIZDA ÇOK OTURMUŞ BİR GELENEK VAR”

Bugün emniyet teşkilatımızda çok oturmuş bir gelenek var çok ciddi disiplin mevzuatı var. Çarşı ve mahalle bekçilerimizde bu geleneğe, bu disiplin mevzuatına, bu hukuka uyacaklar. Ola ki eğer birtakım sıkıntılı yanlış işler olursa bunlar zaman içerisinde disiplin cezasına, adli soruşturma olarak konu edilip ayıklanacaklardır. Birtakım varsayımlarla bunlar suç işleyebilir diye eğer ki siz polisi, jandarmayı, bekçiyi bu kadar yıpratırsanız bu işleri yapacak insan bulamazsınız. Çok konuştukları durdurma ve kimlik sormayla ilgili kanunumuzun 7. maddesi çok açıktır. Kanunda sayılan haller olmadığı müddetçe ve gece görevi sırasında bulunmadığı müddetçe bu tür işlemleri çarşı mahalle bekçisi yapamayacaktır. Eğer kanunun 3. fıkrasında çok açık bir şekilde kimliği belirlenemezse, kimliği vermek istemezse kendisi işlem yapmayacak en yakın polis birimine haber vererek onların gelmesini sağlayacaktır.

“YİNE HALKIMIZIN KAFASINI KARIŞTIRMAYA ÇALIŞIYORLAR”

Ve yine halkımızın kafasını karıştırmaya çalışıyorlar. Düşünüldüğü gibi ilkokul mezunu yetersiz insanların çarşı ve mahalle bekçisi olması söz konusu değildir. Çarşı ve mahalle bekçilerimizin önemli bir kısmı üniversite mezunudur, önemli bir kısmı lise mezunudur. Şu anda çarşı ve mahalle bekçilerimizin yüzde 19.4’ü yani 5 bin 480 kişisi üniversite mezunudur. Yüzde 17’si 4 bin 845 kişi yüksekokul mezunudur. Yüzde 59.8, yüzde 60 gibi bir kesimi 16 bin 911 kişisi lise mezunudur ve yeni dönemde bunların hizmetteki eğitimine mutlaka genel müdürlüğümüz ve bakanlığımız çok ağırlık verecek ve bugünde muhalefetle görüşüyoruz. İnşallah bir madde iddiasıyla bunların mesleğe alınırken de 3+2 5 aylık gibi en az 3 ay bir eğitime tabi tutulmasını sağlayacağız.

“BEKÇİMİZE HAKSIZLIK YAPMAYA HİÇ KİMSENİN HAKKI YOKTUR”

Ben diyorum ki bu yapılan eleştiriler iktidarı eleştirelim derken Türkiye’nin köklü kurumlarına yapılan emniyet ve asayişimizi sağlayan fedakar, cefakar güvenlik görevlilerimize yapılan eleştiriye dönmüştür. Hiç kimsenin hakkı yoktur. Mesai kavramı tanımadan bu ülkeye, bu ülkenin insanına hizmet eden, suç ve suçluyla mücadele eden güvenlik görevlilerimize, polisimize, çarşı ve mahalle bekçimize haksızlık yapmaya hiç kimsenin hakkı yoktur diyorum. Türkiye hukuk devletidir personelimiz üzerinde işlemektedir ve aynı şekilde devam edeceğiz.”

(Haber: Abdulsamet İspir-Ege Özdemir)

Editör: Mahmut Beyaz