Dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın başlatmış olduğu ‘Sağlıkta Dönüşüm Projesi’ kapsamında kronik hastalığı bulunan, felçli, tedavisi uzun süren, günlük zaruri ihtiyaçlarını bağımsız olarak karşılayamayan ve başkalarının yardımı ile bakımına sürekli muhtaç olan insanların barınabileceği ve gerekli bakım hizmetleri alabileceği bakım ve rehabilitasyon merkezleri için açılan Evde Hasta Bakımı Bölümü’nden mezun olan öğrenciler, “Görev Tanımındaki Tıbbi Müdahale Yetkisi” yetersizliğinden dolayı özel sektör dahil hiç bir yerde istihdam edilmiyor. Son günlerde özellikle de sosyal medyada organize olan bölüm mağdurları atama beklediklerini her fırsatta dile getiriyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Evde Sağlık ve Bakım Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kol, “Cumhurbaşkanımızın açıkladığı Sağlık Bakanlığı tarafından uygulanacak olan 100 günlük çalışma planı içerisinde Evde Sağlık Hizmetinin %20 artırılarak ihtiyaç sahibi herkese ulaştırılması öngörülmektedir. Bu öngörünün gerçekleşebilmesi için Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacak olan ilk alımda minimum 500 Evde Hasta Bakım Teknikeri ataması yapılmalıdır. Bu vesile ile bir nebze olsun mezun sayısındaki yığılmanın da önüne geçilebilir” dedi.

“SAĞLIK MESLEĞİ OLARAK GÖRÜLMÜYOR”

Evde Hasta Bakım Teknikerleri’nin sağlık meslekleri arasında sayılmayıp diğer meslekler arasına dahil edildiğine dikkat çeken Kol, “Eski Sağlık Bakanımız Recep Akdağ’ın Sağlıkta Dönüşüm Projesiyle başlatmış olduğu Evde Sağlık Hizmetinin profesyonel bir şekilde verilebilmesi için ilk olarak 2011 yılında İnönü Üniversitesinde Evde Hasta Bakım Programı açıldı. Günümüzde ise 14 Devlet Üniversitesi, 2 Vakıf Üniversitesinde Evde Hasta Bakım Programından mezun verilmektedir. Programın açıldığı ilk yıllardan günümüze kadar Evde Sağlık Birimlerinde profesyonel hizmet verebilmek için yetiştirilmiş yaklaşık olarak 7000 Evde Hasta Bakım Teknikeri mezun olmuş durumdadır. Yüksek Öğrenim Kurulu tarafından Sağlık Teknikeri unvanı ile mezun olan Evde Hasta Bakım Teknikerleri, Sağlık Bakanlığı tarafından çıkarılıp 22 Mayıs 2014 tarihinde  Resmi Gazetede yayımlanan yönetmeliğe göre Sağlık Meslekleri arasında sayılmayıp Diğer Meslekler arasına dahil edilmiştir. Aynı yönetmelikte mesleklerin tanımları da belirlenmiş olup Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının Yaşlı Hizmetleri alanında çalıştırılmak üzere yetiştirilmiş olan Yaşlı Bakım Programının ders içerikleri dikkate alınarak birbirinden farklı iki bölüm bir meslek tanımına tabii tutulmuştur. Bu durum Evde Sağlık Hizmetini profesyonel bir şekilde sunmak için yetiştirilmiş olan biz Evde Hasta Bakım Teknikerlerini mağdur etmiştir” dedi.

“BİR NEBZE OLSUN YIĞILMANIN ÖNÜNE GEÇİLİR”

Meslek tanımı yetersizliği sebebiyle binlerce Evde Hasta Bakım Teknikerinin Evde Sağlık Birimlerine atamalarının yapılmadığını, bölüm mağdurlarının özel sektörde dahi kendilerine iş imkanı bulamadığını anlatan Kol, “Bu Mağduriyetlerin giderilebilmesi için 1219 no’lu kanunda düzenlemelerin yapılarak Evde Hasta Bakım Teknikerlerinin Sağlık Meslekleri arasına alınması daha sonrasında program dahilinde verilmiş olan ders içerikleri göz önünde bulundurularak sadece Evde Hasta Bakım Teknikerlerini kapsayan bir meslek tanımının hazırlanması gerekmektedir. Evde Hasta Bakım Teknikerlerinin mağduriyetleri sadece bunlarla sınırlı kalmamıştır. 27 Şubat 2015’te çıkarılan Evde Sağlık Hizmet Sunumuna dair yönetmeliğe göre Evde Sağlık Birimlerinde görev yapmakta olan her ekipte en az bir tane Evde Hasta Bakım Teknikeri yer almalıdır ibaresi bulunmasına ve Evde Sağlık Birimlerinde personel ihtiyacı olmasına rağmen bu yönetmelik göz ardı edilerek Evde Sağlık Birimlerine Evde Hasta Bakım Teknikerlerinin atamaları yapılmamaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı Sağlık Bakanlığı tarafından uygulanacak olan 100 günlük çalışma planı içerisinde Evde Sağlık Hizmetinin %20 artırılarak ihtiyaç sahibi herkese ulaştırılması öngörülmektedir. Bu öngörünün gerçekleşebilmesi için Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacak olan ilk alımda minimum 500 Evde Hasta Bakım Teknikeri ataması yapılmalıdır. Bu vesile ile bir nebze olsun mezun sayısındaki yığılmanın da önüne geçilebilir” ifadelerini kullandı.

(Haber: Abdullah Hançer-Selma Erdemgür)

Editör: Mahmut Beyaz