Uzun yıllar maddi sıkıntılar içerisinde zor günler geçiren, iş adamı Fatih Mehmet Ceyhan’ın başkan olmasının ardından yaptığı başarılı çalışmalarla ekonomik krizi bir nebze de olsa atmasına karşılık büyük bir desteğe ihtiyaç duyan Piserro Kahramanmaraşspor’un kuruluşunun 50’inci yıl dönümü dolayısıyla hem takıma maddi kaynak sağlamak hem de birlik ve beraberliği artırmak amacıyla ‘50. yılda hedef; 46 bin forma’ isimli kampanya başlatılmıştı. Kampanyanın finali ise AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal’ın moderatörlüğünde yapılmış, canlı yayında forma satışıyla takıma destek yaratılmıştı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da forma satın aldığı kampanya kapsamında hedeflenen 46 bin büyük farkla aşılırken, önceden yapılan satışlarla birlikte 86 binden fazla formanın satışı gerçekleştirildi. Kampanya sonrası basın mensuplarıyla bir araya gelen Piserro Kahramanmaraşspor Kulüp Başkanı Fatih Mehmet Ceyhan, hem kampanyanın hem de takımın son durumunu değerlendirirken, önemli açıklamalarda bulundu. Gecede söz verdiği gibi Kahramanmaraşspor’un dernekleşmesi için çalışmalarını başlattıklarını anlatan Ceyhan, “Bu derneğe gönüllü bir platform oluşturacağız, sezon sonuna kadar takımın dernekleşme sürecinin tamamlayacağız. Teknik boyutlar da var, onunla ilgili arkadaşlarımıza da talimat verdim. TFF ile de görüşmeler başladı” dedi.
İşte Piserro Kahramanmaraşspor Kulüp Başkanı Fatih Mehmet Ceyhan’ın basın toplantısından notlar;
TANITIMIN EN ETKİN OLANI FUTBOL”
“Bu yıl, Kahramanmaraşspor’un kuruluşunun 50’inci yıl dönümü, ayrıca şehrimizin kurtuluşunun da 100’üncü yıl dönümü. Bu iki güzel şeyin aynı döneme denk gelmesi bizim adımıza da güzel bir tevafuk. 50’inci yılda bizler neler yapabiliriz diye yola çıktığımızda aklımızdan bir sürü proje geçti, bu projeleri tartıştık. Bunun içerisinde konser yapmak, yemek verme, forma satışı ve diğer birkaç projemiz daha vardı. Bunu etkin bir şekilde tabana yaymak noktasında forma satışı kampanyasının daha iyi olabileceğine karar verildi. Biz kendi adımıza süreci başlattık. Yaklaşık iki aydır bununla ilgili çalışmalar devam etti. Son bir aylık süreçte de burada 100 tane gönüllü arkadaşımızla üç-dört kere toplandık. Ben bir kere daha onlara Allah razı olsun diyorum. Bu 100 arkadaşımızdan da gruplar oluşturarak herkes kendi çevresine birebir, futbol deyimiyle adam adama markaj yaparak kampanyayı tanıtma noktasında hem sosyal medya hesaplarından hem de sahada birebir emek vererek katıldılar. Ben herkese bir kez daha teşekkür ediyorum. Kampanyanın finalini ve galasını da Cumartesi akşamı Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdik. Kahramanmaraşspor gerçekten şehrimizin bir değeri ve şehrimizin tek profesyonel takımı. Tanıtımda da bence tüm festivallere, tüm fuarlara mukayese ederseniz hem daha ucuz bir şekilde hem de etkin tanıtım olayı spor. Sporun içinde de futbol geliyor. Bu tüm dünyanın kabul ettiği bir gerçek.
“KAHRAMANMARAŞ TARİHİNDE BİR İLK GERÇEKLEŞTİRDİK”
Kahramanmaraş’ın ve Kahramanmaraşspor’un tarihinde ilk defa böyle bir etkinlik düzenlendi. Burada bizi daha çok mutlu eden olay, 100 arkadaşımızın çıktığı bu yolda bunu başarıyla sonuçlandırmış olmamız bizi mutlu etti. Bir sonraki projelerde ve devam eden diğer çalışmalarda bunu yapabilme adına bize özgüven verdi. Şehrin diğer katmanlarında veya kültürel değerlerde bu tip projeler yapmak isteyen spor dışındaki arkadaşlarımıza da referans oldu. Onlar da bu işin yapılabileceğinin, inandığımız zaman hiçbirşeyin bizi engelleyemeyeceğini gösterdik. Bu açıdan bizdeki etkisi çok farklı. Orada toplanan rakamın gücü, büyüklüğü ve sahiplenilmiş olması bizi mutlu etti ama o gece algıdaki bazı şeyleri yıkması Kahramanmaraş tarihinde ve futbol takımımızın tarihinde bir milat olması noktasında yarattığı etki bizim için daha önemli. Bir ve beraber olduğumuz zaman nelerin olduğunu, ayrılıkta azap, birlikte rahmet var sözünde olduğu bizler rahmete talibiz. Orada da taraftarlarımız her zaman bunu söylüyorum, taraftarımızın da dediği gibi bu menfaat meselesi değil, memleket meselesi diyoruz. Kampanyamızda kullandığımız benim şehrim benim takımım, her yerde desteklerim sloganı şehrimizin tüm değerleri için geçerli olmalı. Sonrasında benim şehrim, benim kültürel değerim her yerde desteklerim, benim dondurmam benim değerim gibi farklı sloganlarla her şekilde geliştirilebilir. Amaç değerlere sahip çıkmak. O gecenin bizde yarattığı ve o canlı yayınla izleyenlere, sonradan haber olanlara bıraktığı etki gerçekten olumlu.
“BİRLİK VE BERABERLİĞİN GÜZELLİĞİNİ GÖRDÜK”
Şehirde bazı şeylerin değiştiğini, kişisel farklılıkların, kişisel dünya görüşlerinin farklı olsa bile ortak değerler etrafında birleştiğimizde neler yapabileceğimizi gördük. Şuan da bunun bir küçük örneği de burada. Bu gönüllü arkadaşlarımız, her biri farklı bir meslek kolundan, her biri farklı eğitim seviyesinden, her biri bir köyden olan ama ortak değeri Kahramanmaraşlı olan insanlar olarak gurur duyuyoruz. Aynı zamanda Kahramanmaraşspor taraftarı insanlar bir araya geldi. Hiçbirininki de menfaat meselesi değil, memleket meselesi. Tarihte de Abdal Halil Ağa’nın söylediği meşhur sözün bugüne yansıması bu. O da, Ermeni davulu çal dediğinde çalmayarak, ‘Bu din bahsidir ağam’ demiştir. Tarihi şahsiyetin bize bıraktığı aynı mesele. Memleket meselesi olduğu zaman tüm şehrin katmanlarının buna sahip çıktığını gösteren bir tablo. Bundan da gurur ve mutluluk duyuyoruz. Sizlerin nezdinde bu arkadaşlara teşekkür ediyorum. Gerçekten emek sarfettiler, inandılar. Evdeki çocuklarından, işlerinden zaman ayırdılar ve sokakta tabiri caizse deliler gibi gezdiler. Biz memleket delisiyiz, sokakta siz bu formayı satarken diyecekler, bir sürü ters cevaplar da alabileceksiniz, ‘deli misin ne uğraşıyorsun bununla’ diyecekler. Ama deliyiz, ben memleket delisiyim. Bu duygu çok şükür bizde var, dostlarım ve can yoldaşlarım da bize bu noktada destek verdiler. İlk kez olmasına rağmen, başarıyla gerçekleştirdik. Eksikliklerimiz olmuştur, istemeyerek ya da unutarak ne yaptıysak onlardan özür diliyorum. Önemli olan samimiyetimizdi. Bu samimiyet de bence ekranlara, oradaki insanlara herkese geçti. İnşallah bundan sonra görevimiz daha büyük. Bu samimiyeti, bu algıyı ve bu resmi bozmadan, kirletmeden devam edebilmek. Bu noktada da yanımızda olan herkese teşekkür ediyorum.
“BU TEMİZ SAYFAYI KİRLETMEDEN DEVAM ETTİRMEMİZ LAZIM”
Bu bir bayrak yarışı, bizden sonra da bunu bizden alıp devam ettirecekler. Ben doğmadan önce kurulmuş bir takım Kahramanmaraşspor. Bizden sonra da devam edecek. Önemli olan bu değerleri koruyabilmek, temiz tutabilmek. Şehrin tüm paydaşlarının sahip çıkabildiği ve onlara en küçüğünden en büyüğüne kadar aidiyet duygusu olduğu, sahiplendiği bir değer olarak koruyabilmek. Hepimizde bu görev var, bu temiz sayfayı kirletmeden devam ettirmemiz lazım. Bu noktada da bir Kahramanmaraşlı olarak bu değere herkesin sahip çıkmasını istiyorum. Birşeyi kırmak ve dökmek çok kolay, yapmak zor. Elimizdeki değerler varken, devam ederken sahip çıkalım. Kaybettikten sonra tekrar kazanmak çok zor. Değerlerimizin kıymetini bilelim. Bugün Gaziantep yeri geldi dondurmamızı bile elimizden almaya çalıştılar. Değerlerinize sahip çıkmazsanız birileri bunu sizden almaya çalışır. Muhatabıyla konuşarak bu dertleri anlatabilmek.
“O GECE DESTEK VEREN HERKESE TEŞEKKÜR EDİYORUM”
O gece oraya katılan herkese, bir forma bile alan veya arkadaşını bile arayarak al diyen, ismini zikredemeyeceğim ama gönlümüzde yeri olan herkese teşekkür ediyorum. Bakanımız Mahir Ünal’a, İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’ya, Büyükşehir Belediye Başkanımıza, milletvekillerimize ve tüm misafirlerimize bir kere daha teşekkür ediyorum. Hanefi Öksüz başta olmak üzere Mahir Ünal telefonla herkese bağlandı, herkes duydu. Bugüne kadar az veya çok yardım ettiler ama o günkü algı ve etki çok daha güzeldi. Kadir Kurtul’a, Arsan Tekstil’e, MADO’ya, AKDO’ya, Sami Kervancıoğlu’na şükranlarımızı sunuyorum. O gün çok güzel bir sürpriz oldu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya ayriyeten teşekkür ediyorum. Bizi ulasala taşımış oldu. Sakarya’dan, Niğde’den arayarak forma alan hemşerilerimize, ilçe belediye başkanlarımıza, il başkanımıza ve ismini unuttuğum herkese bir kere daha binlerce kez teşekkür ediyorum. Hepsi bizlerin ve Kahramanmaraşlıların kalplerinde güzel bir yer buldular. Mahir Ünal’da söyledi, ismi Kahramanmaraş olduğu için farklı bir şehir. Bu kahramanlığı bir kere daha gösterdiler. Bu destekleri en iyi şekilde takımımıza yansıtacağız ve takımımız da bu sene olması gereken yerde olacak. Kalenin burcuna Kahramanmaraşspor’un bayrağını dikeceğiz İnşallah.
“SON ALTI YILIN EN İYİ SPORTİF BAŞARISINDAYIZ”
Bu hafta da Bodrumspor gibi önemli bir maçımız var. İnşallah bu maçtan da galibiyetle ayrılacağız. Üçte üç yaptığımızda takımımızın nerede olacağının hesabı belli. Rakiplerimizde çözülmeler başladı, biz çok şükür hala devam ediyoruz. Buradan teknik heyetime, sporcu kardeşlerime, tesiste çalışan personellerimize, maaşları ve ödemeleri gecikse bile bunu problem etmeden bugüne kadar takıma sahip çıkan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Şuan da 3 maçımız kaldı, ikisi içeride birisi dışarıda. Hedefimiz üçte üç.
“DERNEKLEŞME ÇALIŞMALARININ STARTINI VERİYORUZ”
6 yıl önce bir takımın 12,5 milyon borcu var, böyle bir takıma ve derneğe gel sende üye ol dense kim yaklaşırdı. Bu bedeli biz ödedik. Sevsinler ya da sevmesinler, biz bu borcu kendim ve ailem olarak ödedik. Önce bu doğruyu kabul edelim. Ben bakanımıza teşekkür ediyorum, 6 yıllık süreci onunla birlikte yaşadık. O gece ben takımı dernekleştireceğimizi zikrettim, kendisi de bunu çok beğenerek teşekkür etti. Bu takımı ıslah edip, aidiyet duygularını sağlamlaştırdığımız zaman takımı halka açacağız diye söyledim. Dernek kelimesiyle bende oluşan algı bu. O akşam da bunu bir kere daha söyledim, sözümün arkasında olduğumu, burada da arkadaşlarıma söyledim. Dernekleşme çalışmalarının startını veriyoruz. Bu da vatanımıza ve milletimize hayırlı uğurlu olsun. Normalde ise Türkiye’de ve dünyada tavsiye edilen şey tam tersi. Tüm dernek olan takımların AŞ olması. Ama Manisa bunu yaptı, Gaziantep bunu yaptı. TFF’nin ve UEFA’nın da tavsiyeleri bu noktada ama bizim şehrimizde bu farklı algılanıyor, farklı hesaplanıyor. Buna da saygımız var tamam ama önemli olan dernek. Dernek olarak bir takım yönetilemez mi yönetilir, bunun da güzel örnekleri var. Süper Lig’de, 1 ve 2. Lig’de var. Herşeyin başında samimiyet geliyor. Bu noktada dernekleşmenin ilk adımını atıyoruz. Bu kardeşlerim de derneğin doğal kurucu üyeleri. Bu derneğe gönüllü bir platform oluşturacağız, sezon sonuna kadar takımın dernekleşme sürecinin tamamlayacağız. Teknik boyutlar da var, onunla ilgili arkadaşlarımıza da talimat verdim. TFF ile de görüşmeler başladı.”
(Haber: Ahmet Güneçıkan)
