İnşa aşamasında başta bölgedeki terör unsurları olmak üzere çeşitli siyasiler ve STK’larca engellenmeye çalışılan Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali, hükümetin kararlı duruşuyla Türkiye’ye kazandırıldı. 18 milyar liralık yatırımla hayata geçirilen Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali’nde düğmeye basıldı. 6 türbinden oluşan dev barajın ilk türbininin açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapıldı. Açılışta konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kendi ülkesini yabancılara şikayet edenlere, kendi halkına silah çekenlere, kendi insanının kanını dökenlere verdiğimiz en güzel cevap işte, bu muhteşem eserdir. Ilısu Barajı'ndan esecek barış, kardeşlik, refah ve huzur rüzgarı inanıyorum ki asırlar boyunca bu topraklarda dalga dalga kendini hissettirecektir” ifadelerini kullanarak baraj ve santralin yapılmasını engellemek isteyenlere mesaj verdi. Barajın yapımı aşamalarında Şanlıurfa Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapan TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç, dev yatırımı kimlerin engellemek istediğini A Haber canlı yayınında anlattı.

ALLAH BİR DAHA BİZE İSTİKLAL MARŞI YAZDIRMAYI NASİP ETMESİN”

Sözlerine vatandaşların 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı ile Kadir Gecesi’ni tebrik ederek başlayan TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç, “19 Mayıs, kurtuluş hareketimizin başlangıcı. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Kurtuluş Savaşı’na katılan bütün büyüklerimizi rahmetle, minnetle anıyorum. Kurtuluş Savaşı bu toprakların asla köleleştirilemeyeceğinin son ifadesidir, tarihe yazılan destandır. Ben de Akif gibi, ‘Allah bir daha bize İstiklal Savaşı yaşamayı ve İstiklal Marşı yazdırmayı nasip etmesin’ diyerek bu topraklar için canını veren tüm şehitlerimizi minnet, rahmet ve şükranla anıyorum. Bu toprakların bize kolay kalmadığını bir kere gençlerimize hatırlatmayı kendime görev biliyorum. Çok güzel bir gün, aynı zamanda Ramazan ayının sonuna geliyoruz, Kadir Gecesi. Bin aydan daha hayırlı olduğu ifade edilen, duaların kabul olduğu af ve mağfiret gecesi. Gecemizin de bereketli olmasını, tüm İslam alemine bereket getirmesini, dünya ya da barış getirmesini, kinin ve nefretin yok olmasına vesile olmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum” dedi.

FEDAKARCA UYUMADAN MÜCADELE EDENLERE SELAM OLSUN”

Yeni tip koronavirüs salgınının bertaraf edilmesi noktasında başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere yetkililere teşekkür eden Güvenç, “Koronavirüsü dolayısıyla bu ülkenin bir insanı olarak gösterilen üstün performans, dirayet, sabır ve mücadele dolayısıyla başta Cumhurbaşkanımıza, Sağlık Bakanımıza ve tüm sağlık çalışanlarımıza minnetlerimi ve şükranlarımı sunuyorum. Fedakarca uyumadan mücadele edenlere selam olsun, alınan kararlara uyan, destek veren, dayanışma ruhu gösteren ve böyle uluslararası olarak 200-300 yılda bir insanlığın başına gelen belada nasıl bir mücadele yürüttüğümüzün, nasıl bir dayanışma gösterdiğimizin ve bunun da bizim adımıza, ülkemiz adına, devletimiz adına nasıl bir artı puan olduğunu belirtmek isterim” şeklinde konuştu.

ÖRGÜT VE YANDAŞLARI ILISU BARAJI’NA ÇOK DİRENDİ”

PKK terör örgütü ve yandaşlarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ilk türbininin açılışının yapıldığı Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali’ne direndiğini belirten Güvenç, “Ilısu Barajı’na çok direndi örgüt ve yandaşları. Neden direndi? Onun da sebebi şu; Türkiye’nin 50-60-70 yıllık en temel sorunu dış ticaret açığı. Yani dış ticaretimiz açık veriyor, bunun da en önemli sebebi enerjide dışa bağımlılığımızdır. Türkiye, 60-70 milyar dolarları bulan miktarda her yıl enerji ithal ediyor. Doğalgaz, petrol, elektrik vesayre. Hamd ediyorum Allah’a, bugünleri gördük. 2002’den beri Cumhurbaşkanımızın başkanlığında yürütülen mücadeleyle enerjide dışa bağımlılığımızı her geçen gün azaltıyoruz, minimize ediyoruz. Yenilenebilir enerji, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi, hidroelektrik ve sularımızdan büyük projelerle elde ettiğimiz enerji. Bunlar dünyayı rahatsız ediyor. Bu rahatsız olan güçlerin içimizdeki uzantıları da çok değişik gerekçelerle, bir kısmı bilerek, bir kısmı gafletle bu projelerimize öteden beri karşı çıkıyor. Ben Şanlıurfa Valisiydim proje devam ederken, sonrasında Şanlıurfa Belediye Başkanıydım. Ilısu Barajı ile ilgil valilerin, jandarmamızın, polisin ne kadar yorulduğunu, o şantiyeleri korumak için ne kadar büyük çabalar harcadığını, hatta bazı günler saldırıları yoğunlaştırmaları neticesinde operasyonlar bizzat Cumhurbaşkanımız tarafından takip edildi. İşte sebebi bugün ortaya çıkıyor. Yıllık 2,5 milyar TL’ye yakın bir dış ticaret açığını azaltacak. Yani bu ülkenin insanlarının çalışıp çabalayıp ürettiğini dışarıya enerji diye ödemeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

YILLIK 2,5 MİLYAR TL DAHA BAĞIMSIZLAŞTI BU ÜLKE”

Ilısu Barajı’nın ekonomiye katacağı katkı ile Türkiye’nin daha bağımsız hale geleceğine vurgu yapan Güvenç, barajla birlikte bölgedeki münbit toprakların suya kavuşacağını belirterek, sözlerine şu şekilde devam etti; “Bağımsız Türkiye diye çocukları ve gençleri bağırtıyorlar değil mi? Gençlere diyorum ki, yıllık 2,5 milyar TL daha bağımsızlaştı bu ülke. Dışa bağımlılığı gitti, kendi ayaklarımız üzerinde durur hale geldik. O para artık dışarıya petrol ve doğalgaz için gitmeyecek, içeride halkımızın refahı için, yatırım için, istihdam için, bölgelerin kalkınması için ve çocuklarımızın daha iyi eğitim almaları, halkımızın daha rahat yaşaması için harcanacak çok önemli bir kaynak. Ilısu Barajı, Cizre Barajı ile entegre bir projedir. Cizre Barajı projesi de ihale edilmiştir, orada da elektriğin yanında 660 bin dekar Cizre, İdlip, Mardin ve Şırnak’lının arazisi sulanacaktır. Bölgeyi bilenler bilir, çorak toplarımız yarın Harran Ovası gibi olacak. Nasıl dün Suruç Ovası’nı sulamayı başardıysak, nasıl dün Şanlıurfa tünellerinden Atatürk Barajı’ndan Mardin’e kadar su götürdüysek, Cizre Barajı ile de Mardin-Şırnak arasındaki havzamız sulanacak, o münbit topraklarda insanlarımız istihdam edilecek. Halk, yokluğu, fukaralığı yenecek. Başta bölge halkımıza hayırlı olsun diyorum, ülkeme hayırlı olsun. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, ‘İnşallah bu yıl içerisinde çok daha yeni projeleri de devreye alalım’ diye bu güzel gecede dua ediyorum.”

ANA MUHALEFETİN ÖRGÜT UZANTISININ DİLİYLE KONUŞMASI KABUL EDİLEMEZ”

Türkiye’nin projeleri söz konusu olduğunda CHP ile HDP’nin birbirine yaklaşımını da değerlendiren Güvenç, “Dünyanın hiçbir demokrasisinde legal siyaset yaptığını söyleyenlerin terör örgütleriyle organik bağı olamaz. Olursa buna hukuk, devlet izin vermez. Şimdi bizim ülkemizde çok net bir şekilde HDP, PKK’nın kontrolünde ve legal uzantısı. Bunu söylediğiniz zaman kızıyorlar, bağırıyorlar ama çıkıp da, ‘biz partiyiz, şu kadar oy aldık, meclisteyiz, silaha inanmıyoruz, terör örgütünü reddediyoruz, ey PKK silahı bırak, artık bu ülkede siyaset konuşulsun, demokrasi konuşulsun’ diyemiyorlar. Benim size çağrım şu; hiç teorilerle uğraşmaya gerek yok. Bir terör örgütü var mı bu ülkede, bunun Kandil’de mağaralarda sözde komutanları var mı? Bütün mücadelemize rağmen 40 yıllık süreçte biz bunlarla mücadele ediyoruz, her yıl 5 bin tane çocuğumuzu dağa götürüyorlar mı, götürüyorlar. Şuan da operasyonel güçleri minimize edildi hamdolsun, İHA’larımızla, SİHA’larımızla, hükümetimizin, Cumhurbaşkanımızın, İçişleri Bakanlığımızın, Jandarmamızın olağanüstü gayreti ve halkımızın desteğiyle ama dağda hala 500’e yakın 12 yaşından 40 yaşına kadar aralıklarda olan terörist var. Allah muhafaza fırsat bulsalar 2-3 sene önce meclise 500 metre mesafedeki Merasim Sokak’ta sivil insanlara bomba patlattılar, yine patlatacaklar. Çağrımız şu; CHP’ye de, İyi Parti’ye de bunlara yandaş olanlara da, bize hukuktan, demokrasiden, insanlıktan dem vuranlara, bize ders vermeye kalkanlara diyoruz ki HDP çıksın net bir şekilde örgütü, silahı, terörü reddetsin, ondan sonra oturup konuşalım. Örgüt ve HDP bu konumdayken bu ülkenin ana muhalefet partisinin hala bu işi meşrulaştırmaya, örgütün ve uzantısının diliyle konuşmaya çalışması kabul edilebilir değildir. Bu deşifre olmuştur, halkımız da bunu çok iyi görmektedir. Her geçen gün de bu hareketlerin kamu vicdanında, millet vicdanında mahkum olacağını düşünüyorum” dedi.

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz