Tarihi M.Ö. 6 bin 500 yılına kadar dayanan ve Anadolu'da çok eskiden beri yapılan halı dokuma sanatı Üdürgücü Konağı’nda yeniden canlandırılıyor.  Konaktaki kurs yerlerinde usta öğreticiler tarafından kursiyerlere öğretilen halı dokuma sanatı, bir yandan nostaljiyi yaşatırken diğer yandan da ev hanımlarının meslek sahibi olmasını sağlıyor. Konakta eğitim veren ve 24 yıllık Halı Dokuma Ustası olan Hatice Işık, bugüne kadar binlerce ev hanımına halı dokuma sanatını öğrettiğini söyledi. Halk Eğitim tarafından organize edilen kursta halı dokuma sanatını insanlara öğreterek, mesleği geleceğe taşımak istediklerini anlatan Işık, halı dokumanın çok zor bir iş olduğunu sözlerine ekledi.

“ESKİDEN KIZLARIMIZ HALIDA KENDİNİ ANLATMAK İSTERMİŞ”
“Eskiden kızlarımız halıda kendini anlatmak istermiş” diyen Işık, sözlerinin devamında şöyle konuştu: “Bu Osmanlı döneminden başlayan bir meslek dalıdır. Eskiden kızlarımız halıda kendini anlatmak istermiş. Üzgün halini, sevinçli halini, o anki yaşadığı olayları halıya dökermiş. O şekilde kendini anımsatırmış. Yıllardan beri günümüze gelmiştir. Şimdi o eski desenleri bulmak biraz zor ama yinede elimizden geldiği kadar onları yapmaya çalışıyoruz. Yani kişinin psikolojisine göre halı şekillenebilir.”

“ÖĞRENİLMESİ KOLAY BİR EL SANATI DEĞİL”
Halı Dokuma Sanatının öğrenilmesi kolay bir el sanatı olmadığını ifade eden Işık, “Burada öğrencilerimize iplerini kendileri alıyor, hem halıyı öğrenmeye çalışıyorlar hem de kendilerine ufak tefek mesela köşe yastıkları, araba koltuk minderleri olsun o tür şeyler yaparak halı dokuyorlar. Bir anda çabuk öğrenemiyorlar zaten. Önce ilme katmasını öğreniyorlar sonra desendeki motifleri halıya yansıtmaya çalışıyorlar. Yani bu süreçte de zaten ben onların takibini yapıyorum. Yapamadıkları yerde öğretiyorum, gösteriyorum. İlk başta küçük minderi 1 haftada bitirende var, 10 günde bitirende var. Öğrencinin kendi el çabukluğuna bağlı. Mesela bazıları çabuk öğrenir hızlı yapar, bazıları geç öğrenir geç yapar” şeklinde konuştu.

“HER DÖNEMDE YENİ ÖĞRENCİLERE ÖĞRETİYORUZ”
Işık, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Yapacağımız halının ilk önce halının kalitesine göre, bizim dokuduğumuz halının kalitesi 32-36 arasında. 10 santimde 32 ilmek var, 10 santime tekrar 36 sıra sığdırmamız gerekiyor. Onu o şekilde takip ederekten önce aparatta çözgümüzü ayarlıyoruz. Ondan sonra demir çubuklara bağlıyoruz. Her 10 santime kaç ilmek yerleştirmek istiyorsak onları yerleştiriyoruz,  tezgâhımıza takıyoruz. Alt levent, üst levent dediğimiz leventlere sarıyoruz. Çözgünün iyice gerginleştiğin de bir aşağı bir yukarı sarıyoruz. Ondan sonra demire gücü yapıyoruz. Çünkü o kollar kalktığında ön tel arkaya arka tel öne geçmesi lazım. Gücüden sonra ağızlık ipi dediğimiz ipleri takıyoruz. Zincir dediğimiz işlemi yapıyoruz. Halının başlangıcında biraz halıya dokuyacağımız ilmekler aşağı düşmemesi için halının ebadına göre kilim yapıyoruz. Ondan sonrada halıyı dokumaya başlıyoruz. Bugüne kadar yaklaşık olarak 1000'e yakın öğrenci yetiştirdim. Çünkü her dönemde halk eğitimin modüllerine göre biz her yeni dönemde öğrenci buluyoruz. O yeni öğrencilere halı öğretiyoruz.”

Haber: Emre Akkış

Editör: Mahmut Beyaz