Riga’da sona eren Avrupa serbest güreş şampiyonasında serbest stil erkekler mücadelesinde 74 kg’da Soner Demirtaş ile altın kazanırken , 65 kg da Mustafa Kaya ile gümüş madalya kazandık. Bayanlarda ise 75 kg da Yasemin Adar altın kazanırken, 69 kg da Buse tosun ise bronz madalya kazandı.Türkiye takım halinde 28 puanla sekizinci sırada yer almış oldu. Şampiyonada yıllardır altın madalya ya çok yaklaşan Soner Demirtaş Riga’da birbirinden müthiş performans sergileyerek yaptığı maçlarla tüm otoritelerin gözünü doldurdu. Soner sırası ile: ilk maçında Rus Zaur Makaev’i 7-0. İkinci maçında Ermeni Grigor Grigoryan’nı 12-1 ve yarı final maçında ise Polonya’dan Piotr Skalski’de 10-0 gibi farklı skorla yenen Soner finalde Azerbaycan’dan Jabrail Hasanov’da son  derece çekişmeli ve taktik mücadelesi sonucunda 2-1 yenerek bileğinin hakkı ile altın madalyayı kazandı. Yıllardan buyana ağır sıklet dışında altın alamadığımız Avrupa şampiyonasında Soner bu sıkıntıya son verdi.Eline koluna sağlık Soner kardeşim.Türkiye 65 kg’da finale kadar müthiş maçlar yapan Mustafa Kaya finalde birkaç saniyelik küçük bir dalgınlık sonucu elinden altın madalyayı kaçırdı. Rulo kilide zorlayan Mustafa o an 6-5 önde idi,refleksi ve çabukluğu iyi olan İtalyan sporcu kilide dönmeye çalışan Mustafa’yı geriye doğru iterek köprüye gelmesine sebebiyet verdi ve aldığı iki puan ile 7-6 kazandı.
Türk  serbest güreşinde ufukta artık birkaç sıklette kürsüye her zaman çıkabileceğimiz ve altın madalya ya yakın olduğumuzun parlak ışığı görünmüş oldu. Serbest güreşimiz iki kez Dünya takım şampiyonluğunda imzası bulunan bir teknik adam olarak kazanılan başarılara sevinirken Taha Akgül kardeşimizin durumuna da bir hayli üzüldüm. Doktor tedavisi, terapi, yürüyüş ile hazırlanıp güreş gibi ağır bir sporda şampiyonaya kesinlikle gidilmez. Görüldüğü üzere 8-0 müsabakayı önde götüren Taha Genel dayanıklılık, ayağındaki sakatlığının verdiği psikolojik baskı, güreş antrenmanı hiç yapmamanın verdiği dayanıksızlık nedeni ile 7 saniye kala müsabakayı kaybetti. Milli takımdaki tüm teknik sorumluların Taha kardeşimi ikna ederek şampiyonada götürmeseler idi çok daha iyi olurdu. Otuz yıllık teknik adamlık kariyerim boyunca uzun bir sakatlık sonrası düzgün dayanıklılık ve güreş çalışması yapmadan gidilen hiçbir şampiyonada galip gelemediğimizi dün gibi hatırlıyorum.Taha Türk güreşinin son yıllarda parlayan bir seher yıldızıdır.Allah onu her türlü kaza ve sakatlıklardan korusun. Şimdi Riga’yı unutup Taha’yı Olimpiyatlara hazırlamamız lazım.Çünkü o serbest güreşte olimpiyat altın madalyasına dünyada en yakın sporcu durumunda.
Evet Avrupa şampiyonalarında  geriye doğru son 3 yıllık karnemize bir göz atacak olur isek: 2013 (1 altın, bir gümüş, bir bronz ve  33 puanla takım 4.cülüğü), 2014  ( 1 altın, 2 bronz ve 40 puanla takım 3.cülüğü), 2015 (1 altın,1 gümüş ve 3 bronz  kazanmış idik.Eğer madalya beklediğimiz iki sıklette iyi sonuç alınsa idi yine her zamanki gibi ilk üç sırada olurduk. Şimdi Türk güreşinde çalışma zamanı. Artık Riga geride kaldı şimdi hedef Rio olimpiyatları ve buradan altın madalyalar çıkarmak.Güreş olarak şimdi olimpiyat vizesine yoğunlaşarak hazırlanmalıyız. O zaman Anadolu arslanlarına ha gayret rast gele diyoruz.