Teknolojideki ilerlemelerle birlikte tıp alanındaki yöntemlerde de önemli gelişmeler yaşanırken, yeni gelişmelerle birlikte KSÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi de fiziki ve teknolojik altyapısını çağın gereksinimleri doğrultusunda güçlendirmeye devam ediyor. Tıp Fakültesi Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü, hastaneye son dönemde kazandırılan minimal invaziv kalp aletleri ile birlikte başarılı kalp ameliyatlarına imza atıyor. Bu doğrultuda Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erdinç Eroğlu tarafından kronik böbrek yetmezliği olan 76 yaşındaki hasta Niyazi Saz ile 61 yaşındaki Yusuf Adıgüzel’e endoskopi yöntemiyle kalp ameliyatı yapıldı.

HİÇBİR İZ KALMIYOR
Yapılan ameliyatlarla ilgili konuşan Doç. Dr. Erdinç Eroğlu, şu ifadelere yer verdi: “Daha önceleri bu ameliyatı hastanın göğüs ön kafesini açarak yapıyorduk, bu yaptığımız hastalar için büyük bir sıkıntıydı ama son aldığımız aletlerle endoskopik yöntemlerle 3-4 santimlik kesilerle yapıyoruz. Böylece hastamız daha çabuk iyileşiyor, daha çabuk sosyal hayata, işine dönebiliyor. Ayrıca yara izi birkaç ay sonra tamamen kayboluyor ve sanki hiç ameliyat olmamış gibi normal hayata devam edebiliyor. Özellikle ağır işlerde çalışan yorucu mesleği olan hastalarımız için bu çok konforlu. Özellikle bayan hastalar estetik olarak kozmetik olarak buna çok dikkat ediyorlar. Ameliyattan 3 ay sonra neredeyse hiçbir iz gözükmüyor. Hastalar için son derece konforlu bir işlem.

İSTANBUL, ANKARA VE İZMİR’İN ARDINDAN ARTIK KAHRAMANMARAŞ’TA
Küçük kesiyle yapılan kalp ameliyatları Türkiye’de yaygınlaşmaya başladı. Endeskopik yöntemle İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere toplam 3 merkezde yapılıyordu ama artık Kahramanmaraş ilimizde de endoskopik yöntemle kalp ameliyatlarına başladık. Bu ameliyatlarla kapak ameliyatları, kalpteki tümör, kalpteki pıhtı ve baypas ameliyatlarını da artık kapalı yöntemle yapabiliyoruz. Rektör hocamızın katkılarıyla gerekli tüm cihazları aldık ve alt yapımızı kurduk.

BÖLGEDE İLK
Yusuf beyin kalp kapağında kaçak, bacaklarında şişme ve ileri düzeyde nefes darlığı vardı. Biz değerlendirdiğimizde mitral kapak dediğimiz kapağında ileri düzeyde kaçak ve darlık vardı. İki türlü ameliyatla yapılıyor; birincisi göğüs ön kafesini keserek, ikincisi ise küçük kesilerle dediğimiz bizim dediğimiz ameliyatla yapılıyor. Biz küçük kesilerle bu ameliyatı gerçekleştirdik. Hastamız biraz kilolu, onun için bunun avantajını ileride kendisi de fark edecek. Bu hastamız ameliyatın ertesi günü bile sağına soluna dönüp yatabilir, yüz üstü bile yatabilir hiçbir engel yok ama diğer türlü yaptığımız sternotomi dediğimiz göğüs ön kafesini kestiğimiz hastalarda ise en az 1,5-2 ay sırt üstü yatmaları lazım. Bu da hastanın psikolojisini bozuyor, sosyal hayata ve mesleğine dönmesini zorluyordu. Ama bu hastamız şimdi eve gittikten sonra normal hayatına tamamen dönebilecek.”

Haber: Emre Akkış/Abdulsamet İspir

Editör: Mahmut Beyaz