Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) insanlarımızın ölümüne sebep olan hastalıkları açıkladı. Hem Türkiye’de hem de Kahramanmaraş’ta en fazla ölüm, dolaşım sistemi hastalıklarından kaynaklanıyor. Dr. Oğuz Alp Paköz durumu“ Çok yiyor, çok yatıyor, üstüne bir de sigara içiyoruz” şeklinde değerlendirdi.

TÜİK hem Türkiye’nin hem de Kahramanmaraş’ın sağlık alanındaki istatistiklerini açıkladı. Kentimizde ölümlere neden olan hastalıklar, sağlık personeli başına düşen kişi sayısı ve sağlık kurumlarında yatak başına düşen kişi sayısı gibi merak edilen verileri açıkladı. Yatak sayısı ve sağlık personeli sayısı bakımından Türkiye ve bölge illerine göre sıkıntılı olan Kahramanmaraş’ın sağlık karnesini Hayat Hastanesi Başhekimi tecrübeli hekim Dr. Oğuz Alp Paköz gazetemize değerlendirdi.

Türkiye genelinde geçen yıl her yüz ölümden 40,4’ü dolaşım sistemi hastalıklarından kaynaklanırken, Kahramanmaraş’ta ise her yüz kişiden 45,1’i aynı hastalıktan hayatını kaybetti. Koruyucu aile hekimliği sisteminin önemine dikkat çeken Biyokimya Uzmanı Dr. Oğuz Alp Paköz, “İnsanları hastalandıktan sonra tedavi etmek yerine hastalanmadan önce bilinçlendirmek gerekir” dedi. Paköz, Dolaşım sistemi hastalıklarına bağlı ölümlerde Kahramanmaraş’ın Türkiye ortalamasının üzerinde olmasını düzensiz beslenme, hareketsizlik, sigara ve koruyucu aile hekimliğinin gelişmemesine bağladı, sağlığına dikkat etmediği için vatandaşları uyardı. Paköz şöyle devam etti:

BESLENMEMİZE DİKKAT ETMİYORUZ

“ Bölgemiz ve şehrimiz ülke geneline göre midesine çok düşkün. Özellikle Gaziantep, Şanlıurfa ve Kahramanmaraş et yemeklerini çok tüketiyor. Öyle ki ormanda yangın var zannedersiniz gider bakarsınız ağaç diplerinde vatandaşlar mangal yapıyor. Yemek çeşitleri fazla damak zevkimiz gelişmiş. Hanımlarımız köfte, sarma, dolma, eli böğründe efendim analıkızlı gibi yemekleri çok güzel yapıyor.   Oldukça yağlı ve baharatlı yemekler yapıyorlar ve bol bol yiyoruz. Yağlı yiyerek, bol yiyerek, baharatlı, şekerli ve tuzlu yiyerek kalp ve dolaşım sistemi hastalıklarına davetiye çıkarıyoruz. Bunun sonucu olarak şeker ve tansiyon hastalıkları da bölgemizde oldukça yaygın.

\"\"\"\"\"\"

ÖNCE SİGARADAN KURTULALIM

Birincisi beslenmemize, yaşam şeklimize dikkat etmeliyiz. İkincisi hareket etmeliyiz, spor yapmalıyız üçüncüsü sigara içmemeliyiz. O kadar tembelleştik ki af edersiniz tuvalete dahi arabayla gidiyoruz. Şehirde yoğun trafikteki yaşadığımız stres de bu hastalıklara bir başka sebep. Dolaşım sistemi hastalıklarından korunmak için ilk önce sigarayla mücadele etmek lazım. Bu hastalıklarda genetik faktörlerin etkili olduğu gibi düşüncesi var. Bunu abartmamak lazımdır. Genetik sebepler yüzde 5 ila yüzde 20 arasında değişir. Sigara ise akciğer, solunum yolu, dolaşım sistemi gibi birçok hastalık üzerinde en az yüzde 35 etkilidir. Buna dikkat çekmek lazım. Damarlarda yağ, şeker, tuz, nikotin gibi maddeler dolaşırken o damardan oksijen geçmesinin şansı az.

HEKİM VE SAĞLIK PERSONELİ YETERSİZ

Türkiye genelinde 573 kişiye 1 hekim düşerken Kahramanmaraş’ta ise 816 kişiye 1 hekim düşmekte. Hem Türkiye’de hem de Kahramanmaraş’ta hekim ve personel yetersiz. Elimizde TÜİK’in verileri var. Fakat bu verilere Suriyeli sığınmacılar dahil edilmemiş. Onları da katınca bu rakamlar oldukça değişecektir. Devlet bu açığı kapatmak için özel hastaneleri özendiriyordu önceden fakat şimdi tam tersi zorlaştırıyor. Devletimiz bu konuda ya kendi yatırımlarını hızlandırmalı, ya tekrar özel hastaneciliği özendirme yoluna gitmeli.  

YATAK SAYISINDA SIKINTI VAR

Sağlık Bakanlığı bugünkü uygulamada özellikle yoğun bakım hastaları için Türkiye genelinde bir genelge oluşturdu. Buradaki hastaları Ankara’ya falan gönderiyoruz. Bunlar yatak kapasitesi eksikliğinden doğan bir şey. En çok yoğun bakımda sıkıntı çekiliyor. Hastalar rahatça oda ve doktor bulabilmeli. Ülke genelinde de bölgemizde de sıkıntı var. Bunların içerisine Suriyelileri de katarsak durum daha dramatik hale gelir. Yakın yerlere arabayla gidilmemeli. Masa başında çalışılıyorsa koridorda dolaşılmalı.           

KORUYUCU HEKİMLİĞE ÖNEM VERİLMELİ

Şehrimizde devlette de özelde de çok fazla hastalara bakıyoruz. Öncelikli sorunumuz bu. Bir de insanları hasta olmadan önce hastalıktan korumak lazım. Toplum sağlığı, halk sağılığı, koruyucu hekimlik ön plana çıkartılırsa bunlar yetebilir. Çok çok eksiğimiz var, bu yüzden bunlar yetmiyor. İnsanların hasta olmadan muayene olması lazım. Vaktinde tedbir alınmalı. Koruyucu hekimliğe önem verilmeli. Koruyucu hekimlik tam anlamıyla yapılmadığı için rakamlar çok düşük. Bu rakamları düzeltmek için de özel muayeneye teşvik edilmeli. Ya da devletin yatırım yapması gerekir. Koruyucu hekimlik var ama geniş kapsamlı değil. Bilgilendirme yapılmıyor. Okullarda veya başka yerlerde bilgilendirme yapılması lazım. Hem eğitim hem de uygulama yapılmalı.

Haber: Şenol Güneş

Editör: Mahmut Beyaz