Spor Eğitmeni ve Gazetemiz Köşe Yazarı Cengiz Karakız, Mahmut Beyaz’ın sunumuyla her cuma canlı olarak yayınlanan “Manşet’le Açık Oturum” programının bu haftaki konuğu oldu. Radyo Fresh 99,1 frekansından da yayınlanan programda Karakız, sporun önemiyle ilgili dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Hareketsizlik sonucu meydana gelen obezitenin koronavirüsten daha tehlikeli olduğunu iddia eden Karakız, “Aşırı kilo demek vücudun zehri demek. Kilo aldığınız zaman direk iç organlara zarar veriyor. Böbreğe, kalbe, karaciğere zarar veriyor yani insanın hareket kabiliyetini kısıtlıyor, hareket kabiliyeti kısıtlandığı zaman beyin de az algılamaya başlıyor. Az görüyorsun, az duyuyorsun. Bizim en büyük özelliğimiz duyu organlarımız ve hislerimiz. Biz duyu organlarımız ve hislerimizi kaybettiğimiz zaman, azaldığı zaman vücutta bizi terk ediyor. Bu sefer hastalıkların başlangıcı olan birçok rahatsızlıkları vücut kendi içyapımızda bunları görmeye başlıyoruz. Yaşantımız zorlanıyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca Karakız, özellikle 40 yaşından sonra egzersiz ve sporu yaşantımız ile bütünleştirmemiz gerektiğini söyledi.


 

HAREKETİ SAĞLIĞIMIZIN SİGORTASI OLARAK GÖRMELİYİZ

Hareketin insanın doğasında olduğunu söyleyen Karakız, “Hareketli insanları pozitif düşünmede, iyi algılamada, hoş görülü olmada, mutlu olmada çok farklı şeyler yapar. Onun için insanlar hareketsiz ortamdan hareketli bir ortama geçmede her zaman bunu ön planda tutmalıdır. İnsanların tüm çalışmaları belli plan ve program üzerine olduğu için şimdi de biz hareketi sadece fiziksel olarak olarak görmeyelim. Hareketi sağlığımızın sigortası olarak görmeliyiz. Yıllardır sporun içerisindeyiz. Birçok alanlarda, branşlarda çalıştık, birçok alanlarda görev yaptık ama şu andaki birçok virüslerden hastalıklardan uzak durmaya çalışıyoruz ama öncelikle sağlığımızı korumamız lazım. Onun için biz diyoruz ki; korana tehlikeli bir virüs ama obezite hastalığı sağlığımızı daha çok tehdit eden toplumun en büyük sorunu” diye konuştu.

BUNLAR OLMADIKTAN SONRA BİZİ ZOR GÜNLER BEKLER

Karakız: “Spor bizim bir yaşam biçimimiz olmalı. Hareket bizim doğamızda var zaten. Yaş 40’ından sonra daha çok vücut hücreleri azaldığı için vücutta birçok hücrelerin yenilenmesi zorlaştığı için biz hareketten kısıtlanıyoruz. Yavaş yavaş hayatımızı yavaşlatıyoruz. Aslında tam tersi 40’ınndan sonra yaşantımızı egzersiz ve spor ile bütünleştirmemiz lazım ki yaşlılığımız, yaşantımız sağlıklı olsun. Bu egzersizleri hayatımızın bir parçası olarak görmeliyiz. Bunlar olmadıktan sonra bizi zor günler bekler.

SAĞLIKLI İNSAN MUTLU İNSANDIR

Egzersiz ve hareketsiz kaldığımız zaman unutkanlık, bunama gibi Alzheimer gibi, Parkinson gibi çeşitli hastalıklar ve rahatsızlıklar baş gösteriyor. Biz egzersizle haraketlilikle birçok hastalığı tedavi etmiş oluyoruz. Biz egzersize ilaç gibi bakacağız. Ayrıca insan spor yaptığı zaman hareketli olduğu zaman, güler yüzlüğü oluyor, beyin mutluluk hormonu salgılıyor, neşeli mutlu oluyorsun, insanlarla iletişimlerin güzel oluyor, sağlıklı oluyorsun. Sağlıklı insan mutlu insandır.”

Haber: Abdulsamet İspir

Editör: Mahmut Beyaz