Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkarak tüm dünyayı ve Türkiye’yi etkisi alan yeni tip koronavirüs etkisini sürdürmeye devam ediyor. Koronavirüs tedbirleri kapsamında bir çok alışkanlıklarımız, davranışlarımız, hareketlerimiz değişti ve değişen bu hayat düzenine ayak uymak biraz zorladı.

Ben de hayatımızda değişen bu alışkanlarımızla ilgili geçtiğimiz aylarda köşe yazımda kaleme almıştım. Ve o köşe yazımda değişen hayat düzeninde selamlaşmamamızın kalıcı olabileceğine vurgu yaparak şu ifadeleri kullanmıştım: “ Şu an için selamlaşmayı terk etmiş durumdayız. Peki bu alışkanlıklarımız kalıcı olacak mı? Virüsün ülkemizde daha fazla kalması bu tehlikeyi doğurur mu acaba. Virüs ülkemizden gitse bile uzmanlarımız yine de tedbir amaçlı bir süre selamlaşmamamız gerektiğini söyleyeceklerini düşünüyorum. Şu an için bu durumun yaşanma ihtimalinin çok düşük olduğun içimizdeki bir ses öyle söylesede bu durum tehlikeli gibi gözüküyor. Fas’ta bu konu gündeme gelmiş durumda ve insanlar bu durumu tartışmaya başladı.”
 

Bu köşe yazımın üzerinden yaklaşık 5 ay geçti. Yazıyı ilk attığım sırada bunun olabilirliğine çok gerçekçi bulunmada. Ama geçen 5 aylık süre zarfında bu yazımın olabilirliğinin arttığını düşünüyorum.

MASKEYE ALIŞTIK MI?

Hayatımıza giren bir diğer alışkanlık ise maske kullanımı. Şehrimizde kullanımı zorunlu olan maskeleri bakıyorumda kullanmaya hala alışamadık. Dışarı çıktığımda polisin olmadığı alanlarda maskenin hiç takılmadığını ya da yarım takıldığını görüyorum. Virüsle savaşımızda önemli yere sahip olan maskelerin daha fazla önemsenmesini rica ediyorum. Hem kendi sağlığımız hem de toplum sağlığı için çok önemli.

Virüsten bir an önce kurtuluruz ve tekrar eski düzenimize döneriz dileğiyle iyi günler.