Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İçişleri Komisyon Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç, katıldığı bir televizyon programında ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulundu.Yılbaşı gecesi Ortaköy’de yaşanan terör saldırısı hakkında açıklamalarda bulunan Güvenç, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet görmez’in konuşmasından örnek vererek, “sivil insanlara yapılan saldırıların İslam adına hiçbir farkı yoktur” dedi. Güvenç konuşmasına şu şekilde devam etti; “Diyanet İşleri Başkanının olaydan sonra yaptığı bir açıklaması var. “Mabede yapılan saldırıyla eğlence merkezine yapılan saldırı arasında hiçbir fark yoktur” diyor. Yani sivil insanlara yapılan saldırıların İslam adına hiçbir farkı yoktur. Diyanet İşleri Başkanı ile görüştüm. Söylediği çok tatmin edici ve mantıklı. Diyanet var olduğundan bu yana her yıl başından önce Müslümanları uyarmak adına Alkol, kumar vs. taşkınlıkların yapılmaması için bir hutbe verilmiş. Bu yıl ki bu konuda ki bütün bu son konjonktüre gelişmeler göz önüne alınarak hiç Noel bahsedilmeden küfürle, kafirlikle kimse suçlanmadan kaleme alınmış bir hutbe. Burada ki sadece inanan insanlara alkol almayın, kumar oynamayın, tavsiye niteliğinde ki bir hutbe başka bir şey değil.”
‘HÜKÜMETİN İSLAM ANLAYIŞINI SORGULAMAK, EĞER HAİNLİK DEĞİLSE CEHALETİN DANİSKASIDIR’
Türkiye’nin normal bir süreçten geçmediğini ve açık bir şekilde Türkiye’nin saldırı altında olduğunu söyleyen Güvenç, “Maalesef içimizde de bu saldırılara çanak tutan, provokatörlük yapan çok sayıda insan var” dedi. Güvenç, “O saldırıyı yapan DAEŞ’İn militanının gözünde, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve Diyanet İşleri Başkanı kafir hükmünde ve öldürülmesi gereken insan. Bu işin teorisi bu. Ne kadar çürük, yanlış, İslam ümmetini felakete sürükleyecek bir anlayış. Batı üst aklı sendeki var olan sorunları kaşıyor. Olmayan bir şeyi icat etmiyor. Hz. Osman’ın 6. yılından itibaren bu fitneler çıkmış, görüş ayrılıkları çıkmış bugün 20. asır insanının elinde batılı kaynaklar bunu kullanarak toplum içerisinde ki huzuru, güvenliği, geleceği çok açık bir şekilde tehdit ediyor. Hz. Ali’yi bile kafir oldun deyip öldüren bir zihniyetten bahsediyoruz. Dolasıyla bu saldırıda diyaneti suçlamak bizim İslam anlayışımızı, hükümetin İslam anlayışını sorgulamak, eğer hainlik değilse cehaletin daniskasıdır. Buna alet olanlar ya haindir, yada çok gafildir. Bir Müslümanın bir başka bir Müslümana kardeşim dininin gerekliklerini yaşa alkolden, kumardan uzak dur demesi başka bir şeydir. Bu başka bir bağlamdır. Her dinde vardır. Orada gidip insanlara gidip gece yarısı ateş etmek başka bir şey ve insafsızlıktır. Onla bu anlayışı bağdaştırmaya çalışmak Türkiye’nin ne kadar zor bir süreçten geçtiğinin, nasıl örtülü bir savaşa maruz kaldığının işaretidir. Öncesinde Kürt, Türk arkasından Alevi, Sünni şimdi yılbaşı gecesi yapılan bu saldırıyla da ifade edildiği gibi hayat tarzı laik-anti laik çatışmasını çıkarabilir miyiz? Türkiye yılbaşı gecesi eğlence yapanlara saldırılan bir ülke diye dışarıya da lanse ediliyor. 20 yaşındaki militan farkında değil o onu İslam adına yaptığını düşünüyor. Ama biz şiddetle bu anlayışı reddediyoruz. Dünde reddettik, bugünde reddediyoruz. TBMM’nin bir üyesi, İçişleri Komisyon Başkanı, İktidar Partisinin bir mensubu olarak diyorum ki aman ha dikkat. Her toplantıda söylediğim gibi bu iş, dost işi değil. Bu saldırılar basit bir olay değil. Saldırılar iç kaosu ele alıyor, varlığımızı tehdit ediyor, Türkiye’nin bekasına kastediyor. Alevi’si, Sünni’si, Kürt’ü, Türk’ü, Laik’i, Anti Laik’i kim olursan ol başka ülkenin pasaportu olmayanların bu oyuna gelmemesi gerekir” ifadelerini kullandı.
‘TOPLUM GALEYANA GETİRİLİYOR’
Bazı kahvehanelerde yapılan terör propagandalarına tepki gösteren Güvenç şunları kaydetti: “Bu ülkede düne kadar her türlü olay böyle açıkça provoke edilip toplum galeyana getiriliyordu. Eğer bunlar bugün gözaltına alınmasaydı emin olun Gaziosman Paşa’da, Sultan Beyli’de, Çağlayan’da kahve kahve gezerek daha ileri şeyler söyleyeceklerdi. Ne diyeceklerdi? Alevi’leri de kesecekler diyeceklerdi. Bunları alıp bunları gösteriyorsun, millet bunlara uymayın aman ha dediğin zaman bu oyunlar böyle bozuluyor. Bizlerin hiç yorulmadan usanmadan bu ülkede bu provokasyonlara karşı gidip gençlere, çocuklara, mahallelilere, Alevilere bunları anlatmamız lazım. geçmişte toplum böyle patlatıldı. Maraş, Sivas, Çorum olayı nasıl oldu bu ülkede? Geçmişte toplum böyle patlatıldı. Ama bugün bunlar bunun hesabını verecek. Toplum bu oyuna gelmez artık. Bu çok önemli bir mesafe aldığımızı gösteriyor. Başbakan bir açıklama daha yaptı, terörü övmek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarına göre suçtur, bundan sonra sosyal medyada da terörü şiddeti övenler provokasyon yapanlar hesap verecek dedi. Bunu yapmak zorundasın. Bu olayda çok açık ve net şekilde bir eylem var, katliam var. Bu katliamdan hükümet sorumludur deniliyor ve halk, kahvede ki insanlar buna karşı mücadele etmeye zorlanıyor. Daha ne olacaktı?”
‘SAĞ DUYULU OLACAĞIZ, HEPİMİZ AKLIMIZI BAŞIMIZA ALACAĞIZ’
Türk halkının saldırılara karşı birlik içinde oyunları bozması gerektiğinin altını çizen Güvenç, “Bizim İslam anlayışımıza göre bu saldırıyı tasvip etmek mümkün değil. Biz bu toplumda hepimiz hangi yaşam biçimine sahip olursak olalım karşılıklı saygı göstereceğiz” dedi. Ülkenin geleceğini karartmaya çalıştıklarına vurgu yapan Güvenç, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Sokakta ki yapılan her eylemin hareketi, bu ülkenin geleceğine faydası yoktur. Birbirimize saygı göstereceğiz, birbirimize katlanacağız, hepimiz topyekûn bir saldırı altındayız. Peki Diyanet işleri başkanının, Başbakanımızın, Cumhurbaşkanımızın açıklamalarından sonra evrensel anlamda bu işe İslam uleması ne diyor acaba? Bu konuda da Yusuf El Karadavi günümüz yaşayan ulemalarının içinde İslam Âlimleri Birliği Başkanı en saygın isim. Şuanda yeryüzünde yaşayan en saygın Müslüman, İslam Alimi Yusuf El Karadavi’dir. Karadavi net bir şekilde İstanbul Ortaköy’de düzenlenen terör saldırısını şiddetle kınıyorum dedi. Sonrasında Karadavi, Türkiye’yi yıkmak isteyen güçler hiç boş durmuyor, her gün saldırıyorlar. Türk halkı bunlara karşı birlik içinde olmalı, oyunları bozmalı. Türkiye’nin güvenliği bütün İslam dünyasının güvenliği demektir diyor. Sağ duyulu olacağız, hepimiz aklımızı başımıza alacağız. Asla sokak hareketlerine izin vermeyeceğiz. Asla birbirimize yan gözle bakmayacağız. Asla bu oyunlara gelmeyeceğiz. Geçmişte geldik Maraş, Sivas, Çorum olayları oldu. Buna izin vermeyeceğiz. Sorun çok yönlü, çok karmaşık ve üzerinde hepimizin tüm entellüyeklerin, siyasetçilerin düşünmesi gereken bir sorundur. Birincisi İslam da var olan bir takım ayrılıklar üzerine Karadavi ve diğer İslam âlimlerin suratla gidip belki İslam Birliği teşkilatı toplanıp bu ayrılıkların, görüş farklılıkların şiddete teröre yönelmemesi için çağrı yapması gerekir. Çünkü bu iş sadece DAEŞ’le de sınırlı değil, aynı zamanda ŞİA’nın da Halep’te yaklaşımları var. İran’ın konuşulması, İran’a çağrı yapılması lazım. Batı’nın kurduğu zemberekle ŞİA’nın, İran’ın da aklını başına alıp bölgede yeniden bu tür şeylere izin vermemesi lazım.”
‘BİRBİRİMİZE SAYGI GÖSTERECEĞİZ, TAHAMMÜL EDECEĞİZ’
Ülkede sosyal yaşantısını İslam’ın esaslarına göre yada liberal şekilde yaşayan vatandaşların olduğuna dikkat çeken Güvenç, batının bunu kullanarak terör örgütlerini ve cahilleri harekete geçirdiğini söyledi. Güvenç, “Bizim toplumumuzda sosyal yaşantıyı İslam’ın esaslarına göre yaşamaya çalışan kesimler var. Daha liberal daha rahat yaşayanlar da var. Batı bunu kullanarak terör örgütlerini, cahilleri harekete geçiriyor. Dünya’nın her yerinde, her toplumda hayatı farklı gören, yaşayan kesimler var, insanlar var. Birbirimize saygı göstereceğiz, tahammül edeceğiz. Türkiye’nin yolu demokrasi yoludur. Bunca badireden geçmiş bir toplumuz biz. 90 yılda kaç kere darbeye maruz kalmış, halkın birbirine düşürüldüğü, Başbakanların asıldığı, ideoloji adına elçilerin soyulduğu, öldürüldüğü, idamların yaşandığı bir toplumuz. Bu bazen laiklik üzerinden, bazen mezhep üzerinden yapıldı, bazen de Kürtlük, Türklük üzerinden yapıldı. En son FETÖ darbesini yedik. Binlerce bu ülkenin çocuğu bir şekilde özel bir eğitimden geçilerek başımıza bomba attırıldı. Bizim kadar acı çeken, tecrübeler edinen bir toplum dünyada da azdır diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Haber: Meliha Şeyda Akçakale
