6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda bazı değişiklikler ve eklenmeler yapılarak geçti. Kanun tasarısının geçmesinin ardından ise Ziraat Mühendisleri Odası Kahramanmaraş Şube Başkanı Doç. Dr. Ziya Dumlupınar açıklama yaparak kanun tasarısında düzenlenmesi gereken noktalar olduğunu söyledi. Milli Tarım Politikası’nın en önemli ayağının tohumculuk sektörü olduğunu belirten Dumlupınar, alt birliklerin tohumculuk sektöründeki atılımının en önemli destekçileri olduklarını söyledi.

BİR KEZ DAHA ÜZERİNDE DÜŞÜNÜLMELİ”

Ziya Dumlupınar yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı, “6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda bazı değişiklikler ve eklenmeler yapılarak geçti. Torba Yasa teklifine eklenen maddeler arasında tohumculuk yapan firmaların faaliyetleri ile ilgili gelirlerinin % 0.3’ünü ilgili alt birliğe ödemesi 2006 yılında yürürlüğe giren 5553 sayılı Tohumculuk Kanununda yer almış ve 2008 yılından itibaren uygulanmaya başlanmıştır. Torba yasaya komisyon görüşmelerinde eklenen ve aşağıda yer alan 44 numaralı madde ile artık bu oran % 0.3’ten, % 0.1’e düşürülmektedir. “MADDE 44- 31/10/2006 tarihli ve 5553 sayılı Tohumculuk Kanununda değişiklik yapılmasına yönelik, tohumculuk alt birlikleri gelirleri arasında yer alan, üyelerden binde üç oranında yapılan kesintinin binde bire düşürülmesi” İlk bakışta Tohumculuk Sektöründe faaliyet gösteren Türk firmalarının desteklendiği düşünülse de, rakamlar incelendiğinde öyle olmadığı açık bir şekilde görülmektedir. İki büyük Amerikan tohum firmasının 2016 yılında ilgili alt birliğe ödediği yaklaşık para 1 milyon TL civarındayken 2017 yılında bu rakam yaklaşık 1.4 milyon TL’ye ulaşmıştır. Diğer yabancı firmalar ve Türk Firmalarının ödedikleri rakamın % 25’i sadece bu iki büyük Amerikan tohum firmasından elde edilmiştir. Diğer yabancı tohum firmaları ile birlikte bu oran % 39 ve yabancı ortaklı firmalar da dahil edildiğinde bu oran % 56’lara ulaşmaktadır. Parasal değeri de bu oranlarda artmaktadır. İlgili Alt Birliğe üye Tohum Firması sayısı 830 iken yabancı sermayeli veya yabancı ortaklı şirket sayısı 2016 yılında 35, 2017 yılında ise 32’dir. Yani, ilgili Alt Birliğin gelirinin % 56’sı 32 yabancı tohum şirketinden, geriye kalan % 44 ise 800 Türk Tohum Firmasından elde edilmektedir. Bu tasarı Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda yasalaşırsa bu firmalar bu rakamların üçte birini ödeyeceklerdir. Eğer Türk Tohumculuk Sektörü desteklenecekse, sektörün yasal, yapısal, finansal, teknik ve teknolojik bütün sorunlarına ulusal ve uluslararası çözüm arayan ve birçok konuda gerçekçi ve doğru çözümler üreten Alt Birliklerin gelirlerinin azaltılması en son seçenek olmalıdır. Milli Tarım Politikasının en önemli ayağı Tohumculuk Sektörüdür. Alt Birlikler Tohumculuk Sektörünün son yıllardaki atılımının en önemli destekçileri olmuşlardır. Bu yasa tasarısının konunun önemine binaen, saygıdeğer Milletvekillerimiz tarafından bir kez daha düşünülmesini ve bu oranın eskisi gibi % 0.3 olarak kalmasını talep ediyoruz.”

(Haber Merkezi)

Editör: Mahmut Beyaz