AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Ahmet Özdemir, Bengütürk Televizyonu’nda canlı yayınlanan ve sunuculuğunu Cem Açıkgöz’ün yaptığı ‘Günün Raporu’ programına konuk oldu. Yoğun gündem konularının değerlendirildiği programda Açıkgöz’ün sorduğu sorulara içtenlikle yanıt veren Özdemir, “Biz artık Kılıçdaroğlu’nun, Cumhurbaşkanımıza pas atıp, Cumhurbaşkanımızın da gol atmasından ne zaman usanacağını merak ediyoruz. Biz istiyoruz ki muhalefet nitelikli bir muhalefet olsun, iyi bir siyaset üretsin ama CHP’de böyle bir kaygı yok. Kılıçdaroğlu kendi koltuğunu korumak için kendi yol arkadaşlarını her zaman feda etmiştir ve feda etmeye de devam ediyor. Bunu bir yol ve strateji olarak kullanıyor” diye konuştu.

İşte Ahmet Özdemir’in ‘Günün Raporu’ programında yaptığı açıklamaların satır başları şu şekilde;

BİZ İSTİYORUZ Kİ KARŞIMIZDA NİTELİKLİ BİR MUHALEFET OLSUN”

“İşin esası Cumhuriyet Halk Partisi’ne yakın başka bir gazeteciden çıktı. Soru şudur, bu gazetecilerin haberinden sonra Sayın Kılıçdaroğlu’na bu hususu sorduklarında “evet ben de o konuyu biliyorum külliyeye giden biri var” şeklinde bir beyanı var. Cumhurbaşkanımız böyle bir şeyin olmadığını açıkça beyan edince gazeteciler bocaladı. Hemen ardından Muharrem İnce bunu beyan edince CHP Genel Merkezi bocaladı. Benim için bu konuda kilit noktası olan şey, Muharrem İnce basın toplantısını CHP Genel Merkezinde yapmadı evinin bahçesinde yaptı. Bunu da evinin bahçesini daha güvenilir bulduğu için söyledi. Bu basın toplantısını gerçekleştiren kişi Cumhuriyet Halk Partisinin Cumhurbaşkanı adayı ve söylediği şey çok önemli. CHP Genel Merkezini güvenli bulmadığı için orada yaptığını söylüyor. Buna itibar etmek gerekiyor çünkü bu istinatlara maruz kalan kişi o. Peki ne oldu? Gazeteciler itiraf etti ki bizim kaynağımız Kılıçdaroğlu dediler. Kılıçdaroğlu’da bunu başka bir şeye, “benim aslında söylemek istediğim CHP’nin karıştırılmasına dair bilgim vardı” şekline evirmeye çalıştı. Türk milleti ariftir. Türkiye Cumhuriyeti Kılıçdaroğlu’nun bocalamasını izliyor şuan. Cumhurbaşkanımız bugün gerçekleşen grup toplantısında “Biz Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığından memnunuz” dedi. Yani muhalefette bulunan bir partinin genel başkanı ancak bu kadar kötü olur dedi. Biz de artık Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanımıza pas atıp, Cumhurbaşkanımızın da gol atmasında ne zaman usanacağını merak ediyoruz. Biz istiyoruz ki muhalefet nitelikli bir muhalefet olsun, iyi bir siyaset üretsin ama CHP’de böyle bir kaygı yok. Kılıçdaroğlu kendi koltuğunu korumak için kendi yol arkadaşlarını her zaman feda etmiştir ve feda etmeye de devam ediyor. Bunu bir yol ve strateji olarak kullanıyor. Bunun CHP’ye zararı var, ülkemize de zararı var. çünkü iyi muhalefet yapılamıyor, iyi siyaset yapılamıyor. CHP’ye oy vermiş vatandaşlarımız muhakkak ki bunun takdirini yapacaktır diye düşünüyorum.

KILIÇDAROĞLU HER ZAMANKİ GİBİ SÖYLEDİĞİ SÖZÜN ARKASINA SAKLANMAYI TERCİH ETTİ”

Kılıçdaroğlu’na sorulduğunda “Evet CHP Genel Başkanı olmak için AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı ile görüşmüş bir kişinin bilgisi bende de var, doğrudur” dedi. Daha sonra da “Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’yi karıştırmak istediğini biliyorum ben buna doğrudur dedim” dedi. Bu çok basit ve sığ bir açıklamadır. Bir genel başkana yakışmayacak bir açıklama. Şöyle söyleyebilirdi, gazeteci arkadaşlar beni yanılttı ben bunlara dayanarak söylemiştim ama böyle bir şey yokmuş diyebilirdi. Ha özür dilemesin belki siyasetçinin özür dilemesi bu şekildedir. Eğer böyle söyleseydi bu millet bunu kabul ederdi. Ama maalesef ki her zaman yaptığı şeyi yani söylediği sözün arkasına dolaşmayı ve saklanmayı tercih etti. Bu da onu biraz daha küçülttü tabi.

BU MİLLET TERÖRE SIRTINI DAYAYANLARIN SİYASETİNİ KABUL ETMEZ”

Rahmi Turan’ın yazısının ortaya çıkışının kontrollü olup olmadığını, Kılıçdaroğlunun CHP’nin başına gelme süreci ile ilişkilendirirseniz karar verebilirsiniz. 2008 yılında Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi İlhan Selçuk’un Amerika Dış İşleri Başkan Yardımcı ile bir telefon görüşmesi var. Telefon görüşmesinde İlhan Selçuk’un danışmanına Amerika Dış İşleri Başkan Yardımcısının danışmanı diyor ki, “AK Parti karşısında Deniz tutunamadı bir alternatif üretmemiz lazım bize fikir verin” diyor. Aradan 6 ay geçiyor Deniz Baykal’ın başına o malum hepimizin şahit olduğu süreçler geliyor ve CHP’nin başına Kemal Kılıçdaroğlu geliyor. Buradan anlıyorum ki birileri muhalefetin siyaset yapma biçimini şekillendiriyor. Bu o zamanda böyle oldu ve Kılıçdaroğlu geldi. Kılıçdaroğlu verdiği mücadeleyle ne kadar kötü muhalefet yapılabilir bunu çok iyi gösterdi. Hem kendi seçmenine, hem Türkiye’ye hem de Dünya’ya bunu gösterdi. Kılıçdaroğlu’ndan da artık kurtulalım fikri bu konuyu hayata geçirmiş olabilir. Kılıçdaroğlu’nun siyaset anlayışı CHP’yi daha da marjinalleştiren, HDP’ye daha çok yaklaştıran bir anlayış. Bu millet her türlü siyaseti kabul eder ama teröre sırtını dayayanların siyasetini kabul etmez. Cumhuriyet Halk Partili de olsa, Sosyal Demokrat da olsa vatanını milletini seven sosyal demokratlar Kılıçdaroğlu’nun CHP’yi marjinalleştirmesine razı değildir. Ama bundan bir türlü kurtulamıyorlar ne olursa olsun Kılıçdaroğlu karşısındaki ekibi bir türlü tasviye ediyor ve siyasi hayatına devam ediyor. İktidar beklentisi yok tek beklentisi CHP Genel Merkezinde Genel Başkan olma beklentisi.

KILIÇDAROĞLU’NUN HDP’Yİ YAŞATMAK ADINA KENDİ VARLIĞINDAN VAZGEÇTİĞİ ZAMANLAR OLDU”

Biz, AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi olarak bi ittifak yaptık. İYİ Parti, CHP ve HDP’de bir ittifak yaptı. Hem Cumhuriyet Halk Partili hem de İYİ Partili birçok seçmen HDP ile yapılan bu ittifaktan rahatsızdı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçmişine bakarsınız, öyle ki HDP’yi yaşatmak adına kendi varlığından vazgeçtiği zamanlar oldu. CHP’nin içerisinde siyaset yapan ve bu ülkeyle ilgili sevdası olan insanlar CHP’nin bu marjinalleşme tutumundan rahatsızdı ama buna karşı önlem alamadılar. Geçmişte de buna önlem almaya çalışanlar oldu ve onlar da bir şekilde tasfiye edildi. Bu rahatsızlığın tezahürüdür, bunun devamı da gelecektir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu söyleminin altının boş çıkması da CHP teşkilatları içerisinde bir rahatsızlık oluşturur. Bizi hep zor duruma düşürüyorsun algısı CHP teşkilatları içerisinde bir rahatsızlığa sebep olur. Bundan sonra daha yeni olaylar ve daha farklı senaryolar ortaya çıkabilir diye düşünüyorum.

İNCE, BU BASIN TOPLANTISINI YAPARAK KILIÇDAROĞLU’NA BİR GOL ATMIŞ OLDU”

Cumhurbaşkanımız dün gerçekleşen grup toplantımızda şunu söyledi, “önce Türk milletinden özür dilemeliler” dedi. Neden? Çünkü, hepimiz Türk milleti adına siyaset yapıyoruz. Millete böyle bir kötü siyaset örnegi gösterdikleri için özür dilemeliler. İkinci olarak da Cumhurbaşkanımızdan özür dilemeliler. Cumhurbaşkanımızı bir şeyle itham ettiler, Cumhurbaşkanımızla ilgili bir çok şey söylediler ama birilerine kumpas kurmak, birilerinin siyasetini dizayn etmek Cumhurbaşkanımızın hiçbir zaman yapmadığı ve böyle ahlaki olmayan yollara tevessül edenlere müsaade etmeyen bir lider olduğunu herkes bilir. Üçüncü olarak da, Muharrem ince. Muharrem ince kendi siyasetleri içerisinde bir figür. İnce’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ciddi bir şekilde endişelendirmişti. Bu, Muharrem ince ve onun gibi düşünenlerin tasviyesine dair bir sürecin başlangıcı da olabilir. Evet bu anlamda bir mağduriyet var ama bu mağduriyeti de giderecek olan tek kişi Muharrem İnce’nin kendisiydi. İnce,bu basın toplantısını yaparak Kemal Kılıçdaroğlu’na bir gol atmış oldu. Sen beni bununla al aşağı etmeye çalışıyorsun, sen bu işlerle uğraştığın için orada durmamalısın’ı söyledi. İkincisi de, dava arkadaşına bunu yaptığın için orada durmamalısın’ı söyledi. Bence bunun CHP tabanında bir karşılığı olur.”

HABER:TUĞÇE KAYAR

Editör: Mahmut Beyaz