Bazen küçük detaylara takılıp kalıyoruz.İşte basında ısıtılıp ısıtılıp, önümüze konan Rusya ile yaşadığımız domates krizi... Her şey bitti; tek ulusal gündemimiz domates!... Rusya, domates alımına başlarsa ekonomimiz şaha kalkacak!

Bazen bardağın dolu tarafını görmek gerekiyor. Türkiye ve Rusya karşılıklı olarak birbirlerinin en önemli ticaret ortakları arasında. Türkiye, Avrupa Birliği'nin ardından Rusya'nın en büyük doğalgaz ve petrol müşterisi konumunda bulunuyor.

Türkiye,doğalgaz ithalatının yüzde 54'ünü Rusya'dan yapıyor.

Enerjiden turizme, ticaretten inşaat projelerine kadar iki ülke ekonomik açıdan birbirine fazlasıyla bağımlı halde...

Rus turistlerden yılda 3 milyar dolara yakın gelir elde ediyoruz. 2017 yılının ocak ayından temmuz ayına kadar olan zaman diliminde Rusya'dan Türkiye'ye gelen turist sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4 bin artış gösterdi.

Türk müteahhitlerinin yurtdışında en çok iş aldığı ikinci ülke de Rusya.

Domates dosyasına; Rusya tarafından baktığımızda durum çok farklı...Rusya, tarım politikasında dev adımlar atarak, son dönemde ciddi yatırımlar yaptılar. Milli tarım politikasını hayata geçirdiler.

2015 yılından itibaren devlet destekli krediler verilerek,dev ölçekli seralar kuruldu. Kendi termal kaynaklarını kullanarak, toplam 30 bin dekar sera inşa etmeyi başardılar. 2020 yılına kadar 15 bin dekar sera daha inşa etmeyi planlıyorlar.

Kısacası Rus yetkililer ithalat ile yerli üreticiyi zor duruma düşürmek istemiyor.,

Türkiye-Rusya iki stratejik ortak...Türk akımı,nükleer santral alımı, S-400 hava savunma sistemi entegrasyonu gibi dev işbirlikler var.Şimdi domates ihracatına mı takılıp kalacağız?

Dünya yeniden şekilleniyor.Şimdi yeni şeyler konuşmaya ihtiyacımız var...