İnanması zor ama, halen dünyanın düz olduğunu savunan milyonlarca insan var. Hatta Amerika’da bununla ilgili kurulmuş dernekler, sosyal medyada örgütlenmiş insanlar var.

Gelişen sosyolojik yada siyasi olaylara başka çerçeveden bakan, sunulan gerçeklere kuşkuyla bakan yada her resmi açıklamanın ardında deyim yerinde ise bir bit yeniği arayan insan sayısı azımsanmayacak kadar çok.

Sunulan gerçekler bilimsel de olsa, ters mantık akıl yürütmeleri ile çok başka açıklamalara genel adıyla biz komplo teorileri diyoruz.Bunun son örneğini Covid için elde edilen ve yakında uygulanmaya başlanılacak aşı uygulamalarında görüyoruz.

Asrın belası olan bu virüs ile mücadelede Sağlık Bakanlığımız herkesin takdirini kazandı. Alçak gönüllülüğü, babacan tavrı, olaya hakim duruşu ile hepimizin sempatisini kazandı. İşi ehline vermek, liyakat kurallarına uymak anlamında mevcut iktidar da, önceki uygulamalarının aksine pozitif bir görüntü çizdi. Örneğin Eğitim öğretim konusunda düştüğü hatalara düşmedi. Herşeyi ben bilirim yanılgısına kapılmadı. Oluşturulan bilim kuruluna güvendi. Ordan çıkan tavsiye kararlarını harfiyen uyguladı.

Ancak son üç dört aydır alttan alta “vakalar gizleniyor” dedikodusu ayyuka çıkınca vaka sayılarının hiç birimizin öngörmediği rakamlarda olduğu ortaya çıktı. Doğal olarak bu hem bakanlığın, hem hükümetin güven erezyonuna sebep oldu.

Maalesef buda bahsettiğimiz o komplo teorilerinin ve komplo teorilerine kulak verenlerin sayısını arttırdı. Şuan itibari ile etrafımızda aşı uygulamaya geçse dahi ben yaptırmayacağım diyenlerin sayısı oldukça fazla.

Oysa aşı, yaklaşık bir yıldan beri yaşadığımız kabusun tünelde görülen en belirgin ışığı. Başka ilaç yok. Başka korunma yöntemi yok. Sanırım artık etrafımızda bu hastalığı geçirmeyen, daha kötüsü bir yakınını tanıdığını kaybetmeyen yok. Hala hastaneler bir sıhhatli nefes için çırpınıp duran hastalar ile dolu. Hastalığı atlatsa da hala izlerini taşıyan binlerce insan var. Hala hastanelerde her olmadığı için evinde tedavi olmak zorunda kalan, yoğun bakımda yer olmadığı için normal servislerde çırpına çırpına can veren insanlar var.

Yapmayın.

Yeni doğmuş bebeklerimize, gözümüz gibi baktığımız evlatlarımıza kızamık, çiçek, difteri, tetanoz aşıları yaptırırken güvendiğimiz devletimize güveniyoruz da, kendimize aşı vurulmasından mı korkuyoruz.

Yapmayın.

Tüm dünya, tüm bilim adamları, tıp oteriteleri, Dünya sağlık örgütü doğruyu bilmiyor da siz mi biliyorsunuz.

Yapmayın.

Kendi ülkenize güvenmiyorsunuz. İnanmıyorsunuz. Güvendiğiniz inandığınız başka bir kaynak mı var.

Unutmayın. Bu Algı operasyonu ile, siz aşı yaptırmazsanız benim yaptırmamın da bir anlamı kalmaz. Yapmayın. Yaptırın…