Dünden yarına akıp giden hayatın büyük eserleri olur ve onlar hep elde durur, ihtiyaç duyulduğundan hemen hatıra gelir kitaplıktan çıkartılıp özüne nazar kılınır.

“İnsanlığın Dirilişi”, Sezai Karakoç.

Kitabın adı bu ne çarpıcı! Etkileyip kuşatan hemen sizi içine alıp sorunlara hal çarelerini bulabileceğiniz hissini yüreğinize muştu gibi salan eser.

Geçen demlerde okundu bu kitap.

Dördüncü baskısı var elimde kitabın çıkış tarihi 1976 yılı dördüncü baskısında her hangi bir tarih yok.

Otuz yılı geride bırakan kitabın canlılığı bu gün bile mevzulara ışık tutması takdirin üstünde.

Giriş, bunalımın kaynağı, tablo, diriliş insanı başlıkları altında yayınlanan kitabın alt başlıkları şöyle: Hakikat savaşı, peygamber izi ölüm Dikkati, tapınak, şah damar, kent propaganda, politika, devrim, put, bilim, edebiyat, sanat, felsefe, tablo, tohum ve ilham.

“Eski medeniyetler, bir kenara bırakılmaz.

İnsan ruhunun tarihi gibidirler. İnsan çilesinin vazgeçilmez anıtlarıdır.

Mezopotamya, mısır, gerek, roma, İslam ve Rönesans sonrası batı medeniyetleri, insanlığın bir akış içinde kendini gerçekleştirdiğinin vazgeçilmez hikâyesidir (sh.10)

Tarihi bakış açısı açısından önemli tespitler bunlar. İnsanlığın Âdem’den bu yana getirdiklerini silip atmak nerede onları insan ruhunun izleri olarak görmek nerede?

Bu gün hayatın akışı içinde anlaşılmaz sanılan olguların gerçek zemininin tahlil edilmesi için bilgi kuşatıcılığı gerek.

Hiçbir şeyi anlamıyorum!

Anlamaktan söz etme hakkına sahip olmak isteyen kişi önce bilgi dağarcığını kontrol etsin.

İnsanlığın dirilişi kitabında yer alan değerlendirmeler önemli. Çok geniş bir yelpazede dile getirilen hususlara bu gün daha farklı şeyler söyleyebildiğimiz ortada ama bu eserin kıymetini daha da artıyor. Otuz yıl öncesinin ileri görüşlülüğünü ta yüreğimizde duyabiliyoruz.

Kitabın 116 sayfasında yer alan felsefe başlıklı yazının fikir hareketlerinin zeminini tanınması açısından önemine dikkat çekmek istiyorum. Toprak ayağımızın altından kayıyor “diyen Karl Jasper hakkında yapılan değerlendirmeyi daha farklı bir makalede ele almak istiyorum.