Türk futbolu için utanç tablosu... Milli Takım Kaptanı,Barcelona'nın yıldızı bir oyuncu, babası yaşındaki spor yazarına sözlü ve fiziki saldırıda bulunuyor.Bu saygısızlık, Türk toplumunun vicdanında onarılmayacak derin yaralar açtı.

Olmadı Arda Turan olmadı... Yakışmadı sana... Sen ki Avrupa'da gururumuzdun... Dünya yıldızıydın... Demek ki iyi bir futbolcu olmak yetmiyormuş;para ve şöhret insanın kimyasını bozuyormuş,bunu yine anladık.

Atatürk'ün güzel bir özdeyişini hatırladım...... 'Ben sporcunun zeki,çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim' sözüyle Gazi Paşa ne kadar haklıymış? Bu çirkinliğe de cuk diye oturdu.

Arda Turan,gazeteci Bilal Meşe olayının perde arkasına gittiğimizde; Haziran 2016 'daki Milli Takım'da yaşanan prim krizini görüyoruz. Turan'a sert eleştiriler olmuştu.Ama karşılığında bu kadar barbarlıkta yaşanmamalıydı. Bir de pişman olmadığını söyleyip, özür dileme erdemliğini göstermemesi de ayrıca kınanacak bir olay...

Bazı etik değerleri yitiriyoruz galiba... Toplumsal bozulma yaşıyoruz... Zamanın değişimine, teknoloji ve imkanların gelişmesine ayak uyduramıyoruz .

Çok fazla düşünmeden, empati kurmadan hareket etmeyi; popüler olmak için acımasız ve kimseyi takmayan modunda yaşamayı bir tarz olarak kabullendik. Düşüncemizle çelişen, fikrini beğenmediğimiz insanlarla oturup mantık çerçevesinde konuşmak yerine de fiziki şiddet uygulamayı daha kolay yol bulduk.

Arda Turan vakası sadece bir örnek....Örf,adet,saygı ve hoşgörü gibi değerler bizim geleneksel kültürümüzün temel taşları... Bunlardan uzaklaştıkça , benliğimizide yitireceğimiz aklımızdan çıkmamalı...