1999 ve 2015 yıllarında Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) milletvekili adayı olan, aynı zamanda partinin bütün kadelerinde aldığı görevler ve başarılarıyla dikkatleri üzerine çeken iş kadını Kibar Özdemir, geçtiğimiz günlerde yaptığı basın açıklamasıyla CHP İl Başkanlığı’na aday olduğunu açıklamıştı. Adaylığını açıklamasının ardından bu kez ise kentte görev yapan yerel medya mensuplarıyla bir araya gelen Özdemir, hedeflerini anlattı. CHP’nin 100 yıl sonra Kahramanmaraş’taki ilk kadın il başkanı adayının kendisi olduğuna dikkat çeken Özdemir, 11 ilçenin tamamını kucaklayan politika sergileyeceğini anlattı. Kongrede eşit şartlarda yarışmadıklarına da dikkat çeken Özdemir, konuşmasında şu ifadeleri kullandı;

11 İLÇENİN TAMAMINI KUCAKLAYABİLEN BİR ÇALIŞMAYI ÖN GÖRÜYORUM”

“ yaşanan büyük depremin getirdiği ölümler var, Allah hepsine rahmet eylesin, yaralılarına şifa diliyorum. Bölgemiz hala korku ve panik halinde, hepimiz olası depreme yönelik sıkıntıları yüreğimizde, beynimizde taşıyoruz. Olağanüstü bir süreçten geçiyoruz, üç tane değerli arkadaşımızın CHP il başkanlığına aday olması, CHP’nin lehine bir durumdur. Birisi Ünal Ateş, merkez ilçe başkanımız, kendisine başarılar diliyorum. Birisi mevcut il başkanımız Esat Şengül, başarılar diliyorum. Başkanımız Esat beyin dördüncü dönemi. Herkesin tanıdığı, CHP’ye neler kazandırdığını, neler kazandırmadığını bütün kamuoyu biliyor. Aynı şekilde Ünal Ateş’in de 220 binden fazla seçmenin olduğu metropol ilçenin başında olması, burada neyi fazla, neyi eksik yaptığını kamuoyu biliyor. Buralara girmeyeceğim, CHP İl Başkan Adayı olursam neler yapabileceğimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Biliyorsunuz, CHP’den Kahramanmaraş’ın tek bir tane milletvekili var. Milletvekilimiz Ali Öztunç’un yükünü hafifletmek, CHP’nin 11 ilçenin tamamını kucaklayabilen bir çalışmayı ön görüyorum. Bu çalışmanın temel noktası bir defa ortak akıl olacak, istişareler olacak, şeffaflık olacak, siyasi ahlakın egemen olduğu bir anlayış olacak. Hiç kimseyi ötekileştirmeden, Kahramanmaraş’ın yararına, çıkarına olan her türlü söylemi düstur edip, yolumuzu yürümek istiyoruz.

“İKTİDARA GİDECEK OLAN YOL, KAHRAMANMARAŞ’TAN GEÇECEK”

Türkiye’nin içinde bulunduğu koşullar hepinizin malumu, adaylık açıklamamda da ifade ettim. CHP, Türkiye’nin umududur. Bu umudun büyümesi lazım. Bu umudun iktidara gelmesi lazım. Bu anlayışla Kahramanmaraş’ta bizler de evimizin önünü süpürmekle mükellefiz. İktidara gidecek olan yol, Kahramanmaraş’tan geçecek. Çünkü Türkiye’nin 18 tane böyle ili var, CHP’nin kısmetine az düşen bir oy. Bu oyu eğer artıramazsak, CHP’nin politikalarını, CHP’nin iktidara giden mücadelesini bu topluma anlatamazsak, CHP iktidar olamaz. Halkın umudu da, toplumun umudu da zayıf kalır.

“GENÇLİK VE KADIN MERKEZİ OLUŞTURACAĞIM”

Gençlerimiz hem sağlık konusunda, hem iş konusunda, hem de geleceğe bakma konusunda ciddi bir moral bozukluğuyla karşı karşıyalar. O yüzden Kahramanmaraş’ta il başkanı olursam ilk işim bir Gençlik ve Kadın Merkezi oluşturmak. Burada üretim atölyelerinde insanların kendilerine üretebilecekleri, çünkü Kahramanmaraş’ın kadınları çok beceriklidir, üretime çok güzel katkı sunabiliyorlar. Bunu Kahraman Kadınlar Kooperatifi’nde de örneğini sergiledik. Bunu 11 ilçeye yayacak çalışmayı öngörüyorum. 15 tane gencimizle birlikte bütün Kahramanmaraş’ın haritasını çıkarıp, bu bölgede, bu mahallede, bu kasabada nasıl bir çalışma yapacağımızı o gençlerle birlikte her ailenin bir kartı olacak, kan grubuna kadar, çocuk sayısına kadar, gelirine kadar hepsi tek tek o kartlarda yazılı olacak. Onunu üzerinden bir siyasal çalışmayı hayata geçirmeyi öngörüyorum.

“İNSAN KAYNAKLARI MERKEZİ OLUŞTURACAĞIM”

Yine Kahramanmaraş’ta CHP’nin çalışmalarını, örgütünün, esnafının sorunlarını, sıkıntılarını dile getirebileceği radyo kurmak istiyorum. Bu radyo Kahramanmaraş’ın sesi olacaktır ve tamamen bu anlamda bir çalışmayı öngörüp, Kahramanmaraş’ın sorunlarını Türkiye duyacaktır. Yine, bir İnsan Kaynakları Merkezi oluşturacağım. CHP İl binası içerisine bir merkez oluşturacağız, burada bizim işsizlerimiz, şoför mü lazım, bahçıvan mı lazım, mühendis mi lazım, mimar mı lazım, parlamentodaki milletvekili de bu internet sayfasında bunu görecek, Sinop’taki il başkanı da bunu görecek, belediye başkanı da bunu görecek, vatandaş da bunu görecek. Buna göre bu insanlara iş bulma noktasında ciddi bir rehberliği öngörüyorum. Eğer CHP’nin il başkanı olursam, 3 tane milletvekili, 4 belediye başkanlığı alınacak bir çalışmayı hedefime koymuşum. Bu anlamda zaten aday oluyorum. Gayemiz, CHP’nin iktidarına giden yoldaki taşları tek tek döşemek olacaktır.

“100 YIL SONRA İLK İL BAŞKANI ADAYIYIM”

100 yıl olmuş, Kahramanmaraş’ta ilk defa bir kadın ‘Ben CHP’nin il başkanı adayıyım’ diyor. Bu bile tek başına Kahramanmaraş için önemlidir, kıymetlidir. Eğer ben CHP’nin il başkanı seçilirsem, 81 ilde Kahramanmaraş konuşulacak. Kahramanmaraş, bir kadını il başkanı seçti, bütün bürokrasinin kapıları açık olur Kahramanmaraş’a. Bizim söylediğimiz herşey manşet olur, Tv’lere, gazetelere. Öyle bir çalışmayı hedefliyorum çünkü bakın ben belli bir yaşa gelmiş, iki çocuk annesi ve bir torunu olan kadınım. Kahramanmaraş’ta dört tane STK kurup, yaşama geçirdim. Amaç, Kahramanmaraş’a katkı sunmaktı. Girişimci Kadınlar Derneği’ni ilk kurduğumda 7 tane kadın vardı, bugün 170 tane kadın girişimci oldu. Bugün Kahramanmaraş’ta mikrokredi varsa, altında benim imzam var. 7 bin tane kadın bugün evine ekmek götürür hale geldi. Çalışırsanız, niyetiniz halis olursa toplum her zaman sizinle birlikte olur. Kahramanmaraş’ın çıkarını önceler, futbol takımı tutar gibi siyasi bir anlayışla siyasetçi yola yürümez. Toplumu kucaklamak zorunda ve bulunduğu mevki ve makama güç vermek zorunda, onu en iyi şekilde temsil edebilmek durumunda. Kahramanmaraş’ın sorunlarını hiç kimseden korkmadan, çekinmeden, yiğitçe, mertçe, dürüstçe ifade edebilme olanaklarını yaratmalı. Bu toplumda herkes bir şey söylüyor, aslında doğruları söylüyor ama herkes içinde söylüyor, karnının içinde ya da dört duvar arasında konuşuyor.

“SİYASETTEN ALDIKLARI GÜCÜ KILIÇ GİBİ SALLAMAYA...”

Siyasetçiler doğruyu önceleyip toplumu doğru bir noktada ifade ederse topluma güç verirse, toplum doğruları ifade etme noktasında çekinmez. Aksi takdirde birileri siyasetten aldıkları gücü toplumun üzerinde kılıç gibi sallamaya, insanları sindirmeye, köle yapmaya çalışıyor. Kendine biat etmesini istiyor. Biz biat kültürünü kabul edecek bir toplum değiliz. Emperyalizme karşı mücadele eden, 12 Şubat destanını yazmış bir toplumu kim köleleştirebilir. O yüzden doğruları ifade edebilme noktasında birilerinin çıkıp o makamlarda bunu söylemesi gerekiyor. Bu anlayışla yola çıktık. 1999’da Kahramanmaraş’ın seçilmiş ilk kadın milletvekiliyim. Bana, ‘Bertiz’e boşuna gidiyorsun, Bertiz’den CHP’ye oy gelmez’ dediler. Ben Bertiz’in bütün köylerini yine kış günü çamurların içinde adım adım dolaştım. Bertizli’ye anlattık, konuştuk, dertleştik ve tarihin en yüksek oyunu CHP 99’da almıştı. Topluma doğruları anlatırsanız doğru sonuç alırsınız.

“YARIŞIMIZIN KOŞULLARI EŞİT DEĞİL”

11 ilçemizi adım adım dolaşıyorum, neden il başkanı adayıyım, delege nasıl olmalı diye arkadaşlarımızla paylaşıyorum. Delegelerin çok güzel bir teveccühü var ve bu delegelerin hiç kimse önüne geçemez. CHP’nin delegesinin aklı da var, irfanı da var, vicdanı da vardır. Bazı il başkan adayları delegeye yemek veriyor, iyi güzel. Bir siyasi partinin herhangi bir kademesinde yönetim kurulunda olan bir insan, seçime giderken istifa ediyor mu, belediye meclis üyesi olsanız dahi yönetim kurulundan istifa etmeniz lazım. Benim iki değerli başkanım neden istifa etmeden CHP’nin bütçesini, koltuğunu, binasını, sekreteryasını, telefonunu, faksını kullanıp delegeden oy istiyor. Bana göre bu son derece antidemokratik bir yöntem. Oysa o parayla öğrencilere burs verebilirler, fakir fukaranın hastasına katkı sunabilirler, CHP’nin delegesine yemek vermeye gerek yok. CHP’nin delegesine duygu ve düşüncenizi ifade etmeniz yeterlidir. Bunların hiç birine gerek yok. Siyasi ahlakın gereği iki başkanın kongre salonuna gitmeden bir ay öncesinden istifa etmesi gerekiyordu, neden etmiyorlar? Çünkü oradaki gücü delegenin üzerinde bir yaptırım olarak kullanmak istiyorlar. Ben bunu doğru bulmuyorum, yarışımızın koşullarının eşit olmadığını ifade etmek istiyorum. Haklı olan, doğru olan, CHP’ye faydalı olan kazansın.”

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz