CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun MİT Tırları davasında ‘casusluk’ suçlamasıyla tutuklanmasının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tutuklamaya karşı tepki olarak Ankara Güvenpark’ta başlayan ve 28 gün süren bir Adalet Yürüyüşü gerçekleştirmişti. Yürüyüşün tamamlanmasının ardından bazı kesimler tarafından, “Yürüyüş bitti. Bundan sonra ne olacak?” sorusu sorulmaya başlanmıştı. Tam da bu noktada dün CHP Genel Başkan Yardımcısı ve sözcüsü Bülent Tezcan, partisinin genel merkezinde konuya açıklık getirerek, Çanakkale’de yargı mağdurları için bir ‘Adalet Kurultayı’ yapılacağını açıkladı. Yaşanan tüm bu gelişmeler ışığında ise CHP Kahramanmaraş İl Başkanı Esat Şengül, konuyu sıcağı sıcağına Manşet Gazetesi’ne değerlendirerek, 26-30 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan kurultayın Adalet Yürüyüşünün bir devamı niteliğinde olacağını söyledi. Sürecin Berberoğlu’nun tutuklanmasıyla başlamadığını niteleyen Şengül, son zamanlarda Türkiye’de akıl almaz işler yapıldığını savundu.

CHP KURULTAYI İLE VATANDAŞLAR YOL HARİTASINI ÖĞRENEBİLECEK

Önümüzdeki günlerde yapılacak olan Cumhuriyet Halk Partisinin Adalet Kurultayı’nın vatandaşların derdini anlatabileceği bir kurultay olacağına dikkat çeken Şengül, “15 Temmuzdan bu yana veya geçmişten bu yana ne kadar mağdur olmuş, yargıdan mustarip olan vatandaşımız varsa, bu vatandaşlarımızın derdini anlatabileceği, yol haritasını öğrenebileceği yer Cumhuriyet Halk Partisinin Adalet Kurultayıdır” diye konuştu. Bazı kişiler tarafından söylenen “Adalet yok mu ki, neden adalet istiyorsunuz?” sorularını da yanıtlayan Şengül, şöyle konuştu: “Adalet yürüyüşü İstanbul Milletvekilimiz Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasından hemen bir gün sonra Genel Başkanımızın almış olduğu kararla başladı. Bu karar kimseyi zorlama niteliğinde değildi. Genel Başkanımız “Ben Ankara Güvenpark’tan başlayıp, Maltepe’ye kadar yürüyeceğim” şeklinde bir açıklama yaptı ve bu açıklamayı sadece kendi adına yaptı. Bu süreç Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan bir süreç değil. Bazı çevrelerce sıklıkla “Adalet yok mu ki, neden adalet istiyorsunuz?” soruları soruldu. Tüm Türkiye görüyor ve biliyor ki Türkiye’de son zamanlarda yargıda akıl almaz işler yapılıyor. Bundan dolayı insanlar mağdur ediliyor, haksızlığa uğruyor. Yargı bir anlamda siyasallaşmaya doğru adım atarken tam da bu noktada insanların mağduriyetine duyarlı olmak için Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu bu yürüyüşü başlattı. Yürüyüşteki asıl amaç duyarlılıktan ziyade adaletin tecelli etmesi, yargının bağımsız olması ve yine yargının siyasallaşmadan görevini yapmış olmasını sağlamaktı. Adalet yürüyüşü, Enis Berberoğlu’nun tutuklandığı o gün değil yâda ondan önceki milletvekilleri tutuklandığı için değil, Yani yargının bağımsızlığını yitirmesi içindi.”


 

YARGI SÜRECİNE TARAFLI ELEŞTİRİSİ

Yargı sürecini de eleştiren Şengül, yargıda taraflı olunduğuna dikkat çekerek, bu sürecin 2007 yılından bu yana tecelli ettiğini ileri sürdü. Şengül, “Taraflı yargı olma süreci yaklaşık 2007’den bu yana tecelli ediyor. O zamanki hükümetin eliyle getirilen hâkim ve savcılar bu ülkede Genelkurmay Başkanını terörist diye içeri attılar ve yıllarca hapis yattı. Bir ilin başsavcısını özel olarak görevlendirilmiş bir savcı tutukladı. Bu tür davalarla birlikte adaletin nasıl bozulduğunu adım adım izledik. CHP olarak bizim inandığımız şey şu; eğer bir ülkede yargı bağımsız olursa, adalet herkese eşit şekilde tecelli eder, dağılırsa o ülkenin kalkınması zirve yapar. Ama adaleti tam olarak işlemeyen ülkelerde başta ekonomi bozulur. İflaslar başlar. Onun ötesinde iş adamları paralarını alır çeker ve başka ülkelere yatırır. Dış sermaye olmaz. İşte bundan dolayı adalette 2007’den bu yana sıkıntılı bir süreç yaşıyoruz. İşte bu sıkıntılı süreç bertaraf edilebilir mi? Bu noktada kamuoyunun dikkatini buna çekip, hükümete bir mesaj verebilir miyiz? Şeklinde başlatılan ve teması adalet olan bir yürüyüştü” şeklinde konuştu.

İNSANLAR DEMOKRATİK HAKKINI KULLANDI

Yürüyüşü gerçekleştiren insanların demokratik hakkını kullandığının altını çizen Şengül, “O yürüyüşe bende gittim. Yürüyüş gayet demokratikti ve bazı hükümet yanlılarının, bakanlarının söylediği gibi asla terörize edilecek bir şey yoktu. Eğer oradaki yürüyüş terörize olsa polis ve askerler oradaki yürüyüşün güvenliğini sağlamaz ve yürütmezdi. Oradaki insanlar demokratik hakkını kullandı. Yürüyüşte dışarıdan saldıranlara, küfür edenlere ülkenin bütünlüğü bozulmasın diye alkışlarla cevap vererek, orada kamu düzenini de bir anlamda sağlamış olduk” ifadelerini kullandı.

UMUTSUZLUĞA DÜŞENLERİN KURULTAYI

CHP’de yapılacak olan kurultayın partinin kurultayı değil umutsuz insanların kurultayı olarak yorumlayan Şengül, şu ifadelere yer verdi: “Şimdi ise dün itibariyle partimizin aldığı yeni karar doğrultusunda 26-30 Ağustos tarihleri arasında Çanakkale’de bir Adalet Kurultayı gerçekleştirilecek. Bu tabii yürüyüşle orantılı olarak birbirinin devamıdır. Yürüdük, kamuoyunun dikkatini bu yöne çektik. İş başındaki hükümete bir mesaj verdik. “Buraya dikkat edin, adalette bir sıkıntı var, adalet istiyoruz” dedik. Bunun altını doldurmak içinde Türkiye genelinde yargı yüzünden adaletsizliğe uğramış insanların Çanakkale’de derdini dile getireceği bir kurultay yapılacak. Daha sonra bunlar değerlendirilip, rapor haline getirilecek. Bu raporlarda hükümete, başbakana, cumhurbaşkanına sunulacak. Bu kurultay partinin kademesinde yer alan yöneticilerin değil, aksine yargıda umutsuzluğa düşmüş insanların kurultayı olacak.”

KURULTAYA ÇAĞRI
Adalet kurultayıyla ilgili vatandaşa çağrıda bulunan Şengül, yargıdan dolayı mağdur olmuş vatandaşların yol haritasının Adalet Kurultayı olacağını söyledi. Şengül, “Özelliklede 15 Temmuz sürecinden sonra buraya birçok insan geldi ve FETÖ’cü olmadıklarını, mağdur olduklarını dile getirdiler. Bunların içeresinde gerçekten çok üzüldüklerim, gerçekten haksızlığa uğradığını düşündüğüm vatandaşlar var. Görevden ihraç edilen öğretmenler var. Komutanı emir verdiği için o gün kışladan komutanının emrini yerine getirmek için çıkan, anasının eline yaktığı kınasıyla bu ülkenin hizmetine koşan daha 18-19 yaşında Mehmetçikler var. Ne olduğunu bilmediği halde Generali ile birlikte aynı suçu işlemiş gibi yargılanıyor. Bunların ben kendileri tutuklu değilse, ailelerinin ve yakınlarının buraya gitmelerini öneririm. Bu kurultay çözüm makinası yâda karar verme mekanizması değil. Ama mağduriyetlerinin daha net ve dinlenebileceği ve bu konuda da kişinin mağduriyetine göre de iş başındaki hükümete gerekli şeyleri sunabileceğimiz bir ortam olacak. Onun için ben bugün itibari ile mağdurum diyen herkesin mümkün oldukça o kurultaya gitmelerini, gitmek isteyen arkadaşlarımızın da gerek Onikişubat İlçe Başkanlığımıza gerek Dulkadiroğlu İlçe Başkanlığımıza isimlerini bildirsin” ifadelerini kullandı.

Haber: Emre Akkış


 

Editör: Mahmut Beyaz