Bu haftaki konumuz sigara… Yok, sigara ve sağlık üzerine etkileri konulu o bildiğiniz makalelerden değil. İçeriğimiz daha çok “Kaçak Sigara”.

Sigara, o bildiğimiz, sağlığa olan zararları anlatılmakla bitmez, psikolojik bağımlılığı kuvvetli bir uyuşturucu ile eşdeğer sigara. Türkiye’de yaklaşık 17 milyon sigara tiryakisi mevcut. Yapılan araştırmalara göre, kadınların sigara içme oranı hızlı bir yükselmekte. Sağlık Bakanlığımızın sigarayı bıraktırmak için ciddi projeleri, çalışmaları mevcut. Ancak bu çalışmalar ne kadar başarılı olursa olsun toplumda sigara içme oranını sıfırlamak mümkün değil.

Sigara fiyatlarına gelince; ülkemizde ortalama bir paket sigara 3 Dolar. Yaklaşık 10 TL.’den satılmakta. Bu, dünya ortalamasının oldukça üzerinde. Bir paket sigarada maksimum bir avuç tütün olduğu varsayılırsa, üretim, paketleme, pazarlama masraflarının oldukça üzerinde bir satış fiyatı karşımıza çıkıyor. Bu fiyatın aslan payını da, hepimizin bildiği gibi vergi kalemi oluşturmakta.

Peki, devletimizin sigaraya bunca yüksek miktarda vergi koyması, arz fiyatını bunca yüksek tutmasının amacı nedir? Çok kazanmak, çok vergi almak mı? Yaşı küçük çocukların, gençlerin sigaraya rahatça ulaşmasını, satın almasını önlemek mi? İnsanların, nerdeyse bir mutfak masrafı kadar yekün teşkil eden bu harcamadan kaçınmasını, sigarayı bırakmasını sağlamak mı?

Hepsi mi? Evet hepsi.Peki bunda, bu gayede ne kadar başarılı olunuyor?

Bu hedefin tutturulduğu söylenemez. Ekonomik ve sosyolojik olarak bu hedefe balta vuran çok önemli bir katman var. “Kaçak sigara.”

Türkiye’nin hemen hemen her şehrinde, pek çok köşe başı bakkalında, özellikle Suriyelilerin işletmeciliğini yaptığı her bakkalda, markette kaçak sigaralar karton karton satılmakta. Tekelin yaklaşık 10 liradan sattığı sigaralar, bu marketlerde yarı fiyatında satılmakta. Hiçbir vergi ödenmeden, hiçbir kontrolden geçmeden. Doğal olarak her halükarda sigarayı içen insan yarı fiyatına gidip buralardan temin etmekte.

Devlet, aldığı vergiden, gelirden oluyor. Yaşı küçük çocuklar ve gençler sigaraya daha kolay ulaşıyor, inanlar daha ucuz olduğu için sigarayı bırakma düşüncesini öteliyor.

Sağlık Bakanlığımızın araştırmalarında sigara kullanım oranı her yıl yüzde 10-15 düşüş göstermekte. Acaba gerçekten öyle mi? İnsanlar sigarayı mı bırakıyor, kaçak sigaraya mı yöneliyor?

Olayın bir de çok acı bir boyutu var. Belki de en can alıcı noktası. Kaçak sigaraya verilen paralar terör örgütü PKK’ya gidiyor. Devletin alamadığı vergi terör örgütüne gidiyor. Yani kaçak sigaraya verdiğimiz her para askerlerimize, polisimize kurşun olarak geri dönüyor.

Kaçak sigara sorununu yalnızca polisiye tedbirler ile önlemek oldukça güç. Olay arz talep meselesi. İnsanlar ucuz sigara varken, iki katını vermek istemiyor. Polisiye önlemlerin yanında başka önlemlerle mücadele desteklenmeli. Şu an için bu işin en akıllıca yolu, kaçak sigara ile rekabet etmek. Bazı marka tütün ve tütün ürünlerinin fiyatını düşürmek.

Ve halkımıza daha iyi anlatmak gerek. Kaçak sigaraya verdiğiniz her para, polisimize, askerimize, evlatlarımıza kurşun olarak, bomba olarak geri dönüyor.