Ülkedeki üretilen domatesle ilgili derin bir araştırmanın içerisine girerek, çok farklı bilgiler ortaya koyan ve bu bilgiler ışığında domatesteki birçok önemli soruya yanıt bulan Eğitimci ve Araştırmacı, Yazar Prof. Dr. İsmail Güvenç, bulduğu yanıtları Manşet Gazetesi ile paylaştı. Türkiye’de 2017 verilerine göre 30 milyon tondan fazla sebze üretildiğini anlatan Güvenç, toplam sebze üretiminin yaklaşık olarak yüzde 40-45’ini domatesin oluşturduğunu kaydetti. Bu veriler baz alındığında toplam sebze üretiminin yalnızca yüzde 4’ünün ihraç edildiğini dile getiren Güvenç, dış pazar noktasında ciddi eksikliklerinin olduğunu belirtti.

İşte Güvenç ile domatesle ilgili yaptığımız görüşmenin detayları…

TOPLAM SEBZE ÜRETİMİNİN YÜZDE 4’Ü İHRAÇ EDİLYOR”
Türkiye’de 2017 verilerine göre 30 milyon tondan daha fazla sebze üretilmiştir. Toplam sebze üretiminin yaklaşık olarak % 40-45’ini domates oluşturmaktadır. Dünya domates üretiminin % 7.2’i Türkiye’de üretilmektedir. Türkiye domates üretiminin yıllara göre az çok farklılıklar olmakla birlikte % 68-72’i açıkta, % 28-32’i ise örtüaltında yapılmaktadır. Toplam sebze ihracatımız sırasıyla 1.076,9 ve 1.268,0 bin ton olarak gerçekleştirilmiştir. Bu verilere göre toplam sebze üretim miktarımızın % 4 kadarı ihracatta değerlendirilmektedir. Türkiye’nin toplam taze sebze ihracatı yaklaşık olarak 1,1 milyon ton'dur. Bu verilere göre Türkiye’nin toplam sebze üretiminin % 4 kadarı ihraç edilmektedir. Diğer yandan ülkemiz domates ihracatında avantaja ve rekabet gücüne sahiptir.

TÜRKİYE SEBZE ÜRETİMİNİN YÜZDE 41,4’ÜNÜ DOMATES OLUŞTURMAKTADIR”
Türkiye’de sebzeler iç pazar taleplerinin karşılanması, ihracata katkı yapması ve sanayiye hammadde sağlaması ile önemli bir tarımsal ürün grubudur. Türkiye’nin sebze üretiminde domates önemli bir paya sahiptir. Örneğin 2017’de Türkiye sebze üretiminin % 41,4’ünü domates oluşturmaktadır. Domatesin anavatanı Türkiye olmamakla birlikte ülkemizde domates çok yaygın olarak yetiştirilen bir sebze türüdür. Sebzelerin Türkiye’nin sebze ihracatındaki karşılaştırmalı üstünlüklerini, uluslararası rekabet gücünü, ortaya koyan araştırma sayısı oldukça sınırlıdır. Türkiye’nin üretim ve ihracatına ağırlık verme(me)si rasyonel olan sebze türleri; 1993-2012 dönemini kapsayan bir araştırma ile karşılaştırmalı üstünlükler teorisi ve en uygun kaynak tahsisi doğrultusunda belirlenmiştir (Erkan ve ark., 2015). Yine Türkiye’nin, geleneksel ihraç tarım ürünlerinin çoğunda (incir, kuru üzüm, fındık, fıstık ve kuru kayısı) karşılaştırmalı üstünlüğünün var olduğu bildirilmektedir (Erkan, 2012b). Sınırlı sayıdaki çalışmalarda domatesin üretim, ihracat ve rekabet gücü incelenmiştir. Bu nedenlerle bu incelemede Türkiye’de açıkta ve örtüaltında sebze üretiminde önemli paya sahip olan domatesin üretimi, rekabet gücü ve dış ticareti değerlendirilmiştir.

TOPLAM SEBZE ÜRETİMİ
Türkiye’de sebze üretimi düzenli olarak artmaktadır. Nitekim 2017 verilerine göre 30 milyon tondan fazla sebze üretimi gerçekleştirilmiştir. Türkiye’de nüfusunun 80,8 milyon (Anonim, 2018a) olduğu dikkate alındığında yılda fert başına 380 kg kadar sebze üretilmektedir. Yüksek miktarda olan toplam üretim miktarı iç pazar ihtiyacını fazlası ile karşılamaktadır. Gıda ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü ise Türkiye’nin sebze üretiminde kendine yeterliliğini % 120 olarak bildirmektedir (Anonim 2018b). Sebze türleri arasında domatesin yeterlilik durumunun yüksek olduğu değerlendirilmektedir. Bu fazla üretilen sebzenin pazarlanması en önemli sorundur (Güvenç ve Kaymak, 2008).

Sebze üretiminin %82,5’ni meyvesi yenilen sebzeler oluşturmaktadır. Bu grup sebzelerde domates, biber, patlıcan, kavun ve karpuz üretimde önemli paya sahiptir. Bununla birlikte toplam sebze üretiminin %40-45’ini sadece domatesin oluşturduğu da dikkate alınmalıdır (Çizelge 1 ve Şekil 1). Bu nedenle domatesin iç ve dış pazarlarda değerlendirilmesi üzerinde önemle durulmalıdır.

DOMATES ÜRETİMİ
Dünyada domates üretimi ise 177 milyon tondur (Anonim 2018c). Türkiye dünya domates üretiminde 4. sırada ve % 7.2’lik paya sahiptir. Bu durum Türkiye’nin domates üretiminde dünyada söz sahibi olduğunun ve dış ticaretinde geliştirilebilecek potansiyeli olduğunu göstermektedir.

Çizelge 1. Türkiye’de Toplam Sebze Üretimi ve Gruplara Dağılımı (Ton/Yıl).

Sebze Grubu

2016

%

2017

%

Değişim(1) (%)

Yumru ve köklüler

3.399.810

11.2

3.425.820

11.1

0.8

Meyvesi Yenenler

24.955.248

82.5

25.430.915

82.5

1.9

Baklagiller seb.

892.26

2.9

884.798

2.9

-0.9

Yaprağı Yenen

1.621.237

5.4

1.662.145

5.4

2.5

Diğer Sebzeler(2)

290.602

0.9

306.689

5.5

Toplam

30.266.897

100

30.825.569

100

1.8

Kaynak: Anonim 2018a; (1): 2016’ya göre 2017’deki artış ve azalışı göstermektedir; (2):Karnabahar, brokoli ve mantarın toplamını göstermektedir

ÜRETİM MİKTARI HER GEÇEN YIL ARTIYOR”
Türkiye’de taze domates üretimi açıkta ve seralarda, işleme sanayine hammadde olarak ise açıkta (tarlada) yapılmaktadır. Üretim miktarımız uzun yıllardan beri her yıl artmaktadır. Bu durumu domates üretiminin 2001’de 8.5 milyon ton kadar iken 2017’de % 50 civarında artarak 12.75 milyon tona yükselmiş olması teyit etmektedir (Şekil 1). Domateste üretim artışının tarımsal girdi kullanımının iyileşmesi gibi faktörlerden kaynaklanabileceği ve 1960-1999 periyodunda domateste verimlilikte 2,16 katı artma olduğu belirlenmiştir (Kaymak vd., 2005). Girdi ve yeni tekniklerin domates üretiminde kullanılması ile verimlilik daha da artabilir. Son yıllarda örtüaltında domates yetiştiriciliğinin yaygınlaşması üretim ve verimliğin artması yanında sezon genişlemesini de sağlamıştır. Yüksek miktarda üretimi yapılan domatesin iç ve dış pazarlama imkânları mutlaka değerlendirilmedir. Farklı mevsimlerde iç ve dış pazarlarda domates bulundurulması Türkiye’nin rekabet şansını artıracaktır. Diğer yandan Türkiye’de domates üretimini gerek mevsiminde (açıkta) gerekse mevsim dışında (seracılık) artırmak mümkündür.

Şekil 1. Türkiye’de Domates Üretimindeki Değişim (Kaynak: Anonim 2018a)

ÖRTÜALTINDA DOMATES ÜRETİMİ
Türkiye’de örtüaltında toplam sebze ve domates üretimi Çizelge 2’de verilmiştir. Tablo incelendiğinde de anlaşılacağı gibi 2001 yılında örtüaltında 3.6 milyon ton olan toplam sebze üretimi 2017 yılında 7.3 milyon tona yükselmiştir. Aynı yıllarda domates üretimi ise 1.4 milyon tondan 3.8 milyona yükselmiştir. Son 15 yılda örtüaltında toplam sebze üretimi % 100, domates üretimi ise % 170 oranında bir artış göstermiştir. Toplam örtüaltı sebze üretimi ve domates üretimindeki bu artış mevsim dışında da pazarlarda ürün bulundurma imkânı sağladığından önemsenmelidir. Türkiye’de tüketilen her 4 kilogram sebzenin yaklaşık 1 kilogramı seralarda üretilmektedir (Çizelge 1 ve 2). Örtüaltı sebze üretiminin % 50’sini domates oluşturmaktadır (Çizelge 2). Bu verilere göre Türkiye domates üretiminin yıllara göre farklılıklar olmakla birlikte % 70’i açıkta, % 30’u ise örtüaltında yapıldığı anlaşılmaktadır.

Çizelge 2. Ülkemizde Örtüaltında Toplam Sebze ve Domates Üretimi (Ton/Yıl).

Yıl

Toplam

Domates

Oran (%)

2001

3.663.338

1.417.667

38.7

2005

4.271.525

2.023.888

47.4

2010

5.478.566

2.852.863

52.1

2015

6.346.770

3.394.447

53.5

2016

6.743.085

3.614.472

53.6

2017

7.383.880

3.829.831

51.9

Kaynak: Anonim 2018a

Son yıllarda domates yılın her mevsiminde üretilen ve tüketilen bir sebze haline gelmiştir. Türkiye’de domates üretiminde en önemli üretici bölgeler sırasıyla Akdeniz, Ege ve Doğu Marmara’dır. Bu üç bölge toplam üretimin % 69’unu karşılamaktadır. Ülkemiz domates üretiminde Akdeniz Bölgesi’nin payı ise % 30.7’dir.

TÜRKİYE’NİN DOMATESTE DIŞ TİCARETİ
Türkiye’de üretilen sebze miktarı iç pazar talebinden fazla olduğundan üretilen sebzenin dış pazarlarda değerlendirilmesi önem arz etmektedir. Akdeniz İhracatçı Birlikleri raporuna göre (Anonim 2017) 2016 ve 2017’de toplam sebze ihracatımız sırasıyla 1.076,9 ve 1.268,0 bin ton olarak gerçekleştirilmiştir. Bu verilere göre toplam sebze üretim miktarımızın (Çizelge 1) % 4 kadarı ihracatta değerlendirilmektedir. Önceki yıllarda da yaptığımız çalışmalarda üretilen sebzelerin % 5 kadarının ihracatta değerlendirildiği belirlenmiştir (Güvenç ve Kaymak, 2008). Sebze ihracatında domates önemli bir paya sahiptir. Domates dış ticarette taze ve işlenmiş olarak değerlendirilen ürünler arasındadır. Domates taze, salça ve soyulmuş domates olarak dış ticarette değerlendirilmektedir. Taze domates ihracat miktarı yıldan yıla değişmekle birlikte son 4-5 yıl dikkate alındığında 500 bin ton civarındadır (Çizelge 3). Nitekim Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) raporunda da 2017 yılında 526.1 ton taze domates ihracatı gerçekleştirildiği bildirilmektedir. Buna göre toplam sebze ihracatında domatesin % 50 civarında bir payı vardır. Bununla birlikte 1988-1990 döneminde sebze ihracatımızın % 25 kadarını domatesin oluşturduğu tespit edilmiştir (Alan ve Güvenç, 1992; Güvenç ve Alan, 1994a). Bu durum domatesin sebze ihracatındaki payının artmakta olduğunu göstermektedir. Ancak Türkiye’nin toplam domates üretim miktarı (Şekil 1) dikkate alındığında domates üretimimizin % 5 kadarının ihracatta değerlendirildiği anlaşılacaktır. Bu nedenle sebze/domates ihracatını daha da artırıcı önlemlere yer verilmelidir.

Çizelge 3. Türkiye’nin Domates Dış Ticareti (Ton/Yıl).

Yıl

Taze

Salça

Soyulmuş Domates

İhracat

2012

560.430

85.172

13.423

2013

483.046

111.515

11.397

2014

585.202

140.798

15.615

2015

541.355

118.639

12.379

2016

485.963

142.662

16.662

2017

526,1*

-

-

İthalat

2012

132

252

4

2013

51

288

46

2014

107

349

42

2015

494

740

47

2016

787

306

16

Kaynak: Anonim 2018c; (*)Anonim 2017’den alınmıştır


Domates taze ve işlenmiş olarak ithalatı da yapılan bir sebze türüdür. Son yıllarda salça ithalatının artma eğilimi vardır (Çizelge 3).

DIŞ SORUNLAR TİCARETİ ETKİLEDİ”
Sebze ihracatımız büyük oranda Ortadoğu, Avrupa ve Rusya pazarlarınadır. Taze sebze ihracatında 2017’de Rusya’nın ve Irak’ın payı sırasıyla % 32 ve % 26’dır (Anonim 2017). Geçmiş yıllarda sebze ihracatında Ortadoğu ülkelerinin payının % 70-75 (Alan ve Güvenç, 1992; Güvenç ve Alan, 1994a) ve o zamanki adıyla Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ülkelerinin (1993 yılından sonra Avrupa Birliği (AB) oldu) ise % 21.3 payı (Güvenç ve Alan, 1994b) olduğu belirlenmiştir. Son yıllarda domates Irak’ta yaşanan iç savaş Türkiye’den bu ülkeye yapılan sebze ihracatını olumsuz yönde etkilemiştir. Yine Rusya ile Suriye’de uçak düşürülmesi sonrası yaşanan kriz domates ihracatımızı olumsuz yönde etkilemiştir. Bu örnekler bölgesel barışın tarımsal ürün (sebze) ticaretinde de ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.

DOMATESİN DIŞ TİCARETTE DEĞERLENDİRİLMESİ ÖNEM ARZ EDİYOR”
Karşılaştırmalı Üstünlük Teorisi’ne göre, bir ülke ticaret ortaklarına göre nispi olarak ucuza (daha düşük birim emek maliyetle) üretebildiği malları ihraç etmeli, nispi olarak pahalıya (daha yüksek birim emek maliyetle) üretebildiklerini de ithal etmelidir (Hajiyev, 2004). Farklı ülkelerin sebze ihracatında durumunu ortaya koymak için yapılan çalışmalarda Macaristan’ın karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olduğu (Fertő ve Hubbard 2001); Slovenya’nın ise karşılaştırmalı üstünlüğünün olmadığı (Bojnec ve Fertő 2006) belirlemiştir. Bunun yanında Türkiye’nin sebzecilikte bazı alt grupların ihracatında küresel piyasalarda önemli bir karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olduğu belirlenmiştir. Ancak, sebze alt gruplarının büyük çoğunluğunun ihracatında karşılaştırmalı üstünlük olmasına rağmen, son yıllardaki üstünlüklerde nispi olarak azalma da söz konusudur (Erkan ve ark., 2015). Bununla birlikte domateste “göreli ihracat avantajı indeksi” 2010 yılına göre azda olsa azalsa da hale yüksek bir seviyededir (Tablo 3). Göreli İhracat Avantajı indeksi belirli bir üründe bir ülkenin dünya piyasalarında sahip olduğu ihracat payının diğer bütün mallarda dünya ihracatında sahip olduğu paya oranı olarak tanımlanabilir. Üretimin miktarı ve yeterlilik oranı yüksek olan domatesin dış ticarette değerlendirilmesi önem arz etmektedir. Diğer yandan domatesin dış ticarette yeri incelenirken rekabet gücünün ne olduğunun bilinmesi başarı şansını artıracaktır.

TÜRKİYE’NİN DOMATESTE REKABET GÜCÜ
Sebzelerin dış ticarette rekabet gücünü belirlemek için yapılan bir çalışmada karşılaştırmalı üstünlük durumu iki dönemde (1993-2002 ve 2003-2012) incelenmiştir. Çalışma sonunda sebzelerde dış ticarete konu olan 11 farklı ürün grubundan sadece domatesin ihracatta rekabet gücünün var olduğu ve artış gösterdiği tespit edilmiştir (Erkan ve ark., 2015). Benzer şekilde Türkiye’nin domateste ihracat performansı ve rekabet gücü başka bir araştırmada da belirlenmiştir (Bashimov, 2016). Bu araştırma sonucuna göre de Türkiye’nin domates ihracatında rekabet gücüne sahip olduğu ve incelenen yıllara göre değişmekle birlikte Türkiye’nin domates ihracatındaki rekabet gücünün giderek arttığı tespit edilmiştir (Tablo 3). Tablo 3’deki indeks değeri 1’den büyükse o ülkenin ilgili sektörde karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olduğu söylenir. Başka bir deyişle, o endüstrinin ülkenin toplam ihracatı içindeki payı, dünya ticaretindeki payından daha büyüktür. Eğer indeks değeri birden az ise ülkenin ilgili sektörde karşılaştırmalı dezavantaja sahip olduğu anlamına gelir. Karşılaştırmalı üstünlük indeksi (RCAij/AKÜ) indeksi, bir ülkenin belirli bir mal, endüstri veya sektördeki karşılaştırmalı avantajını veya dezavantajını değerlendirmek için kullanılan bir yöntemdir. AKÜ indeksi, bir malın veya sektörün ülkenin toplam ihracatındaki payı ile söz konusu malın veya sektörün dünyanın toplam ihracatındaki payı arasındaki orandır.


Çizelge 4.Türkiye’nin Domateste Rekabet Gücü İndeks Değerleri (Karşılaştırmalı üstünlük indeksi (RCA) ve göreli ihracat avantajı indeksi (RXA)).

Yıl

RCA

RXA

2000

3.07

3.10

2005

4.04

4.13

2010

7.65

8.09

2011

6.67

6.99

2012

5.82

6.08

2013

5.40

5.61

2014

5.61

5.61

Kaynak: Bashimov, 2016

Not: RXAij = j ülkesinin i malında göreli ihracat avantajını; RCAij (AKÜ) ‘j’ ülkesinin ‘i’ sektörü için karşılaştırmalı üstünlük indeksi

Domatesin rekabet gücü ile ilgili yapılan değerlendirmeler ise şu şekildedir (Bashimov, 2016): “Türkiye’nin domates ürünündeki rekabet gücü 2010 yılından bu yana gerilemektedir. Türkiye’nin en önemli ticari ortağı olan Rusya ve Avrupa ekonomilerinin son yıllarda zayıf bir büyüme trendi göstermesi sonucu Türkiye’nin bu pazarlara olan domates ihracatı azalmıştır. Dolayısıyla Türkiye’nin domates ihracatındaki rekabet gücü son yıllarda zayıflamaktadır.” Bu son analizler dikkate alındığında domates ihracatının genel politikalar çerçevesinde yeniden değerlendirilmesi gerekir. Türkiye ekonomisi acısından bölgesel barışın ne kadar önemli olduğu gerçeği bir kere daha ortaya çıkmaktadır.

MODERN TEKNİKLER KULLANILMALI”
Standart Uluslararası Ticaret Sınıflandırması (SITC) faktör yoğunluğuna göre yapıldığında dünyada ihracatı yapılan ürün grupları hammadde yoğun, emek yoğun, sermaye yoğun, kolay taklit edilen ar-ge bazlı ve zor taklit edilen ar-ge bazlı olmak üzere beşe ayrılmaktadır (Erkan ve ark., 2015). Tarım ürünleri hammadde yoğun ürün grubu kapsamında ele alınmaktadır. Türkiye’nin faktör yoğunluğuna göre ihracat rekabet gücü incelendiğinde emek ve sermaye yoğun malların ihracatında karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olduğu görülmektedir (Erkan, 2012a). Diğer tarımsal ürünlerle karşılaştırıldığında sebzeler daha fazla emek yoğun ürünlerdir. Bu nedenle sebze türlerinde ihracat imkânları fazla olan ürünler üzerinde yoğunlaşmak gerekmektedir. Domates de bu ürünlerden biridir. Yapılan analizlere göre domates üretim, ihracat ve rekabet bakımından avantajlı bir sebzedir. Bu avantajın sürdürülebilir olması önemlidir. Bu nedenle domates üretiminin her aşamasında ulusal ve uluslararası pazarların standartlarını karşılamak için modern tekniklere yer verilmeli; taze olarak dış ticareti yanında katma değeri yüksek domatesten elde edilen mamul ürünler teşvik edilmelidir.

HABER: EMRE AKKIŞ

Editör: Mahmut Beyaz