Bugün ülkemizde 18 milyona yakın öğrenci, yıl boyunca emeklerinin karşılığı olan karnelerini aldıktan sonra yaklaşık 3 ay sürecek yaz tatiline girecekler. Öğretmenlerine, arkadaşlarına üç ay boyunca veda edecekler. Ülkemizde tatil sevincini buruk da olsa yaşayan bir de misafirlerimiz var… Suriyeli öğrenciler ve öğretmenleri…

Bedenleri Türkiye'de olsa da gönülleri ülkelerinde olan konuklarımız… Bunlardan biri de Arapça öğretmeni Bekri Sıddık… Çift diplomalı… Halep Edebiyat Fakültesi ve Şam İlahiyat Fakültesi mezunu…3,5 yıldır Maraş’ta yaşıyor… Sütçü İmam Üniversitesi’nde görevli öğretim üyesi arkadaşlarının tavsiyesiyle Maraş’a gelmiş.

Maraş’a ilk geldiğinde iki ay market alışverişi dışında dışarıya çıkamadığını, Türkçe bilmediğinden, beden diliyle alışveriş yaptığını ve yalnızlıktan günlerce ağladığını anlatırken gözleri doluyordu... Aylar sonra kendine gelmiş…İlk işi Türkçe öğrenmek için  kurslara gitmek olmuş.Sonra iş aramaya başlamış...Bekri Öğretmen Suriye’de  hemen her öğretmenin okul dışında bir ek işi olduğundan bahsetti.Kendisinin de ikinci mesleğinin terzilik olduğunu;Halep’te ikili eğitim olduğundan yarım gününü, ortak olduğu terzi dükkanında çalışarak geçiriyormuş.Sanatkarlık becerisiyle yeni sanayide bir konfeksiyon atölyesinde çalışmaya başlamış.Bu bir yıl sürmüş.. Suriye okullarının açılmasıyla öğrencilerine kavuşmuş. Ama yaz tatillerinde Unıcef’den maaş alamadıklarından dolayı tatillerde terzilik mesleğine devam ediyor…

Evli ve bir çocuk babası... Eşi de savaş öncesi Halep Fen Fakültesinde öğrenciymiş… Sıddık, üçü kız, beşi erkek kardeşe sahip; Halep’te yaşayan bir ailenin çocuğu... Anne - babası ve evli kız kardeşleri halen Halep’te... Ağabeyi ve bekar erkek kardeşi Maraş’ta… Fabrikalarda işçi olarak çalışıyorlar.

Bekri Öğretmen Afad Unıcef  İlk-Ortaokulunda Arapça  öğretmenliği yapıyor. Aklı ve kalbi Suriye’de... Kalbinin bir köşesinde bomba ve kurşun sesleri arasında yaşayan öğrencileri ve dostları var… Savaşta ölen yakınları ve öğrencileri var…

Bekri Öğretmen, Suriyelilere ev sahipliği yapan Türkiye’ye ve Maraş halkına teşekkür ediyor. Mutlu olduğunu ama içinde bir eksiklik olduğunu dile getiriyor… Gönlündeki Suriye ve Halep özlemini unutamıyor… Vatanlarına dönecekleri günün hayaliyle yaşıyor. Yüreğinin derinliklerinde Halep’teki yıkılmış evi, dostları ve öğrencileri var…