Merkez Onikişubat İlçesi Serintepe Mahallesi Muhtarı olan Gürbak, vatandaşın “Sen bizim adayımızsın” sözüyle çok karşılaşınca çareyi aday adayı olmakta buldu. Bugün AK Parti İl Binasına giderek başvurusunu yapacak olacak Gürbak, sokak sokak vatandaşın derdini bilerek ona göre hareket edeceğini belirtti. Kahramanmaraş’ta da muhtarlık makamını güçlü bir şekilde halka hissettiren Onikişubat İlçesi Muhtarları Dernek Başkanı ve Serintepe Mahallesi Muhtarı Ramazan Gürbak, 24 Haziran’da yapılacak erken seçimler için aday adaylığını açıklayarak hizmet yarışını büyüttü.
ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR YAPMIŞTI
Ocak ve Mart aylarında iki kere Manşet Gazetesine açıklama yapan Gürbak, yapılacak seçimler Devlet Bahçeli’nin hükümeti desteklemesi, muhtarların önemi ve bir çok noktaya temas etmişti. Gazetemiz Muhabiri Mustafa Kılınç’a önemli açıklamalarda bulanan Gürbak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin söylediği Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın olumlu yanıt verdiği erken seçim hakkında da önemli açıklamalarda bulundu.
DAHA ÖNCE NE DEMİŞTİ
Gürbak’ın daha önce manşet Gazetesine verdiği açıklama şöyle: “Devlet Bahçeli’nin açıklamasını konuştuk halkımızla. İnanır mısınız Devlet Bahçeli’nin bu yaptığı açıklamaya karşın insanlarımızın gözünün içi gülüyor adeta, ben bunu rahatça okuyabiliyorum. Çok uzağa gitmeye gerek yok, şahsım adına ve bugünkü edindiğim izlenimlere göre söylüyorum Devlet Bahçeli hem omurgalı bir siyasetçidir hem de vatan mevzu bahis ise gerisi teferruattır düsturuyla yola çıkarak makamın önemli olmadığını bir kez daha vurgulamıştır. Çünkü bana göre ve halkımıza göre şuan da ülkemizin gündemi seçim değildir. Bana göre ülkemizin gündemi, ülkemizi kurtarmaktır. Neden kurtarmaktır, dış güçlerden kurtarmaktır. Daha dün siz İran’da yaşananları görmediniz mi, Suriye’yi, Irak’ı anlatmaya gerek var mı? Daha dün İran’da bir takım fotoğraf karelerinde de görüldü bu olayları provoke eden insanların bazı dış güçlere ait olduğu görülmedi mi? Bu insanlar oralarda fark edilmedi mi? Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğüne aynı dış güçler içerdeki maşalarını kullanarak bize de bunları yapmak istiyorlardı. Biz bunu 2013’te gezil olaylarında gördük, biz bunu 17-25 Aralık’ta gördük, biz bunu maalesef 15 Temmuz’da kanlı darbeyle gördük. Devlet Bahçeli için aslında şöyle bir yaklaşımda bulunduk sabah, mahalle halkımızla birlikte. Biz Devlet Bahçeli’yi devletin ve siyasetin ak saçlısı olarak gördük. Kısacası bunu söyleyebilirim
DEVLET BAHÇELİ BİR ERDEMLİLİK YAPTI
Biz Cumhuriyet Tarihi’nden bu yana üç aşamalı bir demokrasi yönetimiyle karşı karşıyayız. Birincisi Cumhuriyet Dönemi tek partili dönemdi, 1946’da çok partili döneme geçildi. Ve 16 Nisan referandumuyla da ülkemiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildi. Yani 3. aşamaya geçiyoruz. 3. aşamada bizim tam bağımsız bir Türkiye için mücadele verirken bizi idare eden idareciler, siyasetçiler tam bağımsız Türkiye mücadelesi verirken bir bakıyorsunuz bize üç beş ağaçtan kaynaklanan 2013 gezi olayları, bir bakıyorsunuz 17-25 Aralık’ta yargı darbesi yapıyorlar, bakıyorlar oda olmuyor biz bu millete artık kurşun sıkalım diyorlar. Maalesef bizden gibi görünen ama bizden olmayan üniformalı hainler bizim vatandaşlarımıza kurşun sıkarak bize darbe yapmaya çalıştılar. Devlet Bahçeli bu durumları bildiği için, böyle bir durumda siyaseti düşünmek mantıklı mıydı? Devlet Bahçeli bir erdemlilik yaptı, şuanda siyaset düşünmek değil gayemiz dedi. Önemli olan ülkemizin bekasıdır dedi. Aynısını rahmetli Alpaslan Türkeş de yapmamış mıydı? Alparslan Türkeş, 1991 seçimlerinde Refah Partisi ile beraber seçimlere ittifak yaparak girmemiş miydi? Aynı cümle 1991 yılında rahmetli Alparslan Türkeş zamanında mevzu bahis vatansa gerisi teferruattır dememiş miydi? Bu şartlarda Türkeş meclise girmemiş miydi? Dolayısıyla aynı senaryo, biz ondan sonra 28 Şubat’ı yaşadık o dönemden sonra. Biz maalesef 15 Temmuz darbe girişimini yaşadık. Ülkemiz çok ciddi badirelerden geçiyor. Gerek coğrafi yapımızın gerekse de özellikle yakın komşularımız olan Ortadoğu’daki durumlar baz alındığında sayın Bahçeli’nin bu aldığı karar hem şahsım adıma hem de mahalle sakinlerim adına söylüyorum, almış olduğu kararı çok olumlu görüyoruz. Bu minvalde açıklamalarından ötürü Kahramanmaraş’ ne kadar temsil edebilirim tartışılır ama kendime göre bir bireyim, bir mahalle muhtarıyım ben. Ama şöyle bir genele baktığımız zaman insanların gözünün içi gülüyordu adeta bunu rahatlıkla söyleyebilirim” dedi.
CUMHUR İTTİFAKI
Cumhur ittifakına bakıldığı zaman ülkemizde 2023, 2050, 2071 hedeflerine giderken bizim kesinlikle birlik ve beraberliğe ihtiyacımızın olduğu bu günlerde çok ihtiyacımız vardı böyle bir birlikteliğe. Bu siyasi bir rap değildir. Cumhurbaşkanımızda böyle bir açıklama yapmıştı. Bu siyasi bir rant değil ve bu ülkemizin beka sorunuyla ilgili bir birlikteliktir. Tabana bakıldığı zaman cumhur ittifakı taban nezdinde çok ciddi şekilde olumlu yansımaları vardır. Bu bizim 2023’e ve 2050’ rahatlıkla götüreceği birliktelik doğmuştur.
BUNLARI YAŞADIK
16 Nisanda referandum yaşadık. Bu konuyla alakalı meclisimizde çalışmalar oldu. Devlet Bahçelinin de desteği bu yöndeydi. Biliyorsunuz bundan sonraki süreçte ülkemiz yeni bir döneme girecek, yeni dönem nedir Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle alakalıdır. Biz darbe anayasalarıyla yönetilmekteydik. Bu anayasa ise askeri vesayetine, yargı vesayete hükmündeydi. Ancak yaşanan son referandumlarla birlikte ve meclisimizin aldığı kararlarla birlikte en sonunda da milli iradenin ortaya koyduğu bir gerçekle milli iradenin ortaya koyduğu bir gerçekle cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla burada bundan sonra her zaman milli iradenin dediği olacaktır. Cumhur ile başı birleşmiştir. Bundan sonra ben zannetmiyorum ki fırsat vermeyeceğiz. Biz bunun canlı örneğini 15 Temmuzda yaşadık. Biz bundan sonra askeri darbeleri ne de yargı darbelerini halk istemediğimizi tam olarak referandumda belirtik.
BU ÇOK ÖNEMLİ BİR BİRLİKTELİK
Menfaatler çakışması oluyor biliyorsunuz devletlerarasında bile menfaatler çakışması var. Burada aslı olan devletimin menfaati değil midir? Ülke içerinde baktığımız zaman özellikle son yıllardaki çıkışlara bakıldığı zaman hem içerden hem de dışarıdan çok ciddi şekilde tehditler var. Bu tehdide karşılık birlik beraberlik içerinde olma zamanı değil midir? Bu hareketi birlikte yürütme, bu Türkiye’yi birlikte yönetme zamanı değil midir? İttifakı kendi aramızda yapıyoruz zaten. Özelliklede FETÖ’nun bu operasyonlarıyla birlikte bu ittifakın halk nezdinde ve ülkemiz nezdinde olumsuz olacağı algısını yaratmaya çalışıyorlar. Seçim olduğunda yine göreceklerini düşünüyorum. İttifak halk tarafından olumlu karşılanan bir şeydir. Bir başkalarının bu konuya art niyetle yaklaştığını tahmin ediyorum. Hem Kahramanmaraş hem de tüm Türkiye’nin bunu rahatlıkla görebildiğini düşünüyorum
KRİZ OLSA KAYAK MERKEZİ VE MESİRE ALANLARI DOLU OLUR MU?”
Türkiye’nin şu anki ekonomisini şu şekilde anlatayım, biz Kahramanmaraş’ta yaşıyoruz. Türkiye geneli de bizi muhakkak ilgilendiriyor ama önce can sonra canan hesabı biz Kahramanmaraş’ta yaşıyoruz. Pazar günü çocuklarımı alayım, şehrimizde biliyorsunuz yaz-kış kullanılacak Yedikuyular Kayak Merkezi açıldı, buraya gidelim istedim. Sonra da sosyal medyayı yaygın olarak kullandığım için, çok yoğun bir ilgi gösterildiğini görebiliyordum. Dedim ki bu hafta ters istikamette babadan kalma bir bağımız var, ağabeyime dedim ki biz bağımıza gidelim. Tam ters istikamet olan Kılavuzlu’ya doğru giderken, o taraflarda da biliyorsunuz Onikişubat Belediye’mizin Bisiklet ve Yürüyüş Yolu ile yan tarafta Büyükşehir Belediye’mize ait olan Kılavuzlu Mesire alanları var, hava da güzel maşallah. Milletimiz hem Bisiklet Yolu’nu, hem de mesire alanlarını doldurmuş maşallah. Diğer tarafa da baktığımızda kayak merkezimiz maşallah öyle duydum 20-30 bin insan ziyaret etmiş. Şartlar böyle olunca ne oluyor, insanlarımızın bu gezmeleri bizim hoşumuza gidiyor. İnsanlarımız mutlu olursa tüm Türkiye’miz mutlu olur, herkes mutlu olur. Burada ekonomi ile alakalı bir acaba sıkıntımız olsaydı sizce bu gezmelerimizi rahatlıkla yapabilir miydik? Ekonomi bu kadar basit anlatılamaz çünkü bu işin ithalatı var ihracatı var şüphesiz, ekonomi bir çırpıda bu şekilde anlatılamaz ama ben şehrimiz açısından gördüğümü söylüyorum. Genel anlamda baktığımız zaman ekonomiye de bir darbe vurmaya çalışmışlardı, biliyorsunuz ülkemizde bir FETÖ gerçeği vardı. FETÖ gerçeği de aslında bir projeydi ama bu bir Siyonizm’in oyunuydu. Daha önce de bunun uyarıları gelmişti. Sizi darbeyle yıkamadılar, Kahramanmaraşlı ağzıyla sizi kaba kuvvetle yıkamadılar sizi ekonomiyle vuracaklar tedbirinizi alın demişlerdi biliyorsunuz Rusya’dan, Fransa’dan bizlere bir takım yetkililerden böyle demeçler verilmişti uluslararası arenada. Biz buna zaten hazırlıklıydık çok şükür, ama bir ekonomik kriz varmış gibi algı yapılmaya çalışıyor”
